Bi kadın olarak olayın çok başka yerindeyim. Çam iğneleri reçine ve dağda bulunan tohumları yiyince vücudumuzda yağ kalmıyomuş mu. Hemen yarın başlıyorum😅😅😅
Mistik şeylerin insana verdiği hiçbir şey yok fakat insanlıktan alıp götürdüğü çok şey var. Dünyaya geliş amacını dünyadan soyutlanmak olarak dikte eden ve bunu masalvari bir yerin varlığı ile meşrulaştırmaya çalışan her türlü din, dünya görüşü, gelenek zulümdür.
Cennet ve cehennem de tam olarak dediğin masalvari yerler aslında ve en kalabalık dinlerin aşırı inançlı insanları da kendini dünyadan soyutlayıp mistik amaçlar güdüyorlar
12
Pasif Kullanıcı
28.06.2020
Allah, insanı, bütün mahlukatın en üstünü, İslam literatüründeki ifadesiyle, "ekmeli mahluk ve eşrefi mahluk" olarak yaratmıştır. Üstün bir fitrat ve akıl gibi nimetlerle donatmıştır ki, iyiliğin kıymetini bilsin, bu geçici hayat içerisinde iyiliği, aydınlığı kendi nefsinde yaşasın, bütün insan ve canlıların yararlanacağı iyilik ve güzellikler haline getirsin...Aynı insan fıtratından uzaklaştığında varoluşsal krizlere duçar oluyor ve ne yaparsa yapsın asla temeddün edemiyor.
Bouwkundig Ingenier ; ALLAH ın Hz. Peygambere dediği gibi; Sana düşen tebliğ etmek, hesap görücü olarak biz yeteriz.
Gözünde bu kadar perde olan odunlara ne anlatırsan anlat göremezler. Yine Kuran'ın ifadesiyle
; Onlar sağırdırlar, dilsizdirler ve kördürler. Artık göremezler..
Bi kadın olarak olayın çok başka yerindeyim. Çam iğneleri reçine ve dağda bulunan tohumları yiyince vücudumuzda yağ kalmıyomuş mu. Hemen yarın başlıyorum😅😅😅
Mistik şeylerin insana verdiği hiçbir şey yok fakat insanlıktan alıp götürdüğü çok şey var. Dünyaya geliş amacını dünyadan soyutlanmak olarak dikte eden ve bunu masalvari bir yerin varlığı ile meşrulaştırmaya çalışan her türlü din, dünya görüşü, gelenek zulümdür.
Allah, insanı, bütün mahlukatın en üstünü, İslam literatüründeki ifadesiyle, "ekmeli mahluk ve eşrefi mahluk" olarak yaratmıştır. Üstün bir fitrat ve akıl gibi nimetlerle donatmıştır ki, iyiliğin kıymetini bilsin, bu geçici hayat içerisinde iyiliği, aydınlığı kendi nefsinde yaşasın, bütün insan ve canlıların yararlanacağı iyilik ve güzellikler haline getirsin...Aynı insan fıtratından uzaklaştığında varoluşsal krizlere duçar oluyor ve ne yaparsa yapsın asla temeddün edemiyor.