'Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri olarak özgür, özerk ve demokratik üniversite talebimizi farklı yollarla dile getirmeye ve hukuk mücadelemizi vermeye aynı sorumluluk ve tutarlılıkla devam ediyoruz. Bu kapsamda yaklaşık altı ay önce, halen Danıştay 8. Daire’de devam eden ilk başvuruyu Prof. Dr. Melih Bulu’yu rektör olarak atayan Cumhurbaşkanlığı kararının iptali için yapmıştık. Sonrasında üniversitemiz bünyesinde iki yeni fakültenin kurulma kararlarının iptali için Danıştay’a, hukuksuz kurulmuş olan Hukuk Fakültesi’ne YÖK tarafından yapılan dekan atamasının iptali için de İdare Mahkemesi’ne yaptığımız başvurularımızla yolumuza devam ettik. Ancak atanmış yönetimin hukuksuz ve yasadışı işlemleri hız kesmeden sürdü.
YÖK ve Prof. Dr. Naci İnci’nin rektör yardımcısı olarak katkıda bulunduğu üniversitenin atanmış yönetimince alınan hukuksuz kararların yürütmelerinin durdurulmalarını talep etmek amacıyla 5 başvuru daha gerçekleştirdik:
Bunlardan birinci başvuruda İletişim Fakültesi’ne rektörün vekaleten dekan olarak atanmasına karşı açılan iptal davası idi.
İkinci başvuruda Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Dr. Muzaffer Eroğlu’nun Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne hukuken tartışmalı olan görevlendirilmesinin iptalini talep ettik.
Üçüncü başvuruda Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Dr. Muzaffer Eroğlu’nun Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin senatörü olarak atanmasının iptali içindi.
Dördüncü başvuruda üniversitenin yeni yönetimince senatoda yeterli oy çokluğuna ulaşarak, bir anlamda yasadışılıklarını yasallaştırma çabası olarak nitelenebilecek olan mükerrer oy kullanma hukuksuzluğunu gerçekleştirdikleri, senato toplantısında alınan kararların yürütmelerinin durdurulmalarını talep ettik.
Beşinci başvuruda da Danıştay’a kuruluşunun dayandığı Cumhurbaşkanlığı kararının iptali için başvuru yaptığımız Hukuk Fakültesi’ne, 16.07.2021 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan ilanla başlanılan, öğretim üyesi ve araştırma görevlisi alımı işleminin durdurulması istemiyle bir başvuru daha gerçekleştirdik.
Ülkede her alanda kadrolara tepeden inme liyakatten uzak yandaşlar dolduğu için zaten bu hale geldik.Bırakın bari üniversiteler kendi içinden seçsin rektörünü.Zaten beyin göçü veriyoruz neyin inadı neyin hırsı bu kadar inanılır gibi değil !