Bunca Teknolojiye Rağmen Güvenlik Kamerası Görüntülerinin Kalitesi Neden Hala Çok Düşük?

Günümüzde artık kameralar her yerde, bu bir gerçek. Dahası, kameraların görüntü kaliteleri öyle bir hal almış durumda ki, şakayla karışık da olsa 'Ben bu kadar net göremiyorum' dediğimiz bile olmuştur.

Güvenlik kamerası kayıtlarına denk geldiyseniz, bu durumun tam tersinin söz konusu olduğunu görmüşsünüz demektir.

Belki de en net kaliteyi sunması gereken, güvenlik amaçlı olarak hem bireyler, hem de büyük şirketler, hatta devletler tarafından kullanılan bu kameralardaki görüntü kalitesinin 2020'de bile hala bu kadar kötü olmasının sebebini merak etmişsinizdir.

Bu durumu hiç fark etmediyseniz, yakın zamanlı bir örnekle görebilirsiniz.

Dün Beyrut'ta yaşanan acı olayın ardından olay anına dair videolara bakıp, güvenlik kamerası ile telefonlardan çekilmiş videolar arasındaki kalite farklarını görmek hayli kolay.

Bu durumun nedenlerinden ilki, kayıt süresi ve beraberinde gelen video boyutu.

Güvenlik kameraları aralıksız kayıt yapıyor, bu nedenle kaliteli kayıt yapan kameralarla uzun süreli kullanımlarda (günler) 1 TB boyutunda bir hafızayı doldurmak çok zor değil. Böylesine büyük bir depolama alanı gereksinimi hiç pratik olmadığından ve çok maliyetli olduğundan, yaygın olarak kullanılmıyor.

Peki çok büyük şirketler bu maliyeti karşılayamaz mı?

Büyük şirketler söz konusuysa, onlarca kameranın, günlerce, bazen haftalarca, hiç görüntü silmeden günün 24 saati kayıt yaptığı bir durumdan bahsediyoruz demektir. Bu da yüksek kaliteli görüntü olmadan bile çok büyük boyutlarda saklama alanı gerektiriyor. Dolayısıyla büyük şirketler için bile çok büyük bir mali yük.

Görüntü kalitesinin bu nedenle çok yüksek tutulmamasının yanı sıra, halihazırdaki görüntünün kalitesinin de sıkıştırma işlemleri neticesinde bozulduğunu eklemek gerek.

Bazen görüntüler kaydedilmeden önce sistemin kendi içinde sıkıştırılıyor, bu nedenle kalitede düşme görülüyor. Daha bu videonun aktarım süreci de mevcut. Hele görüntü bir de internette yayınlanıyorsa, yüklenirken uğrayacağı kalite kaybıyla birlikte ortaya çıkan son görüntü kalitesi bir hayli düşük oluyor.

Görüntünün daha net incelenmesi için videonun kırpılması ve görüntünün yakınlaştırılması detayları da önemli.

Zoom yaparken veya videoyu yandan ve boydan kırparken, önemli bir kalite kaybı oluşuyor. Bu da nihai görüntülerin düşük kalitede olmasının üçüncü bir nedeni.

Gözden kaçabilecek bir başka neden ise bu kameraların bakımlarının çok da kolay olmaması.

Her ne kadar bu durum düşünülerek yapılan tasarımlar artsa da, farklı hava koşulları nedeniyle zaman içerisinde kameraların görüş kalitesinde tozlanma, kuruyan su damlalarının bıraktığı lekeler vb. nedenlerle azalma görülebilir.

Kaldı ki, güvenlik kameralarının aslında son derece teknolojik olduğunu belirtmek gerek.

Telefonlarımızdaki kameraların aksine, bu kameralar dijital zoom yerine optik zoom yapabiliyor ve görüntüdeki nesneleri kayıt etmek için yaklaştırırken kalitede hiçbir kayıp olmamasını sağlayabiliyor (bu durum, kayıt elde edildikten sonra zoom yapılmasından farklı). Ayrıca güvenlik kameraları, çok karanlık ortamlarda bile 'aydınlık' bir görüntü oluşturabiliyor.

