Resmiyetle fiiliyet arasında kalan bir muhalefet.
Hem var, hem yok.
Hem içeride, hem dışarıda.
Hem aday, hem değil.
Hem ittifak içinde, hem dışında.
Bu durum, biraz 'Schrodinger'in Kedisi'ni hatırlatıyor değil mi?
Kedinin hem ölü hem diri olduğu o deneydeki gibi, CHP'de de aday ve ittifak hem var hem yok!
Ama son dönemde en çok muhalefet olarak yoklar sanırım.
(Görsel Yurt Gazetesi arşivinden alınmıştır)
O zafer geceleri, o kutlamalar, o coşku! Ama şimdi? Şimdi, bu başarıların üzerine nasıl yeni başarılar eklenir, bu sorunun cevabını arıyorlar. Ama nasıl aramak, çorabın tekini bulamayıp buzdolabına bakmak gibi arıyorlar. Kim bilir? Belki gerçekten oradadır, hiç şaşırmam.
Büyük şehirlerdeki başarılar, bir sonraki seçim için büyük bir sorumluluk yükledi. Çünkü artık 'Biz de kazanabiliriz.' demek yetmiyor, 'Biz kazandık, şimdi yeniden ve daha fazla ilde, ilçede kazanacağız.' demek gerekiyor. Yoksa kazanılan seçimi yıllarca torunlarına anlatırlar.
-Dede siz önceden nasıldınız?
-Biz var ya, 2019’da 11 büyük şehrin belediyelerini kazandık
-Gerçekten mi dede?
-Ne sandın, biz var ya …
-Ah dede ah..
Türk toplumunun en hassas noktası olan mahremiyet kavramı maalesef siyasi alanda yeteri kadar sahiplenilmiyor.
-”Bunlar özel değil, genel genel” gibi mi yani?
-Aslında bir bakıma öyle.
Bazı konular parti içinde kalmalı ve bir sır olarak korunmalı, ya da dışarıya renk verilmeden konuşulmalı. Ancak, günümüzde 'OnlyFans' gibi platformlarda mahremiyetin, bir pazarlık konusu gibi, en yüksek teklife satıldığını gördükçe, muhalefetin de bazı meselelerini 'mahrem' tutamadığını fark ediyoruz. Belki de muhalefet, 'OnlyFans' modasına kapılarak, mahremiyetlerini premium üyelikle sunmayı düşünüyordur.
Siyasi tarihimize baktığımızda, muhalefetin her zaman zor bir görevi olduğunu görüyoruz. İktidarın yaptığı yanlışları dile getirmek, alternatif politikalar sunmak, halkın sesi olmak... Bu dönemde bunları yapmak daha zor olabilir belki ama gündem belirlemek yerine gündem olan bir yaklaşım sergiliyorlar.
Peki ne yapılması gerekiyor?
Çok çok acil toparlanmaları gerekiyor, çözüm net. Öncelikle, parti içi sorunlarına kalıcı çözümler bulmalı. Başkanlık yarışları, danışman krizleri, ittifak oyunları gibi sorunlar, partinin enerjisini tüketiyor. Bu sorunlara kalıcı çözümler bulunmalı ve partinin enerjisi, ülkenin gerçek sorunlarına yönlendirilmeli. Ayrıca, bir önceki seçimdeki başarıları sürdürebilmek için, halkla daha iyi iletişim kurmalı, onların sorunlarını dinlemeli, onların sesi olmalı. Bu yaşananları ve başkanlık seçimindeki başarısızlığı gören seçmeniyle de hemen barışması gerekiyor. 'Oy vermeye gitmeyeceğim.' diyenlerin sayısı her geçen gün artarken bunu görmezden gelemezler. Yoksa Schrodinger'in kedisi için yeni bir macera başlar.
Schrodinger'in kedisi canlı mı, cansız mıydı?
Kutuyu açmadan bilemeyiz.
Canlıysa bile, kutu açıldıktan sonra açlıktan ölür.
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio