Christine Jesperson, hayatta kalabilmek için taksi şoförlüğü yapan bir video sanatçısı. Richard Swersey ise karısından ayrıldıktan sonra iki çocuğu ile ayakta durmaya çalışan bir ayakkabı satıcısı.
Jesperson yeni çalışmasını küratörlere kabul ettirmeye çalıştığı bir dönemde, hüzünlü ve şaşkın Swersey ile tanışır. Swersey ona ayağındaki yarayla ilgili şaşırtıcı bir derinlik taşıyan ilginç bir yorum yapar. Jesperson bütün gün kadınların ayaklarını elleyen bu adamdan etkilendiğini anlayınca onun gözüne girmek için elinden geleni yapmaya çalışır. Fakat bu o kadar da kolay olmayacaktır.
Bu oyun esnasında bir yandan da adamın çocuklarının dünyasına girmeye çalışırız. Büyük oğlan mahallenin kızlarıyla ilk cinsel deneyimini yaşarken, henüz okuma yazma bilmeyen ufaklık da internet aracılığı ile olgun kadınları baştan çıkarmaya çalışır.
Miranda July bu küçük ama şaşırtıcı filmi, yazıp yönetmekle kalmamış, bir de kamera önüne geçmiş. Film kimi zaman sevimli kimi zaman da şaşırtıcı öykülerden oluşuyor.
İşin içinden çıkmak için gerçeküstü bir aşk hikayesi diyebiliriz bu enteresan film için. Ya da doğrudan Todd Solondz ve Terry Zwigoff gibi yönetmenleri referans verelim. Mümkünse kaçırmayın!