Normalinden daha az kalorili ve şekerli diyet içeceklerin sizin için daha sağlıklı olmasını beklersiniz. Aslında tehlikeli yan etkileri yüzünden bel çevrenizin yağlanmasına sebep olan alışkanlıklar arasında. İlk olarak, Texas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Merkezi'ndeki araştırmacılar, 10 yıl boyunca 475 yetişkini izledi ve diyet içecekler içenlerle herhangi bir içecek içmeyen kişiler karşılaştırıldığında diyet içecek tüketen kişilerin bel çevresinde %70'lik bir artış görüldü.
Her gece lokantada yemek yemek ve fast food yemek pek de iyi bir beslenmenin işareti değil. Bu gıdalar, evde yapabileceğiniz hafif yemeklerle karşılaştırıldığında daha fazla yağ ve tuza sahip olma eğilimindedir.
Yatakta vakit geçirdiğiniz saatler boyunca telefonunuza bakmak vücudunuzu kötü yönde etkiliyor olabilir.Dışarı çıkmak ve aktif olmak için kullanılabilecek değerli vaktini harcıyorsun. Pediyatrik Obezite tarafından yayınlanan bir araştırmada yatak odasında bir elektronik cihaza erişimi olan öğrencilerin, yatak odasında cihaz bulunmayan öğrencilere kıyasla kilolu olma ihtimali 1.47 kat daha fazla.
Dikkatle yemek yemeniz belinizde beklemediğiniz, güzel etkiler yaratabilir. Dikkatle yemek yemek lokmalarınızın tadını alarak yemenizi, daha çabuk doymanızı ve çok fazla yemek tüketmemenizi sağlar.
Beslenmeniz hakkında süreli düşünüp takıntı haline getirmeniz de size zarar verebilir. Nedeni ne olursa olsun stres vücudunuza pek fayda sağlamaz. Journal of Health Psychology'de yapılan bir araştırmada, depresyondan mustarip olan kişilerin obezite riski sakin kişilere göre çok daha fazla olduğu gösterildi. Kendinize karşı nazik olduğunuzdan emin olun.
Protein kilo kaybetmek için önemli bir makro besindir ancak çok fazla tüketimi daha çok zarar verebilir. Bir İspanyol araştırması, altı yıllık bir sürenin sonunda, yüksek proteinli bir beslenme düzeni uygulayan katılımcıların, daha az protein yiyenlere kıyasla orijinal vücut ağırlığının %10'undan fazlasını kazanma ihtimalinin %0 olduğunu ortaya çıkardı.
Beyaz ekmeklerde ve pişmiş ürünlerde bulunan rafine edilmiş karbonhidratları tüketmek, kan şekerinizi artırır ve kilo alımına neden olur. Bu nedenle tahıllara geçiş yapmak daha iyi olur. Yüksek miktardaki lif içeriğinden dolayı The Journal of Nutrition'a göre, daha fazla aromaya sahip olmanın yanında, bütün tahılların vücut ağırlığını düzenlemeye yardımcı olduğu kanıtlanmıştır. Lif, sindirim sisteminizi düzenlemeye yardımcı olur ve tahıllar vücudunuzun sağlıklı ve sorunsuz çalışmasını sağlayacak vitaminler ve mineraller ile doludur.
Peynir altı suyu, özellikle de inek sütününden yapıldığı için laktoza tahammülsüz olduğunuzda, şişmeye neden olma eğilimi gösterir.
Daha sağlıklı seçimler yapıyor olsanız bile, ihtiyacınız olan kadar sebze yemiyor olabilirsiniz. Sebzeler besleyici özelliği bakımından yoğundur ve daha fazla kalori almadan doygunluk hissi yaratacak lif ile doludur.
Bazı diyetler sizi yemek yeme konusunda aşırı kısıtlar ve yeterli besini alamamanıza neden olabilir. Bu tehlikeli derecede kısıtlayıcı diyetlere devam etmek metabolizmanızı yavaşlatabilir ve kilo daha yavaş yanmasına neden olabilir, bu yüzden dengeli bir diyetin ve egzersizin sürdürülmesi gerektiğini unutmayın.
Popüler inancın aksine, günde üç kez büyük miktarda yiyecek yemeniz bel için en iyi seçenek değildir. Uluslararası Spor Beslenme Cemiyeti'nde yayınlanan bir araştırma, günde daha sık yemek yiyenlerin açlık kontrolüne ve istek üzerine kilo kaybına neden olabileceğini buldu. Yemeklerinizin boyutunu küçültmeyi deneyin ve öğün aralarında badem ve meyve gibi sağlıklı aperitifler bulundurun.
