Belli başlı diziler final yapmış olmasına rağmen devam eden kimi diziler hak ettiği ilgiyi bir türlü göremiyor.
'Bu dizilere gereken değeri vermenin tam da zamanı!' diyerek bugüne kadar izlemediğinize fazlasıyla pişman olacağınız, usta oyuncuları ve etkileyici kadrolarıyla dikkat çeken şahane dizileri sizler için derledik.
İyi seyirler!
Pierce Brosnan'ın Eli McCullough karakteriyle başrolünde yer aldığı The Son, Teksas'taki bir petrol imparatorluğunun kanlı yükselişi ve düşüşü üzerinden Amerika'nın bir süper güce dönüşen doğum hikâyesini kuşaktan kuşağa aktarılan bir destan şeklinde gözler önüne seriyor.
Brosnan'ın yanı sıra dizinin kadrosunda Henry Garrett, Paola Nuñez, Carlos Bardem ve Jess Weixler gibi isimler bulunuyor.
Peaky Blinders dizisiyle dönem dizileri arasında adından sıkça bahsettiren, Akademi Ödülü adaylığına sahip usta isim Steven Knight'ın Chips Hardy ve Tom Hardy ile beraber yarattığı Taboo, maceracı James Keziah Delaney'nin 1812 Savaşı esnasında artık hayatta olmayan babasının nakliye imparatorluğunu yeniden inşa etmek için Londra'ya dönmesi çevresinde gelişiyor.
Dönüşü akabinde mirasına göz diken birçok düşman ve rakibiyle mücadeleye girişen Delaney'ye Taboo'da sevilen aktör Tom Hardy hayat verirken dizinin kadrosunda Jonathan Pryce, Stephen Graham, Michael Kelly, Oona Chaplin, Tom Hollander ve Mark Gatiss gibi birbirinden başarılı aktörler yer alıyor.
2019 yapımı üç bölümlük bir mini dizi olan The War of the Worlds, Kral Edward dönemi Londra'sında bir çift olan George ve Amy'nin birlikte yeni bir hayata başlamaya karar verdikleri zamanda Dünya'nın bir Marslı istilasına uğramasını konu ediniyor.
Hem tarihi hem de fantastik öğeleri bir potada eriten The War of the Worlds dizisinde George'a Rafe Spall, Amy'ye ise Eleanor Tomlinson hayat veriyor.
Latin Amerika dizi sektöründe adını sıkça duyurmaya başlayan Christian Conti'nin yaratıcısı olduğu Wild District, Kolombiya Barış Anlaşması'nın imzalanması ve referandumun ardından geçmişini ardında bırakıp ormandan kaçarak Bogota'ya gelen gerilla savaşçısı Jhon Jeiver'ın topluma yeniden karışmaya çalışma hikâyesini anlatıyor.
Dizinin başrolü olan Jhon Jeiver karakterini Narcos dizisindeki Gustavo Gaviria karakteriyle yakından tanıdığımız Juan Pablo Raba canlandırıyor.
Blackpool, Occupation ve Desperate Romantics gibi dizilerin yazarı Peter Bowker'ın kaleme aldığı 2019 yapımı World on Fire, sıradan insanların hayatlarına değinerek İkinci Dünya Savaşı'nın öyküsünü anlatıyor. Yedi bölümlük ilk sezon, Eylül 1939'da Almanya'nın Polonya'yı işgaliyle başlayan ve Britanya Savaşı ile biten savaşın ilk yıllarına değiniyor.
Bu küresel çatışmanın sıradan insanların gündelik hayatındaki etkisine eğilen World on Fire'ın kadrosunda Jonah Hauer-King, Helen Hunt, Sean Bean ve Lesley Manville gibi isimler bulunuyor.
The Wire, Game of Thrones ve Peaky Blinders dizilerindeki rolleriyle sektörün en sevilen isimlerinden birine dönüşen Aidan Gillen'ın başrolünde yer aldığı Project Blue Book, Soğuk Savaş paranoyasının yayıldığı dönemde zor bir kişiliğe sahip bir ABD Hava Kuvvetleri subayı ve şüpheci bir bilim adamının UFO ve uzaylı komplolarını araştırmasını konu ediniyor.
David O'Leary'nin yaratıcısı olduğu Project Blue Book'ta Gillen'ın hayat verdiği bilim adamı rolünün karşısında Michael Malarkey subay Michael Quinn karakterini canlandırıyor.
Daha önce birçok kez sinema filmi ve televizyon dizisi olarak karşımıza çıkan Tom Clancy'nin Jack Ryan karakteri bu kez Carlton Cuse ve Graham Roland'ın yaratıcılığında yeniden uyarlanıyor. Gelecek vadeden bir CIA analisti olan Jack Ryan, teröristlerle sıkça iletişime girdiği tehlikeli olayların merkezinde, Avrupa ve Orta Doğu'da ölümcül bir kedi ve fare oyununa atılıyor.
Tom Clancy's Jack Ryan'de diziye adını veren Jack Ryan karakterine aynı zamanda dizinin idari yapımcılarından biri de olan John Krasinski hayat veriyor.
