Bizler tarım yapmanın önemini kavrayarak katkısız sofralar kurabilmemiz için tarıma ve yerli üreticiye destek sağlamalıyız. Ülkemize desteğimizi sağladıkça ithalat azalarak dolaylı yoldan milli gelire katkıda bulunmuş olunur.
“YERLİDEN ALALIM TADINA VARALIM” mottomuzla üreticilerimizden sipariş ettiğimiz ürünlerle beslenerek beslenmenin keyfini yaşayalım. Yarar sağlamış olmanın verdiği haz ile birlikte ağzımızdaki lezzet cümbüşüne dâhil olalım.
Biz tüketiciler nasıl destek oluruz? Gelin birlikte önerilerimizi inceleyelim.
1. Yerli üreticimizden temin ettiğimiz her ürün güzel ülkemizin bize armağanıdır. Bunun bilincinde olarak alışılmış olan market alış – verişi yerine yerlimizin bulunduğu pazarlarımıza veya online siteler aracılığıyla üreticilerimizle buluşmayı tercih etmeliyiz.
2. Şehir hayatının hızını yavaşlatmak istediğinizde sizlere önerim toprakla haşir neşir olmanız. Toprağın şifalı enerjisinden yararlanıp hem de armağan ettiği o güzel sebze ve meyveleri tüketerek adeta yenilenmiş bir şekilde hayata adapte olabiliriz.
3. Köylerimize giderek hem onları ziyaret edip hem de onlardan yapacağımız alış – verişle birlikte bütçelerine destek olma imkânı sağlarız.
Sizce de ‘Locavore’ ye dönüş zamanı gelmedi mi?
Bu kavram sadece bulunduğu yöreye ait lokal olan gıdalarla beslenmeyi tercih eden bireylere denilen bir tabirdir. Gıda taşımacılığı henüz gelişmemiş şehirleşme bu kadar artmamışken herkes locavore idi. Şimdiye baktığımızda her yer buram buram ithal kokmakta… Zararın neresinden dönersek kârdır bakış açısıyla yerel olarak yetiştirilen gıdalarla beslenmek hava, su, toprağa ve nihayetinde ülkemize de katkı sağlamaktadır.
Yerli yerinde güzel diyerek hem bireysel hem de ülkece desteğimizi yerli üreticiden esirgemeyip yanlarında konumumuzu alalım.
Instagram
Facebook
YouTube
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio