Cinsiyete karşı oluşturulan rollerin normalleştirilmesidir. Cinsiyet rolleri aynı şekilde dizi, film, haber, din, kültür aracılığı ile insanlara aktarılır. Örneğin “Erkekler korumacıdır, kadınlar duygusal” “Erkek çalışır evi geçindirir, kadınsa ev işleriyle uğraşır ve çocuklara bakar” şeklinde belli başlı toplumsal cinsiyet rolleri oluşturulur. Bu roller insanların yaratıcılık ve üreticilik kapasiteni sınırlar. Hem bireyin kendisine hem de topluma zarar verir. Bu rolleri yaşam biçimi olarak benimseyen kişiler kendi yaşam kalitesini zenginleştiremez. Erkeklerde ev işleri ve çocuk bakımıyla ilgilenmeli aynı şekilde kadınlarda erkeklerin çalıştığı işlerde çalışmalıdır.
Toplumsal cinsiyet rolleri ve stereotiplerini dönüştürmek mümkün müdür?
Kabul edilmeli ki bu durumu çözmek göründüğü kadar kolay değildir. Çünkü doğduğumuz andan itibaren bu kodlar bizlere genler aracılığı ile aktarılıyor. Bu dönüşümün gerçekleşmesi uzun yıllar alabilir. Bu dönüşümün gerçekleşmesi için herkes taşın altına elini koyarak sorumluluk almalıdır. En küçük birimden başlayarak uzun vadede büyük değişiklikler oluşturulabilir.
Sosyal medya, televizyon ve dizi sektörü bu alanda çok fazla para kazandığı için bu tarz kalıplara maruz kalmaya devam edeceğiz. İzleyiciler bu tarz yapımlara maruz kalırken daha çok eleştirel olmalı ve kendilerini korumaları gerekir. Bu herkesin sahip olacağı kişisel sorumluluktur. Mesleki, estetik algısı, aşka ya da kur yapmaya yönelik kalıpsal yargıların dışına çıkarak olması gerekeni normalleştirmelisiniz. Kadınların her türlü mesleği yapabileceğini gösteren örneklere ihtiyacımız var. Oyuncakların cinsiyete göre seçilmemesine özen gösterilmelidir. Erkeklerin ev işlerine katılması aile yapısını korumaya çok fayda sağlayacaktır. Bu tarz yeni yeni yaşam tarzı eski sağlıksız kalıp yargıları çürütecek ve yerine sağlıklılarını oluşturacaktır. Bu görev hem toplumun hem de bireylerin temel sorumluluğudur.
Psikoloji Kitabı
Instagram
Instagram