Türkiye’yi yöneten siyasi heyetin dış politikadaki “ yanlış hesaplarının dönmediği ” bir diyar kaldı mı? Washington’dan, Moskova’dan, Atina’dan, Erivan’dan, Tel Aviv’den, Tahran’dan, Şam’dan, Bağdat’tan... Dön babam dön.
Hatırlarsanız bu haleti ruhiyenin zihin dünyalarındaki son tezahürü Başbakan Davutoğlu ’nun “ DAİŞ’in İslam anlayışıyla bizimki arasında 180 değil 360 derece fark var ” sözü olmuştu. Maalesef “ stratejik derinlik ” hali farklı değil. Türkiye’yi 360 derece tavaf ettik. Yandaş medyanın Rus uçağının düşürülmesi ve Musul’a efsane çıkartmayla ilgili kahramanlık türküleri de bozuk plaktan çıkan kırık seslere dönüşüverdi.
17 saniyelik ihlali uçak vurma gerekçesi kılanlar, Rus lideri Putin ’in keskin duruşu ve yaptırımlar karşısında feleklerini şaşırmış halde. Coşkulu “ emri ben verdim ”ler çoktan unutuldu. Rusya’yla “ hesapta olmayan gerginliğin ” sorumlusu kâh Hava Kuvvetleri Komutanımız Abidin Ünal , kâh Türk tarafının ikazlarını anlayamamış Rus pilot olup çıktı. Cumhurbaşkanı, “ Bu yanlışı kim yapıyor? Tabii ki yönetici yapmıyor. Uyarılara kulak asmayan, uyarıları duymayan oradaki pilotlardır ” deyiverdi.