Hazır mısınız? Sizler için altın kıymetinde bir liste hazırladık. Son 5 yılın en muhteşem 50 dizisini bulacağınız bu listeye göz atıp eksiklerinizi gidermeniz gerek!
Not: Diziler, IMDb puanına göre sıralanmıştır. Dizi açıklamaları Beyazperde sitesinden alınmıştır.
Dear White People, farklı ırklardan bir grup öğrencinin hayatını konu ediniyor. Düşünüldüğü kadar siyah dostu olmayan bir üniversitede okuyan siyah öğrencilerin yaşadığı sorunlar anlatılıyor. Justin Simien'in yaratıcısı olduğu dizinin oyuncu kadrosunda Logan Browning, Brandon P. Bell, DeRon Horton, Antoinette Robertson gibi isimler yer alıyor.
Dünya tam anlamıyla cehenneme dönmüştür. Doğaüstü varlıklar, insanları korkunç bir şekilde cezalandırarak, onları cehenneme mahkûm eder. Yaşananlar büyük bir kargaşaya neden olur ve bu ortam ilahi adaleti benimseyen dini bir gruba zemin hazırlar.
Leaving Neverland, 25 Haziran 2009 yılında hayata veda eden tüm zamanların en büyük müzik yıldızı, popun kralı Michael Jackson’ın yaşamına odaklanıyor. Dünyaca ünlü müzisyen Michael Jackson'ın yaşamının karanlık tarafını aydınlatma görevini üstlenen Leaving Neverland, Jackson'ın istismar ettiği çocuklara yer veriyor. Gençler filmde, Jackson tarafından nasıl cinsel olarak istismar edildiklerini ve bu zamana kadar bu sorunla nasıl başa çıktıklarını anlatıyor.
İki kız kardeş annelerini kaybetmenin acısının yaşarken bir yandan da annelerinin gerçek kimliğini öğrenmenin şokunu yaşar. Kardeşlere annelerinden Los Angeles’da bir yer miras kalmıştır. Birbirinden tamamen farklı karakterdeki kardeşler burada bir bar açıp birlikte çalışmaya karar verir. Kız kardeşler birçok zorlukla mücadele ederken bilmedikleri birçok sırla da yüzleşmek zorunda kalır.
The Baby-Sisters Club, bakıcılık işi kuran bir grup arkadaşın hikâyesini konu ediyor. Yakın arkadaş olan Kristy Thomas, Mary Anne Spier, Claudia Kishi, Stacey McGill ve Dawn Schafer, kendi bebek bakım hizmeti şirketini kurar. Girişimci kadınlar, bu yeni işlerinde beklenmedik sorunlarla karşı karşıya kalır. Bir işletme yürütmenin zorluklarıyla baş etmeye çalışan beş kadın, aynı zamanda kendi hayatlarındaki sorunların üstesinden gelmeye çalışır.
The Wheel of Time, kadınlardan oluşan bir organizasyonun üyesi olan Moiraine’in maceralarını işliyor. Moiraine, beş kadın ve adamdan oluşan bir grupla, dünyayı dolaşacağı zorlu bir yolculuğa atılır. Moiraine, aralarından birinin dünyayı kurtaracağı ya da yok edeceği kehanet edilen seçilmiş kişi olduğunu düşünür. Robert Jordan’ın çok satan fantastik roman serisinden uyarlanan dizi Agents of S.H.I.E.L.D.’da imzası bulunan Rafe Judkins tarafından hayata geçiriliyor.
Gizli bir devlet tesisinde çalışan insanların hayatının ve tesiste yaşananların anlatılacağı Homecoming dizisinde; Julia Roberts sosyal hizmet görevlisi Heidi’yi, Bobby Cannavale hırslı patron Colin Belfast’i, Stephan James ise sivil hayata dönmeye çalışan bir asker olan Walter Cruz karakterini canlandıracak.
