"Böyle Şeyler Sadece Sırlar Dünyası'nda Olur" Diyeceğiniz Türden İnanılması Güç 15 Tesadüfi Olay

1. Şişedeki Mesaj

2006 yılında , Mark Anderson adında bir adam, ‘Copius’ adlı bir tekneyle denize açılır ve balık tutmak için gittiği bölgede, 96 yıldır denizde dolaşan ve içinde mesaj olan bir şişe bulur. ve o tarihte adını Guinness Rekorlar kitabına yazdırır. Anderson'un yakın arkadaşı olan Andrew Leaper', 2012 yılında yine aynı tekneyle denize açılır.  Ve bu kez de o 98 yıllık bir şişe bulur. Ve arkadaşının rekorunu kırmayı başarır.

2. Napolyon ve Hitler

Doğum tarihleri arasında 129 yıl vardır. Dahası, her ikisinin iktidara gelme tarihleri arasında da 129 yıl vardır. En garip olanı ise, her ikisinin Rusya savaş ilan etme tarihleri arasında da yine 129 yıl vardır...  Bitmedi, her ikisinin de Rusya'ya mağlup olma tarihleri arasında da 129 yıl bulunmaktadır.

3. Violet Jessup Şans/Şanssızlık Döngüsü

Bir insan düşünün, tarihin en önemli gemi kazalarının üçünden de sağ olarak kurtulmayı başarmış olsun. Bahsettiğimiz gemiler de: RMS Olympic, RMS Titanic ve HMHS Britannica. Ne var ki Jessup bu üç gemiden canlı çıkmayı başarmış. Bu kadarını okuyunca onu şanslı bulabilirsiniz. Ancak bindiği üç geminin de battığını unutmayın!

4. Otoyolda Dede Katliamı

Garip olaylar dizisi 2002 yılında Helsinki'nin 600 kilometre kuzeyindeki bir otoyolda gerçekleşir. 70 yaşında bir adama, otoyolda karşıdan karşıya geçmeye çalışırken, tırın altında kalır ve ölür. İşin ilginç yanı ise daha sonra ortaya çıkar. Çünkü aynı yerin hemen 15 kilometre uzağında ve üstelik sadece 2 saat kadar önce, yine 70 yaşında bir adam tırın altında kalarak ölmüştür. 

Ama durun daha bitmedi. Çünkü raporlarda, bu iki adamın, aslında ikiz kardeşler olduğu ortaya çıkar

5. Benzerliğe Gel!

Anne Hathaway'in eşi olan Adam Shulman'ın, William Shakespeare'le fiziki benzerliği hakkında çok şey yazılmış ve söylenmiştir. Yalnız işin ilginç tarafı, William Shakespeare'in eşinin adının da Anne Hathaway olması.

6. Dünyanın En Şanslı Adamı

Avustralyalı Bill Morgan, 1999 yılında ölümcül bir travma yüzünde acilen hastaneye kaldırılır. Ancak duruma hemen müdahale eden doktorlar bile Morgan'ı kurtarmayı başaramaz. Ya da öyle düşünürler. Çünkü Morgan tam 14 dakika ölü kaldıktan sonra bir anda ve mucizevi bir şekilde hayata döner. Bu olay herkesi şaşkına çevirir. 

Ancak her şey bu kadarıyla da sınırlı kalmaz. Zira hastaneden birkaç hafta sonra taburcu olan Morgan, ilk iş olarak kendine bir loto bileti satın alır. Ve sonucunda 27.000 dolar değerinde bir araba kazanır. 

Asıl bomba ise, loto bayinin sahibine teşekkür etmek için gitmesiyle gerçekleşir. Morgan bayinin sahibine olayı tekrar canlandırmak amacıyla kendisinin elinde bir loto biletiyle fotoğrafını çekmesini ister. Bu yüzden de yeni bir bilet satın alır. O bilet de kendisine 250 bin dolar kazandırır.

7. Lincoln ve Kennedy

Hitler ve Napolyon arasındaki garip bağlantıya tuhaf dediyseniz, bir de bunu okuyun... Her iki Başkan'da 1.80'nin üzerindeydi. Her ikisi de hukuk okumuştur. Ve her ikisinde de nadir görülen genetik bir bozukluk vardır.Bir başka benzerlik de her ikisinin de, eşlerinin gözleri önünde başlarına aldıkları kurşunla öldürülmesidir. Gair olansa, Lincoln vurulduğunda tiyatroda 7 numaralı koltukta oturuyordur, Kennedy ise konvoydaki 7 numaralı araçtadır.

