Reza Zarrab adlı sahtekâr, beni mahkemeye vermiş.
Kendisine iftira atmışım, kendisine 'sahtekâr' demişim.
Yüz bin kayme istiyor benden.
'Yüz Bin Türk Lirası.'
*
Hey yüce Rabbim, sen ne büyüksün!
İşte arayıp da bulamadığım fırsat.
*
Çıkacağım mahkemeye.
Ve tek tek ortaya dökeceğim bu Reza'nın sahtekârlıklarını.
-İran'da yargılanan Babek adlı uluslararası dolandırıcıyla olan ilişkilerini anlatacağım.
-Çikolata kutularına dolarları nasıl doldurduğunu anlatacağım.
-O pahalı saati, o Bakan Bey'e nasıl aldığının öyküsünü anlatacağım.
-Kendi sesinden itiraflarını mahkemede dinleteceğim.
-İran makamlarından belge isteteceğim.
-Fezleke sayfalarını aralayacağım.
Kısacası...
Duruşma salonunu, bir sahtekârın sahtekârlığını kanıtlama platformuna dönüştüreceğim.
İple çekiyorum bu duruşmayı.
Sabırsızlıkla bekliyorum.
*
Duruşma tarihi belli olsun, sizlere buradan duyuracağım.
Belki siz de mahkemeye gelip tanık olmak istersiniz, bu memlekette namusluların da en az namussuzlar kadar cesur olabileceğine.