The L.A. Complex, Stargate: Atlantis ve Bored to Death gibi dizilerdeki yapımcı rolüyle yakından tanıdığımız Martin Gero'nun bu kez yaratıcısı olduğu Blindspot, geçmişiyle ilgili anıları olmayan ve tüm vücudu karmaşık dövmelerle kaplı olan bir kadının Times Meydanı'nda çıplak bulunması çevresinde gelişiyor.
Bu kadının mevcudiyeti FBI'ın hemen dikkatini çekerken bedenindeki dövmelerin büyük bir suç planının haritası olduğu ortaya çıkıyor.
Başladığı günden itibaren dizi tarihinin efsanevi yapımları arasına çabucak adını yazdıran The Walking Dead, Şerif Yardımcısı Rick Grimes'ın komadan uyanarak harabeye dönen bir dünyada hâlâ yaşıyor olan bir grup insanın hayatta kalmalarını sağlamak için başladığı zorlu mücadelenin çevresinde gelişiyor.
Dizinin yaratıcıları olarak karşımıza üç kez Oscar adaylığına layık görülmüş usta isim Frank Darabont ve Angela Kang çıkıyor.
Bones ve The Unusuals dizileriyle yakından tanıdığımız Noah Hawley'nin yaratıcısı olduğu Fargo, her sezonunda Minnesota çevresinde gelişen farklı bir aldatmaca, entrika ve cinayet öykülerinden oluşuyor.
Tüm bu öykülerin ortak noktası ise gizemli bir şekilde Kuzey Dakota'daki Fargo'ya geri dönmeleri olurken dizinin her sezonu birçok yıldız ismi seyirciyle buluşturuyor. Bu isimler arasında Martin Freeman, Kirsten Dunst, Ewan McGregor, Patrick Wilson ve Ted Danson bulunuyor.
Tarihi yapımların usta ismi Michael Hirst'ün yaratıcısı olduğu The Tudors, Kral VIII. Henry'nin hükümdarlığı ve evlilikleri hakkında dramatik bir yapı ortaya koyuyor. Jonathan Rhys Meyers'ın VIII. Henry'ye hayat verdiği dizi, kralın Anne Boleyn'e olan saplantısından Kardinal'la olan ilişkisine ve dönemde yaşanan bir dizi ihanet ve komploya yakın bir bakış sağlıyor.
Meyers'ın yanı sıra Henry Cavill ve Natalie Dormer gibi ünlü isimler The Tudors kadrosunda seyirci karşısına çıkıyor.
Son dönemin başarılı tarihi yapımları arasında başı çeken Babylon Berlin, 1920'li yıllarda kargaşa içindeki bir metropolde geçiyor.
Ekonomiden kültüre, politikadan yeraltı dünyasına kadar her şey radikal değişimin beşiğinde. Spekülasyon ve enflasyonun genç Weimar Cumhuriyeti'nin temellerinden kopmuş olduğu dönemde Babylon Berlin, Kölnlü komiser Gereon Rath'in dönemin siyasal ve sosyal değişimlerin merkez üssü olan Berlin'e taşınmasıyla gelişen olayları konu ediniyor.
Son yılların yükselen yıldızlarından biri olan Donald Glover'ın yaratıcılığını, yazarlığını, yönetmenliğini ve başrolünü üstlendiği Atlanta, Atlanta'da yaşayan Earn ve kuzeni Alfred'ın rap dünyasında yollarını bulmaya çalışırken yaşadıklarını konu ediniyor.
Earn ve Alfred'ın yol boyunca, ırk, ilişkiler, yoksulluk, statü ve ebeveynliğe dokunan sosyal ve ekonomik sorunlarla karşı karşıya kaldıkları dizide Earn karakterine Glover hayat verirken Alfred rolünde karşımıza Brian Tyree Henry çıkıyor.
Paul Giamatti ve Damian Lewis gibi iki usta aktörün başrolleri paylaştığı Billions, finans dünyasının başarılı ismi Bobby Axelrod ve onun en zayıf anını kollayan hükümet avukatı Chuck Rhoades arasındaki çekişmeyi konu ediniyor.
Sezonlar boyunca gerilim ve ters köşenin dozunu yükselten dizinin kadrosunda Maggie Siff, David Costabile, Condola Rashad ve Asia Kate Dillon gibi isimler yer alıyor.
Terry Pratchett ve Neil Gaiman'ın beraber kaleme aldıkları Kıyamet Gösterisi kitabından uyarlanan Good Omens, bir melek ve bir iblisin Armageddon'ı durdurma girişimi olarak karşımızı çıkıyor. Kıyamet gününü haber eden bir cadının kehanetleri, on bir yaşındaki bir Deccal'in peşine düşen Aziraphale ve Crowley dünyanın sonunu engellemek için zamanla yarışıyor.
Sevilen romanın uzun yıllar süren çalışmalar sonucunda 2019 yılında seyirci karşısına çıkan bu uyarlamasında Aziraphale ve Crowley rollerini iki usta isim olan Michael Sheen ve David Tennant üstleniyor.
The Tudors güzeldi ama Henry' nin çapkınlıklarından bıkıp yarım bıraktım.
Hankısı hangi platformda yazsaydınız keşke. Nereye abone olacağımı şaşırdım, elini sallasan platforma çarpıyo artık.
Bu dizilere ek olarak peaky blinders ve sherlock tavsiyemdir