Feel Good, bağımlılıklarından kurtulup hayatına yeni bir yön vermeye çalışan bir komedyenin yaşamına odaklanıyor. Hayatının kontrolünü geri almaya karar veren stand-up komedyeni olan Mae Martin, bu uğurda çabalayarak bağımlılıklarından kurtulur. Artık yeni bir hayata başlayan Mae, bu sırada George adında bir kız ile tanışır. Heteroseksüel olan George ile Mae birbirlerini görür görmez aşık olur. Güzel bir ilişkiye başlayan Mae ve George, bu süreçte geçmişleri ile yüzleşmek zorunda kalır.
Geçirdiği 15 yılın ardından bağlı olduğu tarikattan kaçan Kimmy, New York’ta kendine yeni bir hayat kurmaya çalışır. The Office’den tanıdığımız Ellie Kemper’ın başrolde olduğu dizinin altında, ünlü aktris ve senarist Tina Fey’in imzası var…
Grace Marks, aylarca süren yorucu bir yolculukla İrlanda’dan Kanada’ya göç etmiştir. Thomas Kinnear’ın yanında hizmetçi olarak çalışmaya başlar. Bir süre sonra kendisine yardım eden bir adamla birlikte çalıştığı evin sahibini ve kahyasını vahşice katletmek suçundan hüküm giyer. Birlikte hareket ettiği adam asılırken Grace 16 yaşında olduğu için ömür boyu hapse mahkum edilir. Fakat Grace cinayet gününe dair hiçbir şey hatırlamamaktadır. Tüm ülke bu olayı konuşmaktadır ve halk ikiye bölünmüştür. Bir grup Grace’in masumiyetine inanırken diğerleri ise asılması gerektiğini düşünür. Grace’in masumiyetinin ortaya çıkması için Amerika’nın en başarılı psikologlarından Dr. Simon Jordan ile anlaşılır. Dr. Simon genç kadının hafızasını geri getirmek için elinden geleni yapacaktır.
Gece Yarısı Ayini, küçük bir topluluğun yaşadığı ıssız adada hayat bulan esrarengiz bir hikâyeyi konu ediyor. Adaya, karizmatik ve gizemli bir rahibin gelmesi ile birlikte birtakım sıra dışı olaylar meydana gelmeye başlar.
Zeki bir New York'lu olan Joe, bir kitapçı işletmektedir. Bir gün kitapçıya gelen Beck, Joe’nun ayaklarını yerden keser. Joe, ilk görüşte Beck’e aşık olmuştur. Joe, sevdiği kızın kalbini kazanmak için her şeyi yapmaya hazırdır. Beck’i elde etmek için teknolojiyi kullanmaya başlayan ve onu her yerde takip eden Joe’nun takıntılı tavırları Beck’in en yakın arkadaşı Peach’ı şüphelendirse de ona engel olamaz. Joe, sonunda Beck’in takipçisi olmaktan çıkıp erkek arkadaşı olmayı başarır. Ancak Joe'nun takıntılı hali artarak devam edince, işler içinden çıkılmaz bir hâl almaya başlar.
Kaliforniya’da ırkçı sebeplerle gerçekleşmiş bir cinayeti merkezine alan dizi, ardından gelen mahkeme sürecini ekranlara getirecek; kurbanları, sanıkları ve onların ailelerini anlatacak. American Crime; ülkenin ırk, cinsiyet ve sınıf politikalarına sağlam eleştiriler getirme iddiasında…
Genç bir kadın olan Nadia, New York City’de düzenlenen bir partiye davetlidir. O, her zaman katıldığı partilere bir yenisinin daha ekleneceğini düşünür fakat bu parti daha önce katıldığı hiçbirine benzemeyecektir. Genç kadın bir anda kendisini ne olduğunu anlamadığı esrarengiz olaylar içerisinde bulur. Partinin ilerleyen saatlerinde kaza geçirip ölen Nadia, bir süre sonra hiçbir şey olmamış gibi uyanır. Üstelik yeniden partinin tam ortasındadır. O partiden ne kadar uzaklaşmaya çalışsa da her defasında farklı kazalarla yeniden ölümün kollarına teslim olur. Tekrar tekrar ölen ve yeniden aynı güne geri dönen Nadia, bu partiden kurtulmanın yolunu bulabilecek midir?
