Bülent Ecevit'in '1960'ta Nurcular ve İktidar İlişkilerine Dair Yazdıklarını Okuyunca Hiç 'Şaşırmayacaksınız!'

Tarikatler Türkiye'nin hatta bırakın Türkiye'yi Osmanlı'nın bile başına dönem dönem dert açan ve bu toprakların bir türlü üstünden atamadığı oluşumlar. Bülent Ecevit 1960'ta, Demokrat Parti iktidarında 'Nurcular ve İktidar' adlı yazısında Nur cemaatini anlatıyor ve çok önemli noktalara parmak basıyor.

Kaynak: Ecevit Yazıları

Devrim düşmanlığına, gerici hareketlere karşı uyanıklık, Demokrat Parti iktidarını gözle görülür ölçüde rahatsız etmektedir. Böyle uyanıklık belirtileri karşısında, iktidar ileri gelenleri ve sözcüleri, sorumlu Hükümet adamları...

En sert tepkileri göstermektedirler. Aydın gençliğin, devrimleri koruyucu teşebbüslerine, mitinglerine engel olan iktidar devrimler üzerinde gösterilen hassasiyeti protesto etmek isteyenlerin miting müracaatlarına ıse derhal müspet cevap vermekte...

Belki de böyle müracaatları bile teşvik etmektedir. Demokrat Parti iktidarının Cumhuriyet devrimlerine karşı cephe almadığına, gerici hareketlerle birlik olmadığına inanmak artık elde midir?

Bir Said-i Nursî vardır: Maddî varlığını maşlah, sarık ve şemsiye altında ve lüks otomobil karoserilerinde gizleyerek ulûhiyete ermeğe çalışan bu kimsenin dinî görüşleri, Kur'an yorumları bazılarınca değer taşıyabilir.

ama bu görüş ve yorumlarını yayarken kanunların yasak ettiği yollara başvurduğu, siyasi maksatlar güttüğü, dini siyasete alet ettiği, memlekette, 31 Mart Vakasından beri türlü örnekleri görülen tehlikeli tahriklerde...

Bulunduğu, hattâ yurt dışından da kuvvet alarak rejim değiştirmeğe çalıştığı, üstelik bu yöndeki çalışmaları sırasında Devletin adliye cihazına ve emniyet kuvvetlerine açıktan meydan okuduğu, kendi bastırıp dağıttığı yazılı vesikaları ile ortadadır.

Buna rağmen, D.P. iktidarı, İstanbul Üniversitesindeki Said-i Nursî müridi öğrencilerin gerici eğilimlerini açığa vurmak uğrunda kanunları ihlâl etmelerine kayıtsın kalabilmek için elinden geleni yapmakta, onların şehir...

İçinde Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa aykırı davranışlarına mümkün olduğu kadar göz yummağa çalışmaktadır. Fakat birkaç gün sonra, aynı İstanbul Üniversitesindeki, Atatürk'ün devrimlere bekçilik öğüdünü medenî ve demokratik...

Usullerle yerine getirmek istiyen devrimci gençleri, demokrasiyle asla bağdaşamıyacak bir polis idaresinin sıkı baskısı altına almakta, onların miting müracaatını reddettiği gibi...

Üniversite bahçesindeki masum bir toplantılarını da, üniversite bağımsızlığını hiçe sayarak dağıttırmaktadır. Gerçi bazı iktidar liderlerinin artık Nurculuk hareketinden korkmağa, bu hareketin kendi siyasi nüfuzlarını da kıracak bir ölçüye vardığından kaygı duymağa başladıkları görülüyor.

Ama, bu hareketin kendisinin mi, yoksa bu harekete karşı alınacak gerçekten müessir tedbirlerin mi , gerilik eğilimlerinden başka pek az dayanağı kalmış Demokrat Parti için...

Daha tehlikeli olacağına henüz karar verememiş oldukları da anlaşılıyor. Bu arada meseleye, memleket menfaatlerinin ne yolda davranmayı gerektirdiği açısından da baktıklarını gösterir bir belirti henüz ortada yoktur.

O yüzden öyle bir çelişme ve kararsızlık içine düşmüşlerdir ki, bir yandan dolaplarında Nurculuk risaleleri bulunan gençler hakkında kovuşturma yapıldığı, öte yandan o risaleleri yazan kimsenin memlekette...

