Bugün Mutlaka Okumanız Gereken 10 Köşe Yazısı

Yolsuzluk iddialarından aklanmanın yeri, Meclis Komisyonu değil, bağımsız yargı olmalıdır. AK Parti üyelerinin masumsa beraatlerine, değilse ceza almalarına izin vermekle itibar kaybetmez.

Meclis Soruşturma Komisyonu'nun AK Partili üyeleri ve AK Parti Meclis Grubu, Anayasa’da yazdığı için değil, gerçekten serbest bırakılsalar, vicdanlarına göre nasıl oy kullanacaklarını siz de tahmin ediyorsunuz, değil mi?

Tayyip Erdoğan ilk kez halkın oyu ile seçilen Cumhurbaşkanımız...

Seçilmesini iç ve dış dünyanın önde gelen isimleri çeşitli şekillerde kutladılar.

Peki, şimdiye kadar onu kutlamayan Türk devlet yetkilisi var mı dersiniz? Mesela Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'tan bu konuda ses çıkmadı...

Ve şimdi bazıları ve özellikle 'Pensilvanya Örgütü'ne şu ya da bu şekilde bağlı olanlar, dört eski bakanı Haşim Kılıç'ın başkanı olacağı Yüce Divan'a göndermeyi planlamıyorlar mı?

Dört bakan ile ilgili olarak kurulan soruşturma komisyonu bugün toplanarak kararını verecek.

Hatırlarsınız, bakanların, haklarındaki suçlamalar hafifletilerek de olsa Yüce Divan'da yargılanmaları yönünde bir karar çıkabileceği söyleniyordu.

Çünkü AKP'de bazı milletvekillerinin bu durumdan rahatsız oldukları ve bakanların Yüce Divan'da yargılanmalarının parti üzerindeki yolsuzluk suçlamalarının oluşturduğu yükü hafifletebileceğini düşündükleri konuşuluyordu.

Siz bu yazıyı okurken büyük olasılıkla komisyon henüz kararını vermemiş olacak ama ben size kararı şimdiden söyleyebilirim: Bakanlar hakkında Yüce Divan'a gönderilmeleri yönünde bir karar çıkmayacak!

17-25 Aralık’ta, Gezi sürecindeki kalabalıkların yapamadığı işi bitirmek, kolluk kuvvetleriyle Başbakan Erdoğan'ın kapısına dayanmak ve onu ‘dönemin Başbakanı’ haline getirmek istediler. Bunun yanısıra, bir Gülenci gazetecinin o günlerde yazdığı gibi Ak Parti’ye yakın tüm cemaatlar, sivil toplum kuruluşları ve medya da bitirilecekti. Başarılı olan her darbe sonrasında olduğu gibi ülke bir açık cezaevine dönüştürülecekti.

Türkiye için gerçek anlamda bir istikamet netleşmesi ve yol ayrımı anlamındaki 2015 yılının siyaset perdeleri bugün Meclis'teki Yüce Divan oylamasıyla açılıyor.

AKP tablosu karışık. Savcılığın 17 ve 25 Aralık soruşturmalarını sıfırlayıp iptal etmesi, paraların geldikleri yerlere iade edilmesi ve iddialar doğruysa, bazı önemli delillerin buharlaşması durumu ile Meclis'teki ağır ama ısrarlı süreç arasındaki çelişki, tahmin edildiği gibi, hükümet destekçisi köşe yazılarında konunun bir daha açılmamak üzere tamamen kapatılması görüşü için argüman olarak kullanılıyor.

Hiç tereddüttünüz olmasın. TBMM’de kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu, 4 aylık çalışma süresinin bitimiyle bugün eski bakanların aklanması yönünde karar verecektir. Ak Partili vekillerin bir bir el kaldırmasıyla 4 eski bakan da Yüce Divan’dan yırtacaktır.

Nasıl mı biliyorum? Bilmiyorum ama tahmin ediyorum.

Siz bakmayın Başbakan Ahmet Davutoğlu ya da komisyon başkanı Hakkı Köylü’nün ara ara “yolsuzlukla mücadele”den dem vurmasına;  medyada sürüme sokulan “Çürük elmaları atarız”,  “O kolu keseriz”,  “Kardeşim olsa affetmem” tarzı kulağa hoş gelen ifadelere.

Yolsuzlukları araştırmak için kurulmuş komisyon, 4 bakanla ilgili kararında herhalde zorlanmayacak. Komisyonun muhalefet partilerine mensup üyeleri ile AK Partili üyelerin oyları farklı olacak ve AK Parti’nin komisyondaki üye sayısı, diğerlerinin toplamından fazla (9-5) çünkü...

İki hafta önce oylama yapılsaydı farklı bir sonuç çıkabilir ve haklarında karar verilecek bakanların hepsi veya aralarından bir-ikisi Yüce Divan’a sevk edilebilirdi.

Milletvekilleri üzerine, kim adına olursa olsun baskı yapılması, AK Parti'nin bütününe zarar verir; yıkıcı olur!

Sabah’ın manşeti çekiciydi: “Yeni Paralel hesap: Yüce Divan tuzağı”.

Meclis soruşturma kurulunun bugünkü toplantısıyla ilgili manşetten başlayan yorum; bir milletvekili ve AK Parti genel başkan yardımcısının sözleri ve bir köşe yazısı ile birleştirilmiş bir paketti.

Hükümet, 2014 yılını ilk gününden son gününe kadar, Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarından olan 17 Aralık Soruşturması’nın kamuoyuna ‘Yolsuzluk değil darbe girişimi’ olarak algılatılması çabasıyla geçirdi.

Cumhurbaşkanlığı’na çıkan Erdoğan ile arkasından başbakan olan Davutoğlu’nun tüm çabalarına karşın AKP içinde ‘Dördünü olmasa bile bazı bakanları Yüce Divan’a gönderelim’ eğilimi ortaya çıkınca yıl yolsuzluk kriziyle noktalandı. Meclis’te kurulan Soruşturma Komisyonu’ndaki oylamaya saatler kala, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile Başbakanlık tarafından yapıldığı ileri sürülen müdahaleler sonrasında kritik oylama ertelendi.

21 Mayıs 1969 günü Ankara’nın sokaklarındaki tankları görenler şok olmuştu. Garnizon Komutanı 27 Mayıs provası için dese de herkes esas sebebi biliyordu.

27 Mayıs’ın siyaset yasağı koyduğu başta Celal Bayar olmak üzere eski Demokratların yasağını kaldırmak için muhalefet lideri İsmet İnönü ve Başbakan Süleyman Demirel‘in başlattığı girişime karşı askerler kazan kaldırmıştı. Çankaya Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Sunay başkanlığında toplanan komutanlar anayasanın değiştirilmemesi için 16 Mayıs muhtırasını vermiş, tasarı Meclis’ten Senato'ya gönderilmişti.

Popüler İçerikler

Gazeteci Timur Soykan Narin Cinayetiyle İlgili Düğüme Dönen Konuları Çarpıcı Bir Şekilde Analiz Etti
Derbiyi İzlemek İçin Nişan Atan Fenerbahçe Taraftarı Viral Oldu
Eski Milli Sporcu Emre Başkan'ı Makas Atarken Öldüren Sürücü Serbest Kaldı