Mrs. America, kadın hareketinin tarihini konu ediyor. Feminizmin yükselişini ve ABD’deki eşit hak yasasının hazırlanışına giden süreci ünlü aktivist Phyllis Schlafly’nin gözünden anlatan mini dizi, kadın hareketinin, siyaset ve kültür dünyasını nasıl değiştirdiğini gözler önüne seriyor. Kendisini hayatı boyunca bir aktivist olarak tanıtan Phyllis Schlafly, kürtajın yasallaşması ve eşcinsel haklarının sağlanması gibi kampanyalarda uzun yıllar boyunca mücadele etti. Mad Men ve Halt and Catch Fire gibi yapımlardan imzası bulunan Dahvi Waller tarafından ekrana taşınan dizide Phyllis Schlafly’e Cate Blanchet hayat veriyor.
Yellowjackets, kuzeyin derinliklerinde gerçekleşen bir uçak kazasından kurtulan bir lise kız futbol takımının hikâyesini konu ediyor. Lise futbol takımında forma giyen yetenekli oyuncular, korkunç bir uçak kazasından sağ kurtulur. Ancak onlar için yaşam savaşı yeni başlar.
Rolling Stone’un Amerika’nın en komik 23 insanından biri olarak seçtiği YouTube yıldızı Issa Rae; iki siyahi kadının ırkçılık karşısında yaşadıklarını komik bir dille anlatacak.
Dizi, 1980'lerde Los Angeles'ta bir güreş organizasyonu için sahne alan bir grup kadının kişisel ve profesyonel yaşamlarına bir bakış sunuyor.
Para sıkıntısı çeken yüzlerce oyuncu, tuhaf bir davet alır. Davette onlara cazip bir ödül karşılığında çocuk oyunlarında yarışmaları teklif edilir. Teklifi kabul eden oyuncular, yarışmayı kazanırlarsa 40 milyon dolarlık büyük ödülün sahibi olacaktır. Ancak ödül cazip olsa da oyunun ölümcül riskleri vardır.
Breaking Bad'in yıldızı Bryan Cranston'ın yapımcılığını üstlendiği Sneaky Pete dizisinde, Giovanni Ribisi tarafından canlandırılan hapisten yeni çıkmış Marius, eski hücre arkadaşı Pete'in kimliğini alır. Marius isimli bu düzenbaz, Pete'in ailesini ve çevresini kendisinin Pete olduğuna ikna etmeye çalışmaktadır...
Sharp Objects, kasabasında öldürülen iki genç kızın hikâyesiyle birlikte kendi geçmişini de çözmeye çalışan Camille Preaker isimli muhabirin yaşadıklarını anlatıyor. Uzun zamandır görmediği annesi ve üvey kız kardeşi ile bir araya gelen Camille’nin bir cinayeti çözmek için kendi geçmişinden yararlanmasının ardından işler iyice sarpa sarar.
I May Destroy You, büyük bir travma yaşayan bir kadının hayatına odaklanıyor. Kendisine güvenen bir kadın olan Arabella, yazdığı ilk kitabının getirdiği başarının ardından ikinci kitabını yazmaya başlar. Büyük bir stres altında bulunan Arabella’nın hayatı, bir gece kulübünde cinsel saldırıya uğramasıyla geri dönüşü olmayan bir şekilde değişir. Yaşadığı korkunç olayın ardından Arabella, ailesi, arkadaşları, kariyeri dahil hayatındaki her şeyi yeniden değerlendirmeye başlar. Bu süreç Arabella’nın kendisini yeniden keşfetmesini sağlar.