Özetle, güvenlik kameraları her ne kadar teknik açıdan gelişmiş olsa, görüntü kalitesi bakımından bir süre daha geriden gelmeye devam edecek.

Kaldı ki, görüntü kalitesini inanılmaz artırıp, çok büyük veri saklama alanını da sağlayıp, tüm masrafları da karşılayabilseler bile, büyük kuruluşların şu anki duruma göre çok daha avantajlı duruma geçmeyeceğini söyleyebiliriz. Bunu şöyle düşünebilirsiniz, % 96'lık bir başarı oranını, çok büyük masraflarla %97'ye çıkarmak, fiyat/performans açısından pek mantıklı bir yatırım gibi durmuyor.

Popüler İçerikler

Güldür Güldür Show'dan Duygulandıran 29 Ekim Skeci Geldi
Milyonlarca Emekliyi Bekleyen Tehlike! Emekli Maaş Zammında Sıfır Zam Endişesi
Fenerbahçe Genel Sekreteri Burak Kızılhan'ın Açıklamaları Gündem Oldu: ''Sponsorlarımız Yasal ve Helal''
YORUMLAR

Buradaki en büyük faktör depolama boyutu. Videonun belli bir süre içerisinde çekilen seri fotoğrafların üst üste bindirilerek oluşturulmasından dolayı sadece görüntü kalitesi değil kayıt yapılan alanda ki hareketlilik de videonun boyutunu arttıran bir diğer faktör. Çok fazla hareketin olmadığı durağan görüntü ile sürekli hareketin olduğu video boyutu arasında büyük fark olur. Bir diğer faktör kamera ile kayıt cihazının arasındaki uzaklıktır. Kamera ve kayıt cihazı arasındaki mesafe ve kablo uzunluğu arttıkça görüntü kalitesinde küçük kayıplar yaşanır. Kablo kalitesi de ayrı bir maliyettir. Kullanılan kablo, kayıt cihazı, besleme ünitesi ve harddiskler asıl maliyeti oluşturan bileşenlerdir. Kuyumcular ve bankaların haricinde görüntü kalitesi standardın altındadır.

06.08.2020

Bu dediğin sistem analog yapılarda kaldı. IP sistemlerde ki kurumsal yapılarda geçerli kavramlar değil. Analog sistemde görüntüyü bozacak bir sürü etken var. Analog yapı kablodan bir nevi UHF sinyali ile haberleşir ve buda yarı yarıya kayıp demektir. AHD sistemler 1080P kayıt oluşturuluyor bu bir satış kandırmacasıdır realde PAL veya NTSC standarlarını hiçbirzaman aşamaz herşey yazılımla halledilir ve yapay bir full hd kayıt oluşturulur birde buna h264 sıkıştırma algoritması uygulanır göz boyanır.

06.08.2020

Bizim fabrikanın kameraları en son 2018 yılında güncellendi ve yüksek kalitede görüntü veriyor. Güvenlikte 1 hafta kayıtlı kalıp sonra siliniyor hatta. Kayıtlar daha uzun süre de (süresini bilmiyorum) bilgi işlem bölümünde kalıyor. Kusura bakma onedio bu olayda gözümün gördüğüne inanırım.

06.08.2020

Editör küçük esnaf işi sistemleri ele almış büyük ihtimal. Küçük esnaf işi derken hem satıcı hemde alıcı mantığı. Ucuz olsun kaliteli olsun denir ama ucuz olur kaliteli olamazlar.

06.08.2020

"Güvenlik kameraları aralıksız kayıt yapıyor, bu nedenle son derece kalitesiz kayıt yapan bir kamera bile tek bir gün içerisinde 1 TB boyutunda video kaydedebiliyor." dan sonrasını okumadım. Zamanına yazık editör diyeceğim ama görünen o ki zaten pek zaman harcamamışsın...

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