Moda deyince akan sular duruyor! Bir zamanların en popüler trendlerini sizler için derledik, keyifli okumalar ❣️
Moda deyince akan sular duruyor! Bir zamanların en popüler trendlerini sizler için derledik, keyifli okumalar ❣️
Günümüzde rengarenk, cıvıl cıvıl kıyafetler alabiliyoruz. Eskiden canlı renkli kıyafetler hem çok pahalıymış hem de 'zehirli' denilebilir. Mesela bu yeşil, Viktorya zamanından kalma elbisenin boyasında arsenik ve bakır sülfat var.
Bu boya hem kıyafetleri hem duvarları boyamak için kullanılıyormuş. Daha sonralarda ise sinek öldürücü olarak kullanılmış. Sağ taraftaki fotoğraf 2. Dünya Savaşı zamanlarına ait ve bir işçi, sinek ilacı olarak kullanmak için boyayı karıştırıyor.
Gördüğünüz çember aslında giyene zarar verebilecek bir şey değil. Ancak kadınlar kapılardan geçmekte zorluk çekip sıkışabiliyorlarmış.
Ayrıca metal çember çok geniş olduğundan kadınlar bazen ateşe ne kadar yaklaştıklarını kestiremiyormuş ve elbiseleri alev alabiliyormuş.
Bu korkunç gelenek Çin'de 1911 yılına kadar baya popülermiş. Çoğunlukla soylu ailelerin kızlarının ayakları şekildeki gibi sıkıca bağlanırmış. Ayağın gelişimi durur ve şekli nilüfer çiçeğine benzermiş.
Kadınlar en sonunda yardımsız yürüyemez hale geliyorlarmış ama bu gelenek sayesinde evlenme ihtimalleri oldukça artıyormuş. Şu an yasak olmasına rağmen günümüzde hala bu geleneği sürdüren kadınlar da var!
Bu topuklu ayakkabılarla kıyaslayacak olursak günümüzün topuklu ayakkabıları oldukça zararsız görünüyor. Bu ayakkabıların yapılmasının sebebi büyük ihtimalle soylu kadınların sokakta yürürken çamura basmak istememeleri.
Zaman ilerledikçe bu trend tüm Avrupayı sarmış ve topuk boyları giderek artmış. Hatta ayakkabıların topukları o kadar yüksekmiş ki kadınlar hizmetçilerinin yardımı olmadan yürüyemiyorlarmış.
'Güzel avrat otu' olarak bilinen belladonnanın içerisinde oldukça zararlı maddeler var. Ama bu durum Avrupalı kadınlar için engel değilmiş. Göz bebeklerinin büyümesi ve gözlerin daha parlak durması için damla şeklinde kullanılıyormuş. Körlüğe kadar giden göz problemlerine sebep olsa da belladonna kadınların vazgeçilmeziymiş.
Porselen beyazı bir cilt, soylu insanlar arasında oldukça popülermiş. Bu yüzden kadınlar makyaj malzemeleriyle yüzlerini beyazlatıyorlarmış. Bozuk bir cilt, saç dökülmesi ve ölümle son bulan zehirlenmeler bu uygulamanın yan etkileri arasında. Bazı makyaj fırçaları da arsenik içeriyormuş. İnsanların erken yaşta ölmelerine şaşırmamak lazım!
Eskiden, hamile kadınlar gebelik süreleri boyunca bu kuşakları giyerlermiş. Günümüzde kullanılan lastikli ve rahat hamile kıyafetleriyle uzaktan yakından alakası yok doğrusu.
19. yüzyılda bu yakalar oldukça modaydı. Gömleklere takılan bu yakalar o kadar sertmiş ki kan dolaşımı sorunları ve oksijen yetersizliğine sebep oluyormuş. Bu yakalara neden 'father killer' denediğine şaşmamak lazım.
Rokoko tarzının popüler olduğu zamanlarda kadınların saçları oldukça abartılıymış. Saçlar bu kadar abartılı olunca kadınlar bir saç modelini birkaç gün kullanıyormuş. Bu durum da saç dökülmeleri ve saç derisi problemlerine sebep oluyormuş. Ayrıca çeşitli sinek ve böcekler saçlarına yuva yapmasın diye kadınlar uyurken kafalarına metal bir kafes geçiriyorlarmış.
İlk korseler metalden yapılıyormuş. Zamanla tahtadan ve daha esnek malzemeler kullanılmaya başlanmış. O zamanlar sağlıklı olduğuna inanılan korseler aslında oldukça zararlı.
İskelet sistemini deforme ediyor ve karın bölgesini fazla sıktığı için iç organlarına da zarar veriyormuş. Ancak kadınlar bu korseleri çocukluklarından itibaren giyiyorlarmış ve hamilelik dönemlerinde bile çıkarmıyorlarmış.
Amerikan bir dansçı olan La Sylphe tarafından tasarlanan bu korse görebileceğiniz en ilginç korselerden. 'Yılan korse' olarak bilinen bu korsenin omurganın sağlığı için ne kadar zararlı olduğunu söylemeye gerek bile yok.
Sizce en ilginç trend hangisi? Yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın ❣️
Sondan ikinci fotodaki kadın her an dame tu cosiitaa eh eh diye dans etmeye baslayacakmis gibi duruyor 😂
Ortaokulda din hocamız çemberli etek için, avrupalılar ortalık yerde rahatça tuvaletlerini yapsınlar diye giymişler derdi :P Çok iyi adamdı, akşamları mahallenin meyhanesinden çıkmaz kimsede yadırgamazdı. İmamlar da sever :P
ruh hastaları