Dizi, Marvel Sinematik Evreni’nin sevilen kahramanlarından olan Hawkeye’a odaklanıyor. Hawkeye'ın dizide eğitmesine tanık olacağımız Kate Bishop karakteri, çizgi romanlarda zengin bir iş adamının kızı olarak tanınıyor. Kate, babası Derek'e hayran olan bir genç kızdır. Babasının dikkatini çekmek için her şeyi yapabilecek olan Kate'in annesi ise bir tatilde hayatını kaybeder. Kate, henüz küçük yaşlardayken, babasının o kadar da iyi biri olmadığına tanıklık eder. Bunun ardından artık ona saygı duymamaya ve onu yakından takip etmeye başlar. Kate Bishop, Ant-Man'in kızı ile birlikte Young Avengers isimli gruba katıldığında gerçek bir süper kahramana dönüşür. Kate, Civil War sırasında Captain America'nın yanında olan Clint Barton'ın ile birlikte savaşır.
Bir genç olmanın garipliğiyle uğraşan iki 7. sınıf kızının gözünden ortaokulun komik hikâyesi.
Only Murders in the Building, suçla ilgili bir takıntıyı paylaşan ve kendilerini bir anda bir suçun içinde bulan üç yabancının hikâyesini konu ediyor. Aynı apartmanda yaşayan üç yabancı, apartmanlarında korkunç bir ölüm meydana geldiğinde bunun bir cinayet olabileceğinden şüphelenir. Gerçeği ortaya çıkarmaya karar veren üçlü, araştırma yapmaya başlar ve bunu belgelemek için bir podcast kaydeder. Üç yabancı olayı araştırırken, binanın yıllar öncesine uzanan karmaşık sırlarını ortaya çıkarırlar.
Amerikalı Rob, Londra'da bir iş gezisindeyken bir haftalığına birlikte olduğu İrlandalı Sharon'ı hamile bırakır.
Luke Jennings'in kitaplarından uyarlanan dizi, ajan olmanın hayallerini kuran bir kadının beklenmedik bir maceraya atılmasını anlatıyor. Güvenlik hizmetlerinde çalışan Eve, ajan olma hayalleri kuran bir kadındır. Villanelle ise şiddete dayanan işinin kendisine sunduğu lükse hayatı seven yetenekli bir katildir. Birbirine takıntılı hale gelen bu iki kadın arasında zorlu bir kedi fare oyunu başlar.
The Good Place, öldükten sonra kendisini The Good Place adlı yerde bulan Eleanor’un yaşadığı maceraları konu ediyor. Dünyada pek de iyi bir sicile sahip olmayan Eleanor, buraya yanlışlıkla gönderildiğini fark etse de bunu çevresindekilerle paylaşmaz. Ne var ki Eleanor’un gelişinden sonra kasabada işler rayından çıkmaya başlar ve Eleanor, komşuları Chidi, Tahani ve Jason ile birlikte sıradışı maceralara sürüklenir.
Alan Moore‘un 1986’da yayımlanan aynı isimli çizgi romanından uyarlanan Watchmen, bir grup polisin, şehrin süper kahramanlarını hedef aldığı alternatif bir evrende geçiyor. Maskeli kahramanların suçlu olarak nitelendiği alternatif bir tarihte geçen Watchmen, gizemli bir cinayet davasına atılan karakterlerin büyük bir komployla karşılaşmalarını işliyor.
Dokuz yaşındaki oğlunun eski sevgilisiyle Avustralya'ya gitmesinin ardından umutsuzluğa düşen Joseph, şimdiki hayatından uzaklaşır ve çocukluğundan kalan acı hatıralarla yüzleşmek için İrlanda'ya giden bir tekneye biner.
Undone, neredeyse ölümüne neden olabilecek bir trafik kazasının arından zamanla bir bağlantısının olduğunu fark eden bir kadının hikâyesini konu ediyor. Alma adındaki kadın, geçirdiği kazanın ardından kendisi ile ilgili bir şey keşfeder. Zamanla arasında farklı bir bağ olduğunu anlayan Alma, bu yeteneğini babasının ölümündeki gizemi ortaya çıkarmak için kullanmaya karar verir.
Parks and Recreation’dan tanıdığımız Aziz Ansari’nin başrolünde olduğu Master Of None; 30 yaşında piyasaya tutunmaya çalışan bir aktörün günlük hayatına odaklanıyor.
