Eğer yaratıcılık ekonomisinin nimetlerinden yararlanmak istiyorsanız ilk atmanız gereken adım insanlara sunacağınız yaratımın ne olacağını belirlemek.
Bu yaratım fiziksel bir ürün ya da dijital bir içerik de olabilir. Ama dijital içeriklerin ölçeklenebilirlik açısından tercih edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Örneğin ben takipçilerime iş hayatında ve yatırımlarında başarılı olmaları için yazı, podcast, e-kitap ve video formatında içerikler sunuyorum.
Yaratım alanınızı seçerken dikkat etmeniz gereken en önemli mesele sunduklarınızın insanların ilgisini çekmesi. Yaratımlarınızla insanların ilgisini çekmenin sonsuz sayıda yöntemi var. Benim uyguladığım veya uygulandığına sıkça rastladığım bazı yöntemler şunlar.
İnsanların bir problemini çözecek tavsiyeler sunmak, onları eğlendirmek ve hoşça vakit geçirtmek, hayatlarında iyi gitmeyen şeyler düzeltmek için ilham vermek, ilgi duydukları alandaki son gelişmeleri paylaşmak, kişisel gelişimlerine katkıda bulunacak eğitici içerikler sunmak…
Tabii seçeceğiniz yaratım alanında kendinizi rahat hissetmeniz çok önemli. Yaratım alanını seçerken kendi bilgileriniz, tecrübeleriniz, yetenekleriniz ve belki de en önemlisi tutkularınız ışığında hareket etmenizi öneriyorum. Çünkü bunlar sunduklarınızın insanların hayatında gerçekten fark yaratan ve sizi rekabetten ayıran unsurlar olacaklar.
Ben çok sevdiğim alanlar olan teknoloji, girişimcilik, yatırım gibi konularda içerikler üretiyorum örneğin. Bu konuları araştırmak adeta kişisel bir hobim olduğundan ve uzun yıllardır bu alanlarda hizmetler verdiğimden içeriklerim de özgün oluyor. Hızla büyüyen bir takipçi kitlesine sahip olmam söylediklerimin en güzel kanıtı.