16 Maddede Bugünün İşini Yarına Bırakıp Öbür Gün Yapanlar: Erteleme Hastaları

Off şimdi kim hazırlayacak bu içeriği yaa, en iyisi kalsın bir köşede, yarın hazırlarım. 😂😂

'Procrastination' diye bilinen bu durum dilimize 'Erteleme Hastalığı' olarak geçmiş. Üşengeçlik konusunda yüksek lisans yapıp doktora da kasmayı düşünen arkadaşlar bu içeriğe bir ara göz atsınlar. 😂😂

1. Sanıldığının aksine procrastinatorler tembel insanlar değillerdir.

Tam tersi procrastinatorler; inanılmaz azimli, çalışkan, çoğu zaman zeki ve aşırı mükemmeliyetçi insanlardır.

2. Tembel insanlar, tembel oldukları için en ufak bir suçluluk duygusu duymazken, erteleme hastalığından muzdarip olan kişiler sürekli kendilerini suçlu hissederler.

Yapılması gereken bir iş vardır ama, o bunu yapmak yerine istemsizce kendisini başka şeylerle oyalar sürekli işi ileriye atarlar. Ama bu süre boyunca o işe başlayana kadar içine kocaman bir sıkıntı çöker ve kalkmak bilmez.

3. Procrastinatorler sahip oldukları potansiyellerini kullanmazlar. Bu yüzden zaman zaman kendilerine olan güvenlerini de kaybederler.

Aslında kolaylıkla yapabileceği bir işi erteleyip durduğu için tamamlayamıyorsa eğer kendilerini beceriksiz olarak görürler.

4. Ertelemelerinin sebebi sürekli mükemmeli istemeleri ve onun için gerekli araştırmaları yapıp en iyi sonuca ulaşma arzuları olabilir.

Kimisi verilen bir işin 2/4'lük kısmını yapsa da kendisini başarılı sayarken, procrastinatorler 4/4'lük kısmını gerçekleştirecek özveriyi kendilerinde hissetmediklerinde, kendilerini başarısız sayarlar.

5. Diğer insanlar başkalarıyla rekabet ederken procrastinatorler genellikle kendileriyle ve zamanla rekabet ederler.

İşe zamanında başlasa diğerlerinden daha iyisini yapacaktır aslında ama o istemsizce savsaklar bu durumu. 'Haydi kalkıp yavaş yavaş başlamasak mı artık' diye kendi kendisine soru sorup, 'Yaa daha zamanım var aslında 10 dakika sonra başlarım.' diye cevap verip yarım saat sonra başladıkları için; kendi kendileriyle bir rekabet içindedirler çoğu zaman.

6. Erteleme hastalığına sahip olan kişiler eğitimleri boyunca, iş yaşamlarında ve özel hayatlarında büyük sıkıntılar çekebilirler.

Örneğin kolaylıkla AA ile geçeceği bir dersten bu hastalık yüzünden CC ile geçerler. Patronunun verdiği bir işi en son güne bırakıp çözüme gitmekte zorluk çekebilirler. Hatta insanlarla iletişime geçmeyi bile ertelediklerinden sosyal yönleri zayıf kalabilir.

7. Bir süre sonra kendi içlerinde tarifi mümkün olmayan bir çatışmaya gireceklerdir.

Kötü sonuçlar elde ettiklerinde, sürekli kendilerine kızıp, yeni yeni sözler vereceklerdir. Ancak bu sözleri de tutamayınca tarifi mümkün olmayan boşluklar içerisinde süzülüp duracaklardır.

8. Hatta bu durum onları yavaş yavaş depresyona bile sürükleyebilir.

Verdikleri sözleri tutamadıklarını görünce ve ardı arkası kesilmeyen başarısızlıklarla yüzleşmeye çalışınca ister istemez bir takım psikolojik sorunlarla başa çıkmak zorunda kalacaklardır.

9. Başarmak ve çözüme ulaşmak ne kadar zor olursa olsun onların elindedir.

Önemli olan şey öncelikle kendilerini oldukları gibi kabul etmeleridir tabii ki. Ama kabul ettikten sonra buna boyun eğmeleri değil aksine bununla başa çıkmaya çalışmaları önemlidir. Ve bunun için kendilerine bir takım yollar çizmeleri gerekir.

10. Procrastinatorlerin en büyük sorunu, işi olduğundan zor görmektir. Oysa ki bu işi parçalara ayırdıklarında sanıldığı gibi zor olmadığını göreceklerdir.

Yapmaları gereken tek şey bütünü görüp, parçalarına odaklanmaktır. Yapacakları şeyi aşamalara ayırmaktır. Ve öyle başlamaktır.

11. Önemli olan şey 25 dakika kuralı!

Burada önemli olan şey işi parçalara ayırdıktan sonra zamanı da parçalara ayırmak ve işi bu zamana dağıtmak. 25 dakika kuralı önemli. 25 dakika boyunca o işe odaklanmak ve yapman gereken şeyleri onun dışına ayırdığın 5 dakikalık molalara sıkıştırman, senin için başarının temel anahtarı olacaktır.

12. En büyük düşmanları, dikkatlerini dağıtan şeylerdir.

Bunlardan uzaklaşın demiyoruz, ancak belirli bir zamana oturtmakta her zaman fayda vardır. Örneğin dikkatinizi dağıtan ne varsa, telefon, sosyal medya, arkadaşlar, kitap, film. Her şey için kendinize bir zaman sınırlaması koyun. Ya da telefonunuz çalsa bile o telefona, 25 dakika sonra bakın.

13. Gün içerisinde en verimli olduğunuz zamanı belirlemeye çalışın.

Herkesin verimli olduğu bir zaman dilimi vardır. Örneğin sabah kalkınca kendinizi inanılmaz verimli hissediyorsanız, sabahları işlerinize daha çok yoğunlaşın.

14. Belirli periyotlarda, arkanıza dönüp gerçekleştirdiğiniz şeylere bakın. Ve kendinizle gurur duyun.

Bu sizin doğal ve en büyük ödülünüz olacaktır. Bir şeyleri kendiliğinizden ve zamanında gerçekleştirdiğinizi görmek.

15. Kendinizi kandırmaya çalışmayın.

Yaptığınız hataların başında kendinize yalan söylemek geliyor. Kendinize yalan söylemeyin. Ben bunu ne yaparsam yapayım, kesinlikle başaramam demeyin. Başarırsınız. Bu işi ertelemek için söylediğiniz en büyük yalan. O yüzden artık kendinize yalan söylemeyi acilen bırakmanız gerekiyor.

16. Ve her şey rayına oturduktan sonra, kendinizi kutlayın ve başarının tadını çıkarın!

Tebrikler, başardınız! Darısı tüm erteleme hastalarının başına. 😄😄

Popüler İçerikler

Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!