Nevşehir’in Derinkuyu İlçesinde patates üreticisi olduğu öğrenilen A.Ş., iddiaya göre kredi borcunun yapılandırılmaması üzerine Ziraat Bankası içerisinde kendini yakarak intihar girişiminde bulundu. Vücudunda yanıklar oluşan A.Ş. hastanede tedaviye alındı.
Nevşehir’in Derinkuyu ilçesi Yazıhüyük kasabasında yaşayan patates üreticisi A.Ş. iddiaya göre, bugün sabah saatlerinde Ziraat Bankası Derinkuyu Şubesi’ne gelerek bankaya olan borcunun yapılandırılmasını istedi.
Kredi yapılandırma talebi banka görevlilerince reddedilen A.Ş. yanında getirdiği benzin bidonunu üzerine dökerek kendini ateşe verdi.
Konu ile ilgili ANKA’ya konuşan CHP Nevşehir İl Başkanı Kamil Gülmez, patates üreticilerinin daha önceki siyasi iktidarlar döneminde sulamada kullanılan elektrik faturalarının ertelendiğini ancak özelleştirme sonrasında ise elektrik dağıtım işini alan MEDAŞ'ın üreticilerden geçmişe dönük borçlarını ödemesini istediğini anlattı.
Gülmez, patates üreticilerinin yaşadığı sorunları şu sözlerle aktardı:
“Ekonomik durumu iyi olan üreticiler borcunu ödedi, olmayanlar ödeyemedi. Ödeyemeyenlerin tarlalarına elektrik idaresi ipotek koydu. Nevşehir bölgesindeki çoğu çiftçimizin tarlaları şu anda ipotekli. Bu tarlalar ne satılabiliyor ne de devredilebiliyor. Bir de bu yıl patates fiyatları taban olarak 45 kuruşa gidiyor tarladan, tavan olarak da 70 kuruşa satılabiliyor. Maliyeti 90 kuruş; tabii ki üretici bunun altından kalkamıyor, borçlarını ödeyemiyor ve sürekli olarak borçlanıyor. Borçlar gelecek yıla devroluyor, tabii faiz biniyor, faizin faizi biniyor derken üreticilerin borcu kartopu gibi büyüyor. Neticede üretici çareyi kendini yakmakta buluyor. AKP iktidarının çiftçiyi getirdiği durum bu.”
Zarar eden simit sarayını yüksek meblağa almaya çalışan, kulüplerin borçlarını ödeyip vadeleyen, avm ve müteahhit kurtaran, çiftçiye yardım için ülkedeki tarım ve ziraatı kalkındırmak amacıyla kurulan çiftçi dostu ziraat bankasının önünde insanın kendini yakacak seviyeye gelmesi ekonominin resmidir. Şu doyuramadıklarımız kendini yakarak öldürmeye çalışan çaresiz insanlarımız için şov yapıyorlar demişti aşağılıklar. Kimlerin içinde nasıl bir adaletsizlikle yaşadığımız artık benliğimize işlemiş. En ağır acılardan biri yanma hissi, adam kendini yakıyor. Kriz yok manipulasyon var diyen avm lere vurgu yapan piçler şov yapmaktan bahsediyordu. Medyada yer almaz. Psikolojik rahatsızlıkların temelini de toplumsal çöküntüleri de yoksulluk oluşturur ama haber değeri olarak görülmeyecek medya da yer alırsa akli dengesine vurgu yapılır. Bu insan kendini değilde sorumlu gördüğü birilerini yaksaydı şuan linç mi ediyorduk hiç olmazsa haber değeri olurdu şov eksik kalırdı.
Meclis'in önüne yazar kasa atanları, tüp-yağ kuyruklarını 20 yıl konuşup siyasetlerine alet ettiler. Bunları konuşanlar kendini yakana ses çıkarmadıkları gibi belediyenin açtığı stantlarda patates-soğan satılmasına ''varlık kuyruğu'' dediler. Üstelik o tüp-yağ kuyrukları Kıbrıs harekatının ve Abd üslerinin kapatılması neticesinde Batının uyguladığı ambargo yüzünden olmuştu.
Milletin efendisinin düştüğü durum ne yazık ki bu..