Başrolünde Bill Hader'ı izlediğimiz dizi, Barry isimli eski bir askerin kendisini Los Angeles’ta tiyatro sahnesinde bulmasını oldukça komik bir dille anlatıyor.
Soğuk Savaş'ın zirvesinde, iki Rus ajanı, kendilerini ortalama bir Amerikalı çift olarak tanıtıyor.
Margaret Atwood’un aynı isimli romanından uyarlanan dizi, Gilead isimli bir toplumda geçiyor. Doğal sebepler nedeniyle nüfus düşüşü yaşayan bu toplumda kadınlar devletin malı olarak kabul ediliyor. Toplumun yeniden çoğalması için üreme hizmetine zorlanan Offred, bu acımasız koşullarda hayatta kalmaya çalışıyor.
Unbelievable, gerçek bir hikâyeden uyarlanıyor. Genç bir kız olan Marie, tecavüze uğradığını söyleyerek şikayette bulunur. Fakat iddiasının asılsız olduğu gerekçesi ile suçlanır. İki kadın dedektif, tecavüze uğradığı konusunda yalan söylemekle suçlanan Marie’nin davasının peşine düşer. Marie gerçekten bir suçlu mu yoksa bir mağdur mudur? Pulitzer Ödüllü bir haberden uyarlan Unbelievable’ın başrolünü son dönemde Ayin filmindeki performansı ile ses getiren Toni Collette üstleniyor. Dizinin kadrosuna Collette'in yanı sıra Merritt Wever ve Kaitlyn Dever yer alıyor. Collette ve Wever'ın, Marie’nin davasını inceleyen iki dedektife hayat verdiği dizinin senaryosunu Susannah Grant kaleme alıyor. Dizinin yönetmen koltuğunda ise Lisa Cholodenko oturuyor.
Alex, şiddet dolu bir ilişkiden kaçan bekâr bir annedir. Geçimini sağlamakta zorlanan Alex'in en büyük isteği çocuğuna iyi bir gelecek inşa etmektir. Bu amaçla Alex, hizmetçi olarak çalışmaya başlar.
Community ile televizyondaki popülerliğini pekiştiren Donald Glover’ın yarattığı, yapımcılığını üstlendiği ve başrolünde yer aldığı Atlanta, Childish Gambino ve iki kuzeninin hayatını komik bir dille konu alıyor.
Walter Tevis’in 1983 tarihli aynı adlı romanından uyarlanan The Queen’s Gambit, Soğuk Savaş döneminde geçen bir hikâyeyi işliyor. Dünyanın en iyi satranç oyuncularından biri olan Beth Harmon’ın hayatına odaklanılan dizinin başrolünü Anya Taylor-Joy üstleniyor. Ailesini kaybetmesinin ardından kurum tarafından büyütülen Beth, burada çalışan bir görevliden satranç oynamayı öğrenir. Satranç'ta olağanüstü bir yetenek sergileyen Beth, önüne çıkan tüm rakipleri yenmeyi başarır.
Cobra Kai’de, 1984 yılında gerçekleşen All Valley Karate Turnuvası'nda yaşananların otuz yıl sonrası anlatılıyor. İki dövüşçü de yıllar içerisinde olgunlaşmış ve farklı hayatlar sürmüştür. Zor zamanlardan geçen Johnny Lawrence, geçmişteki günlerine geri dönebilmek için dövüş okulu Cobra Kai’yi yeniden açar ve yeni öğrencilerini eğitmeye başlar. Johnny Lawrence ve Daniel LaRusso arasındaki rekabet ise yeniden kızışacaktır. Ralph Macchio ve William Zabka’nın başrolü paylaştığı dizinin oyuncu kadrosunda ayrıca , Xolo Maridueña, Tanner Buchanan, Courtney Henggeler, Mary Mouser ve Ed Asner gibi isimler yer alıyor.
