Ortadoğu’da senaryo bitmez. Bugünlerde Sykes Picot ile çizilen sınırların değişeceğine dair öngörüler yok satıyor. Bahse konu olan özellikle Irak ve Suriye sınırları. Bu ülkelerin bütünlüğünü sağlamak ne kadar zor ise bölmek de o kadar zor. Bunun birincil nedeni iç içe geçmiş; bir yerde çakışan, diğer yerde çatışan, başka bir yerde işbirliğine giden ve çapraz geçişler yapabilen yani sürekli değişkenlik arz eden yerel dinamiklerdir. Buna Türkiye ve İran gibi direngen çevresel faktörleri ekleyin. Ve tabii bölünmenin risklerini yönetme kapasitesini yitiren çekingen uluslararası aktörleri yani caydırıcı uluslararası koşulları da unutmayın.
Epey zamandır bağımsızlık referandumunu dillendiren Irak Kürdistan Bölgesi bir yana bu tartışmaların odağında Suriye’nin kuzeyinde özerklik tesis eden Kürtler var. ABD’nin YPG’yle işbirliğine giderek Rojava’da kendi ayağına yer açtığı Ekim 2014’ten beri Türkiye’nin hakim unsurları Amerikan destekli bir Kürt kuşağının şekillendiğine inanmış durumda.