Elazığ'ın Karakoçan ilçesinde bundan tam 70 yıl önce lokantalarda ihtiyaç sahipleri için gayet hoş bir uygulama başlatıldı. Uygulamanın ismi 'fakir masası' ve günümüzde hala devam etmekte. Parası olmayanlar, lokantalara gidip istedikleri yemekleri gönüllerince yiyebiliyorlar.
Büyüklerinden kalan bu uygulamanın gelenek haline geldiğini anlatan Öztürk, yeni kuşak lokantacıların da bunu devam ettirdiğini bildirdi.
Anadolu Ajansı'ndan Şükrü Gündüz'e konuşan Öztürk, ilçe halkının yardımlaşmaya büyük önem verdiğine dikkati çekerek 'Hem ilçemizden hem de dışarıdan gelen yoksullar var. Gelen kişi 'Fakirim, param yok, yemek verir misiniz?' derse, 'Başımızın üstünde yerin var' deyip yemek veriyoruz. Günde 20 kişi gelip yemeğini yiyor. Dua alıyoruz, bize tek kalan şey de budur' diye konuştu.
Ramazan Ayetem, 'İhtiyacı bulunan halinden belli oluyor. Bazen biz de yoldan geçen yoksulu çağırıp, yemek ikram ediyoruz. Yemeğini yiyip, teşekkür edip gidiyor. Bu lokantayı 50 yıl amcam işletti, 20 yıldır da ben işletiyorum. Bu gelenek devam ediyor. Seve seve yardım ediyoruz. Yolda kalan, ihtiyacı olan herkese yemek veriyoruz. Bunu çocuklarımıza da anlatıyoruz. 'Kapınıza geleni geri göndermeyin' diyoruz' şeklinde konuşuyor.
Kimilerine de ağzınla kuş tutsan yaranamazsın.
Kelime anlamına niye takılıyorsunuz bizler fakiri özürlüyü körü hakaret olarak kullanmasaydık kelime anlamı mutasyona uğramazdı bırakın bunları, böyle devam etsinlerde örnek olsunlar beyefendi masası diyip çayı 14 liradan sokunca dahamı hoşunuza gidiyo
Olum Fakir Masası bunun neresi rencide edici aq . Fakir lan adam fakir sorsan fakirim der. Bırakın şu ego savaşını aq. Adamlar fakir ve rest. fakir masası açmış rencide falan edici bir şey değil. O masa da yemek yiyenlere sor FAKİRİM diyecektir. Adam utanmıyor fakir olmaktan utanılcak rencide olunacak bir şey değil. Afiyet olsun.