II. Dünya Savaşı’nın yarattığı yıkımın ardından İngiltere siyasi karışıklık içindedir ve bu zorlu dönemde tahta bir kadın geçmektedir. II. Elizabeth'in tahta geçmesi ile yeni bir dönem başlayacaktır. Kraliçe II. Elizabeth'in tahttaki ilk yıllarının perde arkasının konu edildiği dizide, siyasi rekabetler, aşk ve 20. Yüzyılın ikinci yarısına şekil veren olaylar anlatılıyor. Dizide Kraliçe II. Elizabeth rolünü Claire Foy canlandırıyor. Senaryosunu Peter Morgan’ın kaleme aldığı dizinin yapımcılığını ise Andy Harries üstleniyor.
BoJack Horseman, 90’lı yılların en ünlü televizyon yüzlerinden biri olan BoJack’in hayatını takip ediyor.
Fleabag, Londra'da tek başına ayakları üzerinde durmaya çalışan bir kadının hikayesini konu ediyor. Dizide, 30'lu yaşlarındaki kadının aşk, aile ve iş hayatında yaşadığı gündelik olaylar ele alınıyor.
80'li yılları kendine fon yapan Stranger Things, dönemin korku filmlerine selam çakmayı atlamayan bir fantastik gerilim dizisi. Winona Ryder, David Harbour, Cara Buono'yu başrollerinde buluşturan dizi; kaybolan genç bir çocuğu ve onu bulmaya çalışan annesini anlatıyor.
The Boys, süper kahramanların güçlerini ve şöhretlerini kötüye kullandığı bir evrende geçiyor. Kendilerini kanunu korumaya adayan ve “The Boys” olarak adlandırılan bir grup insan, yozlaşmış süper kahramanları ortadan kaldırmak için zorlu bir yolculuğa çıkar. Preacher’ın yazarı Garth Ennis ile Derick Robertson’ın kaleme aldığı çizgi romandan uyarlanan dizi, Supernatural’ın yaratıcısı Eric Kripke’nin imzasını taşıyor. Yönetmen koltuğunda ise en son Preacher’da birlikte çalışan Evan Goldberg ile Seth Rogen var.
Jesse Armstrong’un yaratıcısı olduğu dizide New York’ta yaşayan, dünyanın en büyük medya şirketlerinden birini yöneten Logan Roy ve dört çocuğunun hikâyesi para, güç, siyaset ve aile değerleri ekseninde ele alınıyor. Dizinin oyuncu kadrosunda Brian Cox, Jeremy Strong, Hiam Abbass, Sarah Snook, Kieran Culkin, Alan Ruck, Nicholas Braun, Matthew Macfadyen gibi isimler yer alıyor.
Breaking Bad spin-off'u olan dizi, düzenbaz avukat Saul Goodman'ın Walter White öncesi maceralarını anlatıyor.
Laura Kasırgası'nın kargaşasında ortadan kaybolmasından on yıl sonra, Dexter Morgan şimdi Miami'den uzakta, New York Eyaleti'ndeki küçük Iron Lake kasabasında farklı bir kimlikle yaşamaktadır. Eski adli tıp uzmanı olan Dexter yeni hayatına alışmaya çalışırken, iç huzurunu bozan beklenmedik olayların meydana gelmesinin ardından eski hayatından izler ortaya çıkar.
Ütopik bir bölgede baskı gören bir yeraltı şehri olan Zaun'da geçen Arcane, efsanevi iki League of Legends şampiyonunun ve onların birbirinden ayrılmasına neden olan gücün hikâyesini konu ediyor.
Chernobyl, 1986 yılında Ukrayna’da Çernobil nükleer santralindeki patlama ve sonrasında yaşananları konu ediyor. Yaşanan trajik kazanın ardından SSCB, olayın araştırılması için ülkenin önde gelen nükleer fizikçilerinden Valery Legasov’u görevlendirir. Sovyet Başkan Yardımcısı Boris Shcherbina ile birlikte kazayı incelemeye giden Valery, olayın nasıl meydana geldiğini öğrenmek ve felaketin boyutlarını kontrol altına almak için zorlu bir mücadele verir.
leaving Neverland tamamen çöp ve iftira. filmler arasında Lucifer olmaması ayrı konu. son 5 yılın çöpleri deseniz daha doğru olurdu.