Geniş bir propaganda gezisine çıktığı haberleri, iktidar organı gazetelerde yan yana yayınlanmaktadır. Üzerlerinde Risale-i Nur taşıyanlar yer yer tevkif edilirken, aynı Risale-i Nur, Demokrat Parti iktidarının desteklediği, yer yer parasız dağıttığı, D.P. Ocak binalarının kapılarına yapıştırdığı bir gazetede («Hür Adam») tefrika edilmektedir.

Bu durumda, ortada iki ihtimal vardır. Demokrat Parti, ya, Said-i Nursî ile ve onun adamları ile hâlâ işbirliği yapmakta aldığı bazı tesirsiz tedbirler kamuflajdan öteye gitmemekte...,

Ya da Said-i Nursî'ye ve emrindeki kuvvetlere karşı kanunların ve memleket menfaatlerinin gerektirdiği müessir tedbirleri alamıyacak bir duruma gelmiş bulunmaktadır.

Her iki ihtimalin de doğru olmadığına inanılabilmesi için, iktidar ileri gelenleri, hele bu konuda iktidar sözcülüğünü...

Üzerine almış görünen Başbakan tarafından, yukarıda ancak birkaç örneğini verdiğimiz çelişme ve kararsızlıklar tatmin edici bir şekilde izah edilmek gerekir.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

Türk Halkı Olarak Çağdaş Dünyada Dört Elle Sarılmamız Gereken İki Şey: Atatürk ve Laiklik
Ebussuud Efendi'nin Yunus Emre Öğretisini İzleyenler Hakkında İdam Kararı Çıkarttığını Biliyor muydunuz?
Türkiye'nin Seyrini Değiştiren Tanışma: Mustafa Kemal Atatürk ve Adnan Menderes
Adnan Menderes'in 'İstanbul'u Fethediyoruz' Diyerek Onlarca Cami ve Tarihi Eseri Yıktığını Biliyor muydunuz?
Bırakın Camilerin Kapatılmasını Atatürk Döneminde 29 Tane İmam-Hatip Okulunun Açıldığını Biliyor muydunuz?

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı
YORUMLAR
14.01.2022

ABD'nin güdümlü şeyhlerinden ne beklenir? 1997 yılında CIA ajanı Paul Henze, “Atatürkçülük öldü; Nakşiler, Nurcular ilericidir” demiştir. İslamcılarla emperyalizm arasındaki fikir birliği benim kardeşimle olandan daha fazla.

14.01.2022

Bu saidi nursi midir ne zkimdir Türkiye cumhuriyeti devletinin başına gelmiş en büyük felaket.Bugünkü yansımaları (talebeleri,onların piçleri,akrabaları, cübbeli takkeli sarıklı modelleri) Bizde bu hamur tüketmekten mütevellit zeka geriliği varken uzun yıllar sürecek gibi görünüyor. Umarım zaman veni haklı çıkartmaz…

Bu tarz oluşumların yaptıkları veya takındıkları tavır yüzünden , gerçek islam dinini lekelemek ahmaklıktır. Hiç bir cemaate bağlı kalmadan kendi kendine de açıp okuyabileceğin bir kutsal kitabımız var. Eğer yapabiliyorsan kitaptaki cümleleri açıp yorumlayıp ona göre yaşayabilirsin. Kimse kimseyi zorla bir dine inandıramaz veya o dinin gereklerine göre yaşamanı sağlayamaz. İşte bu yobazlıktır. Peygamber efendimizin (s.a.v.) bu konu ile ilgili yaşadığı bazı olaylar ve sahih hadisler bunu kanıtlıyor. Severek ,sevilerek, kırmadan, dökmeden çok güzel bir şekilde bu dini yaşayabiliriz.

14.01.2022

Aynen. Mesela bakara suresi 230. ayete göre boşandığın eşinler tekrar evlenmek istiyorsan onun başka bir erkekler evlenip, "gaybubet-i haşefe" olayının gerçekleşmesi gerekiyor. Bu düzeyde bir pezevenklik de ancak kendi karısını mekkeli Müslüman kardeşine sunan Medineli müslüman gibi Müslümanlarda görülür.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