Buket Harıkçı Yazio: Nasıl Bir Şey Bu Bilgi?

'İnsan oğlunun düşüşü masumiyetten bilgiye düşüştü” diyor Damızlık Kızın Öyküsü'nde bir sayfada.

(İnsanlığın olarak değiştiriyorum)

Üzerinde düşünmem gereken bir şey daha çıkmıştı karşıma 

Aslında bilgi her şeydi.

Yaşamda kalmaktı, beslenebilmekti, tutunmaktı, ameliyat edebilmek, borsa oynamaktı vs.

Bu cümledeki keşke, belki neydi?

Bilgi ne zamandır insanın ayağına dolanan ruhunu masumiyetten uzaklaştıran şeydi?

Hükümranlık, güç ve zafer…

Bilginin yeryüzüne indiği günden beri amacı bunları mı elde etmekti?

Başkalarından alacağımız övgüyü ve kabulü görebilmek, kendimizi masaya da, topluluklara da, dünyaya da kanıtlamak mıydı? 

Havva’nın amacı kendini Adem’e adamak Adem’in de cennetten kovulmak mıydı?

Yoksa bilgiler yeryüzüne nasıl dağılacaktı?

Bu çiftimiz birliktelik yaşamasaydı, kuralları çiğnemeseydi vitamin bile olamayacak bizler bilgeliğin peşinden nasıl koşacaktık?

Onlar cennetten kovularak lanetlendiler ve bizler yaşamda eteklerimize bilgi toplamaya itildik.

Büyükbabamız ve büyükannemiz teşekkür ederiz. Bilgilerimiz sayesinde en ulvi hak edişe doğru emin adımlarla yolumuzu alıyoruz.

Şimdi biraz hep beraber insanlık için önem arz eden, tarihin bize bıraktığı bilgelerin cümleleriyle bilgiyi ve aklı kurcalayalım:

Alberto Villoldo “Bilgi bize neden hasta olduğumuzu ve hastalıkların tam olarak ne olduğunu anlamamız için yardımcı olur. Ama bilgelik onların nasıl iyileştirileceğini bilmektir.'

Schopenhauer “Aklın buyruğuna girmeden yaşamın kötülüklerine karşı başarı kazanılmaz.”

Vigny “Akıl vücudun efendisidir” 

Bernard Shaw “Akıllı insan aklını kullanır, daha akıllı insansa başkalarının aklını da kullanır.”

Firdevsi “Kulak, göz ve dil, sana aklı övmek için verilmiştir. Bütün iyilik ve kötülükler, bu üçünden doğar.”

sözleriyle bize bilginin akılla bağlantılı olduğunu ifade etmeye çalışmış ve aklı bilgiyi iyi kullanabilmekle özetlemişlerdir.

Peki akıl- bilgi bağlantısında en büyük destekleyicimiz kim veya nedir?

“Cahillik”

Evet cahil kaldıkça bilginin ve aklın sonsuzluğunda yüzmeyi bilmeyen insanın boğulmasını seyrediyor, hayat denen yere yerleşememesini izliyoruz.

Cahil kaldıkça aynayı kendimize çeviremiyor, uyanamıyor, ruhun katmanlarındaki güzellikleri göremiyor oluyoruz.

Masumiyetin kaybolduğu konu ise işte tam burada.

Cahil kalmanın masum, öğrenip bilgiyi kovalamanın ise kibre dönüştüğü karman çorman bir zaman akıyor evrende.

Dönemine göre davranan, birkaç cümle kalıbıyla ömrünü geçiren, bastırılmış zihniyetlerin çıktısı, masumiyetle cahillik arasında gel-git yaşatıyor insanlığa.

Bir kitap sözü ile konu buralara geldi hadi bir de film olsun devamı.

“Otomatik Portakal” izlemediyseniz şimdi açın. 

Geçişlerinin sertliği karşında gözlerinizi ekrandan kaçırdığınız oluyor, bağlantılarının içinde kayboluyorsunuz.

İzleyenler ne demek istediğimi hemen anlayacaktır tabi ama asıl konu bu filmin bilgiyi bilmek ile ilgili kısmı.

Film hükümetlerin ve politikalarının insanı suça ve suçsuzluğa, varlığa veya fakirliğe karşı nasıl hipnotize tekniklerle oyaladığı ve bu yöntemle topladığı bilgilerin insanın masumiyetiyle nasıl oynadığını temsil ediyor.

Yapım yılı 1971 üstelik.

Tam bir dönem distopyası.

Bilgi masumiyetten etkileniyor.

Bilmek masumiyeti başka başka şeylere dönüştürüyor.

Bu film bir bilgi karması hikayesi.

Birbiriyle muhteşem bağlantıları olan, kahramanlardan doktor olanların bilgi fetişisti haline gelmelerinin son halidir.

Deneğimiz Alex toplumu temsil ediyor ve onun şiddet yönünü, cani tarafını yönetebilecek bilgiyi toplamak için eğitime tabi tutulması hikayeleniyor.

İzlerken şunu düşünmeden edemedim.

Rehabilite edilmemiş, deniz kenarında bizimle aynı hizada yürüyen deliler var etrafımızda. Gerçi hepimiz deliyiz. 

Deli olmasak ne işimiz var burada. 

Yazılarımda ritüele dönüşmüş şarkı önerimi şimdi buraya bırakıyorum. 

Filmde fon müziği olan 

I Am Singing In The Rain

“Yeşil Yol “ gibi bir filmin de kültü olan bu müziğin etkisi bilgiyi bilmenin de ötesinde. 

Islak bir yolda rüzgarla süzülerek yere düşen bir yaprak oluyorsunuz.

Aşık bir çiftin tek bir şemsiye altında yürüyüşü gibi oluyorsunuz.

Yaşamın kendisi, bilmenin de ötesinde bir yerde buluşuyorsunuz hayatla.

Dinlesenize.

Sevgilerimle…

Instagram

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
"Aşk Solcudur..." Kızılcık Şerbeti'nde Deniz Gezmiş Anıldı