Geçtiğimiz günlerde Bridgerton'ın 2. sezonunu geride bıraktık ve söylememiz gerekiyor ki biz çok beğendik! Yeni sezon, Victoria döneminden ve önemli 19 yüzyıl eserlerinden detaylarla bezeliydi. Bu detayları birlikte irdeleyelim!
Uyarı: Hala 2. sezonu izlemeyen okurlarımıza bir an önce izlemelerini, ardından içeriğimizi okumalarını tavsiye ediyoruz. Çünkü bu içerik Bridgerton'ın 2. sezonu ile ilgili SPOILER içeriyor.
Jenerikte, Edmund'ın Anthony'e verdiği saat ve ikonik Pall Mall oyunundan öğeler dikkat çekiyor.
Uyarlandığı roman En Çok Beni Sev'de, Kate bir at arabası tarafından eziliyor. Kate'in yaralı olduğu günlerde, Anthonyona olan sevgisinin derinliğini anlıyor. Dizide, bu araba kazasının yerini Kate'in attan düştüğü an alıyor.
Zamanının kısıtlı olduğunu düşünen Anthony, sürekli babası Edmund'ın verdiği cep saatini kontrol eder. Dizide, bu küçük detaya birkaç kez rastlasak da, 'zaman' kitaptaki önemli temalardan birisi.
Dizide, Edwina ile Kate arasındaki dinamikte olduğu gibi, The Taming of the Shrew oyununda, Katherine, kardeşi Bianca'nın taliplerinin önünde bir engeldir.
Listelenen kişilerden biri 'romantik' Leydi Julia, diğeri ise 'olağanüstü bir yazar' olan Bayan Quinn. Bu isim, Bridgerton romanlarını yazan Julia Quinn'e bir atıf.
Baş saç ve makyaj tasarımcısı Erika Ökvist, Anthony'nin tarz değişikliğini kasıtlı olarak yaptı. Bu değişiklik, onu bu sezonda daha az parti çocuğu gibi ve daha çok Bridgerton ailesinin reisi olarak gösteriyor.
Anthony, babasına benzemek için favorilerini bu şekilde kullanıyordu.
Mary Wollstonecraft bir yazar, filozof ve kadın hakları aktivistiydi.
Daha sonra, Aubrey Hall'daki Bridgerton'ları ziyaret ederken Kate'in geleneksel bir Hint çayı olan masala chai'sini yaptığını görebilirsiniz.
Edmund'ın ölümünden sonra Violet, en küçük kızlarına 'Sümbül' adını verdi.
Violet, Edmund'a 'Beni bırakma...' diyordu.
Kitapta, Kate'in korkunç bir fırtına korkusu olduğunu öğreniyoruz çünkü annesi bir fırtına sırasında ölüyor..
1. sezonda arı desenli bir gömlek, 2. sezonda ise arı işlemeli bir yelek giyiyor.
'Saptapadi' adı verilen önemli bir Hint düğünü ritüeli, bir ateşin etrafında yedi tur atmayı içerir ve her tur veya adım, bir çiftin birbirine yapacağı yedi yemini belirtir.
Simon ve Daphne çifti de özlemle birbirlerinin eline dokunuyor.
İlk olarak, Kate ve Anthony'nin ilk kez el ele tutuşması, Bay Darcy'nin Elizabeth'e arabaya binmesine yardım ettikten sonra elini esnettiği sahneye saygı duruşunda bulunuyor.
Bu sahne ise, 1995 yapımı Colin Firth'lü Gurur ve Önyargı'nın göl sahnesine atıfta bulunuyor.
Bu sahne, 2005 yapımı Gurur ve Önyargı filminde yağmur yağarken Bay Darcy'nin Elizabeth'e gerçek duygularını söylemesine benziyor.
Yeşil bilezikler Güney Hindistan'da şansı ve doğurganlığı sembolize eder.
Jonathan Bailey o anı şöyle açıklıyor: 'Anthony'nin bu sözleri senaryoda geçmiyor. Çekimlerde, bunu söylememiz gerekiyor, çünkü karşı tarafa saygılı olmak ve kadınları anlamak gerçekten önemli. Ayrıca rıza kavramının anlatıdaki en önemli nokta olması gerekiyor.'
2. sezonda, Kate'in ata binme kazasının ardından, Anthony ona bir buket lale getiriyor.
Ardından Anthony en sonunda Kate'e açıldığında ve evlenme teklifi ettiğinde, Kate'den izin ister.
Kraliçe Charlotte'un torununun, ilk sezonda Daphne'yi yerden yere vurmaya çalışan Prusya Prensi Frederick olduğunu hatırlatalım.
Kitaplarda, Anthony ve Kate'in dört çocuğu oluyor ve en büyüğünün adını, Lord Bridgerton'ın anısına Edmund koyuyorlar.
Üçüncü bölümde, Kate'i tam da o noktadan arı sokuyor.
Anthony aşkımın Wolwerine favorilerini kim kestiyse allah iki cihanda yüzüne gülsün ay gibi açıldı çocuğun yüzi ayrıca Edwina diye Taner Ölmez'i oynatmışlar resmen.