Hayattan 'R' yi alın, geri neyi kalır ki...
Hayattan 'R' yi alın, geri neyi kalır ki...
Bilim adamlarının sinsi bir espri anlayışı olduğunun yegane kanıtı!
Mesela bilet almak için aradığın tur şirketiyle telefonda:
- Sizde Vize tuğu vağ mı?
- Tabi efendim vizeli ve vizesiz turlarımız mevcut. Nereyi düşünmüştünüz?
- Vizeli vizesiz değil ya Vize Tuğu diyovum ben.
- Anlayamadım ?!?
- Vize yahu Vize Kağadeniz'de olan. 'V'levi' söyleyemiyovum ben.
R harfi dağıtılırken onlar es geçilmiş gibidir.
Israrla 'r' dedirtmeye çalışırlar. Karşına geçip 'rrrrrrrrr' diye abuk subuk hareketler yapıp öğretmeye çalışırlar.
Ooooh mis gibi 'r' yok!
Bu nedenle çoğu zaman cümleleri bitene kadar ne anlattıkları anlaşılmayabilir.
- Teybiyesizlik etmeyin! Ahlaksızlay! Pağalı köpekleeeey!
Huzur içinde sayıp sövemezsin bile!
Hayattaki en büyük korkuları da isimlerini kodlamak zorunda kalmaktır.
Çağrı merkezleri en büyük düşmanlarıdır.
İnsanın öz güvenini bir anda yerle bir edebilen bir durum bu. Sevdiğin kişiye gidip 'Seni seviyoyum!' demek inanın daha zor. Karşılığında alabileceğiniz saçma sapan cevapları düşünmek bile fazladan gerilmek için yeterli.
- Abi aykanda ayı vay!
- Ne ayı mı!
- Ayı ayı.
- Ulan arı o; arı! İnme iniyodu yeminle!
'R'leri' söyleyemeyen insan sevimlidir, tatlıştır; sevin onları!
Hiçbir zaman R yapmazlar 😎