Enflasyondaki yükselişin sürmesini beklerken, Merkez Bankası'nın düşürdüğü faizlerin piyasa gerçekleriyle uyuşmaması, son günlerdeki enerji problemi ve Fed'in tüm dünya piyasalarına etkisi ne olacak soruları sıralanıyor.
Ekonomist Ali Ağaoğlu ile Gazeteci Hakan Güldağ ekonomideki tüm konulara açıklık getirdiler.
Ekonomist Ali Ağaoğlu ve gazeteci Hakan Güldağ Şans Sohbetleri'nde Fed'in attığı adımların Türkiye'ye etkisini değerlendirirken, öncesinde 'koruma duvarı' öremeyen Türkiye'nin faiz artırım sürecinden etkileneceği görüşünde birleşti. Yabancıların zaten çıkmış olması nedeniyle de 'aşırı' bir dalgalanma görülmeyeceği görüşünde birleşiyorlar.
Finansmana erişim konusunda firmaların şikayetleri ve bankaların 'finansmana' ulaşım sıkıntılarından bahsederken, farklı fiyatların oluşmasının çok olumlu olmadığını belirten Güldağ ve Ağaoğlu, politika faizinin anlamsızlaştırılmasına ise, aslolanın bütün piyasalarda faiz olduğunun altını çiziyor.
Para politikasının anlamsızlaşmasının çok anlamlı olmadığını ve 2023 Haziran ayına kadar bir bekle-gör politikasının izlediğini belirtiyorlar.
Enflasyon konusunda da Fed başta olmak üzere birçok dış etkenin, Türkiye'ye etkisinin mutlaka olumsuz olacağını belirtiyorlar. Türkiye'nin tehlikelere daha açık durumda beklerken, risk aldığını belirten uzmanlar, yabancıların büyük kısmının Türkiye’den çıkmış olmasıyla aşırı dalgalanma olmayacağını öngörüyorlar.
Ekonomist Ağaoğlu, petrolde 3 hane ihtimalinin halen çok yüksek olduğunu beraberinde değerli metallere, emtialara ve kripto varlıklara da dikkat çekiyor.
Güldağ'ın borsalarda çöküş görülebilir mi sorusuna da, Ağaoğlu, o kadar radikal bir çöküş beklemediğini ama bir miktar daha düzeltme görülebileceğini iletti. 'Kara Cuma', Kara Pazartesi' gibi bir çöküş yaşanacağını ise sanmadığını ekledi.
Doğal gazdaki kesinti sürecine yönelik de İran'ın ilk kez kesintiye gitmediğine süreçte de planlama, depolama ve optimizasyon problemlerinin olduğuna değinirken, Rusya tarafının daha önemli olduğunun altı çiziliyor. Konunun bugünden ziyade yarının ana problemi haline gelmesinin daha büyük sıkıntı olduğu da hatırlatılıyor.