Avrupa Dergisi'ne göre, tam yağlı mandıra ürünleri eşlerinden daha fazla kalori içeriyor olsa da kilo verme hedefleriniz için aslında daha kötü bir seçim değildir. Dergide 29 farklı çalışma analiz edildi ve tüm yağlı süt ürünlerinin, daha az yağlı süt ürünlerine kıyasla sağlığınız için önemli bir farkı olmadığı bulundu.
Cevizler diyetinize mükemmel bir katkı sağlayabilir. Yağ oranı yüksek olsa da yeterli tüketimiyle içerdiği omega-3 ile kilo vermenizde etkilidir.
Bir ofiste, özellikle bilgisayar başında sürekli oturarak çalışıyorsanız aktif olabilecek küçük işler yapmalısınız. Asansör yerine merdiven kullanmak, yemeği ofise söylemek yerine mümkünse yürünebilecek mesafelerdeki lokantalara gidip gelmek gibi.
Uyku düzeninizin sağlığınızın her alanında bir etkisi vardır ve kilonuz bir istisna değildir. Harvard Üniversitesi tarafından yapılan araştırmalar uyku ile kilo verme arasında büyük bir bağ olduğunu bulmuştu.
Beslenmenizde aldığınız fazla tuz kilo kaybı yolculuğunuza büyük zarar verebilir. Mary Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırma, her gün tükettiğiniz fazla miktarda tuzun obezite riskini %25 oranında arttırabileceğini gösterdi.
Diyet yaparken en çok unutulan minerallerden biri magnezyumdur. Vücudunuzun glikozu enerjiye dönüştürmesine izin veren, kilo kaybı için gerekli besindir.
Yoga sadece mükemmel bir egzersiz şekli değil aynı zamanda stressiz bir yaşama da yardımcı olur ve dikkatli bir şekilde yemek için taktik öğretir. Amerikan Diyetetik Derneği Dergisi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, yoga yapan insanlar, egzersiz yapanlara kıyasla daha dikkatli beslenme eğilimindedirler.
Yemek tabağınız yalnızca bej renkte ise, yeterince sebze tüketrmediniz demektir. Sebzeler herkesin beslenmesinin önemli bir parçasıdır ve tabağınızdaki renkli bir karışım, dengeli bir diyetle ihtiyacınız olan farklı vitamin ve mineral çeşitlerini verir.
Eğer terlemiyorsanız, yeterince sıkı çalışmıyorsunuz demektir. Bu egzersizler sizin için pek işe yaramaz.Yanlış egzersizler de sizi zor durumda bırakabilir.
Bu sefer, aslında yaşınızı kilonuzla suçlayabilirsiniz.Yaşlandıkça metabolizmanız yavaşlar ve Ulusal Sağlık Enstitüsündeki araştırmacılara göre aşırı aktif bir enzim orta yaşlı insanlarda kilo artışını teşvik eder. Bu enzim aslında obeziteye neden olabilir ve bu yaş aralığındaki insanlar kilo vermeyi zorlaştırır. Bununla mücadele etmenin en iyi yolu sağlıklı bir diyet ve egzersiz dengesi bulmaya çalışmaktır.
Ultra cahilce bazı cevaplara sahip bir başlık. Örneğin kuruyemiş yiyin omega-3 alın denmiş ama misal cevizden omega-3'ü aldığınız takdirde fındıktan da daha fazla miktarda omega-6 alırsanız aldığınız omega-3'ler bir işe yaramaz. Aşırı kısıtlayıcı diyetlerle kilo verileceğini zannetmek için salak olmak gerekir. Bizim insanımızın kilo almasının en önemli 4 temel faktörü var...1-genelde tek düze besleniyor olmamız 2-kırmızı ete olan aşırı sevdamız (diğer et türlerinden de dengeli bir şekilde beslenmeyip sadece kırmızı et yiyenler ve bunu haftanın her günü yapanlar var)3-sebze yemeklerini bütün besin değerlerini öldürerek yapıyor olmamız 4-özellikle büyükşehirlerde yaşayanlar olarak hareket etmeyi pek fazla sevmiyor olmamız..ayrıca bir de türkiyede satılan paket gıdaların birçoğunun içerdiği şeker, yağ, tuz oranı ve yapay tatlandırıcı ve koruyucu oranı haddinden fazla yüksek tabi... bu da devletin sorunu
Herşey kafada biter zeyıflamak istersen kısa sürede displinli bir şekilde zayıflayıp fit olursun.
Öğle arasında bir adana gider şimdi, üzerine de ciğer şiş.. :D