Önceki gün Küçükçekmece’deki Garip Dede Türbesi’nde bir Alevi dedesi ile görüştüm.
Çocuğunu ilk gün okula yollamış. Din dersinde hoca sınıfa girer girmez, “ İyi günler öğretmenim ” diyen çocukların sözünü düzeltmiş:
Bundan böyle “ Hayırlı günler ” demelerini tembihlemiş.
Sonra da Sübhaneke duasını öğretmeye girişmiş.
“İlk derse girdi ama bundan sonra hiçbir din dersine girmeyecek” dedi dede…
Kişisel bir tasarruf mu?
Değil, kitlesel bir karar bu…
Aleviler, Sünnilik eğitimine karşı demokratik mücadeleye hazırlanıyor.
“Bedeli ne olursa olsun ”, dayatmaya direnecek, zorunlu din derslerine girmeyecekler.