8. Toplu Katliam Parkı

Hitler, Stalin ve Franz Josef'in ortak noktası, üçünün de Viyana da bir dönem bulunmuş olmasıdır. Garip olan ise yürüyüşe çıkmak için, üçünde aynı parkı seçmesidir. Havasından mı, suyundan mı bilinmez ama aynı parka giden bu üç insan, tarihe toplamda 79 milyon insanın ölümünün baş sorumluları olarak geçmiştir.

9. Büyük Başarı!

Fotoğrafa bakınca sıradan bir araba kazası görüyorsanız, sıkı durun. Çünkü olayın gerçekleştiği Ohio'da, 1895 yılında sadece 2 otomobil varmış :) 

Not: Kazanın orijinal fotoğrafı değildir.

10. 4 Temmuz!

Bildiğiniz üzre Amerikalıların 'Bağımsızlık Günü' kutlamaları her sene bu tarihte gerçekleşir. Ancak 4 temmuz tarihi aynı zamanda, ülkenin 'Kurucu Babaları'ndan olan Thomas Jefferson, James Monroe ve John Adams'ın da öldüğü tarihtir.

11. Uçakta Doktor Var mı?

Uçak yolculuğunda bir insanın kalp krizi geçirme olasılığı nedir? Hadi geçirdi diyelim, acaba doktor bulunabilir mi? Olasılıklar şöyle bir kenarda dursun, biz  her iki soruya da muhatap olmuş Dorothy Fletcher'in öyküsüne bakalım. 2003 yılında ailesini ziyaret etmek için Liverpool'dan Florida'ya giden uçağa binen Fletcher, yolculuğun ortasında aniden fenalaşmaya başlar. Durumu gören bir hostes, Fletcher'ın kalp krizi geçirdiğini hemen anlar. Ve 'Doktor var mı' diye bağırmaya başlar. Ne var ki uçakta bir değil tam onbeş doktor vardır. Ve hepsi de kalp cerrahisinde uzman isimlerdir. Uçakta bulunma sebepleri ise Florida'da düzenlenecek bir konferansa katılmaktır. Neticede doktorlar, Fletcher'a hemen müdahale ederler. Ve kadın yolculuğu sağ salim atlatmayı başarır.

12. Allah Rahmet Eylesin...

Güney Afrikalı bir astronomi hocası olan Danie Du Toit, dersinde öğrencilerine hayat ve ölüm döngüsü hakkında konuşma yapmaktadır. Uzun süren konuşmanın sonunu ise ölümün belirsizliği ve zamanının kestirilemeyeceği şeklinde bağlar. Zil çalıp ders bitince de, çantasında bir adet naneli sakız çıkarır ve çiğnemeye başlar. Ve o sakız yüzünden boğulup ölür...

13. Devlet Ne Yapsın?

İki kadın yakın zaman aralıkları içinde Nüfus İdaresi'ne başvurur. Başvurma nedenleri ise kimlik hırsızlığıdır. Çünkü her ikisinin de evine sürekli haberlerinin olmadığı şeylerle postalar ulaşmaktadır. Nitekim Nüfus İdaresi yaptıkları yanlışlığın farkına varır. Ancak ortada gerçekten tuhaf bir durum vardır. Tahmin edeceğiniz üzre her iki kadının da ismi, aynıdır. Yani Patricia Ann Campbell. Ve doğum tarihleri (13 Mart 1941) de aynıdır, Ve dahi babalarının (Robert Campell) isimleri aynıdır. Hepsi bu kadar da değil. Zira her iki kadının eşi de askerdir ve çocukları da aynı yaşlardadır...

14. Tesadüfün Böylesi

1950 yılında yaşanmış bir olay... Bir pazar sabahı, Nebraska'da bulunan bir kilisede büyük çaplı bir gaz sızıntısı yaşanır. Ancak kimse hayatını kaybetmez. Çünkü pazar ayinine katılması beklenen 15 kişide garip bir şekilde o gün kiliseye gitmekte gecikmiştir. Bu sayede ölümün kıyısından dönerler.

15. Baraj mı, Aile mi Lanetli?

Zamanın en büyük barajı olarak kabul edilen 'Hoover'ın yapımında tam 113 kişi hayatını kaybeder. Hayatını kaybeden ilk kişi  J.G Tierney''dir. Kaza 20 Aralık 1922 yılında yaşanır. Baraj inşaatında hayatını kaybeden son isim de onun oğlu olan, Patrick Tierney'dir. Ve takvimler 13 yıl sonra yine 20 Aralık gününü göstermektedir.

Popüler İçerikler

Almanya’daki Saldırıyı Kim Yaptı? Noel Pazarı Saldırganının Kimliği ve Röportajı Ortaya Çıktı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı