Bizler Kim Biseksüel Kim Bakire Tartışması Güderken Geçtiğimiz Ay Teknoloji Dünyasında Neler Yaşandı?

Her ülkenin, coğrafyanın farklı dertleri var. Bizim kafamıza taktıklarımızla teknoloji dünyasını şekillendiren ülkelerin dertleri de bir olacak değil, bakalım geçtiğimiz ay hangi gelişmeler binlerce kilometre öteden bizleri şaşkınlık denizine sürükledi?

Polonyalı bir şirket doğaya olan sadakat borcumuzu nasıl ödeyeceğimizi buldu.

Buğdaydan ürettikleri tabaklar 30 gün içinde doğada çözünebiliyor fakat onların asıl amaçladığı bu tabakları doğada değil midede konumlandırmak!

Buğdaydan müteşekkil mutfak gereçleri üreterek plastiği hayatımızdan çıkarmayı hedefliyorlar.

Sıcak ya da soğuk yemek servisi, normal bir tabakla yapabildiğiniz her şey bu tabakla da yapılabiliyor. Yemek sonrası tatlıya ayrılan yeri biraz geniş tutmak gerekiyor sadece, bundan sonra bir tatlı bir de tabak gelecek o mideye çünkü.

Sydney Üniversitesi'nde araştırmacılar herhangi bir yarayı 60 saniyede tedavi edebilecek 'yapıştırıcı dikiş' tasarladı.

Yara üzerine enjekte edilen sıvı herhangi bir UV ışık kaynağıyla aktive olarak yara sanki hiç açılmamış gibi kapatıyor. Yani ameliyat sonrası tekrar tekrar yenilenen dikişler tarihe karışmak üzere!

Sadece görünür izlerin, yaraların giderilmesinde mi kullanılıyor?

İç organlarda yapılan ameliyatlar sonrasında yaraların kapatılması için de kullanılacak şekilde tasarlandı, domuzlar üzerinde yapılan denemelerde akciğer ve damarlarda sanki derimizdeki bir izi giderir gibi çalıştığı tespit edildi. Tıp adına yeni bir çağın açılışına şahit oluyoruz.

Bir Alman robot üreticisi, ürettiği robotik kolları bu kollar yeni robotik kollar üretebilsin diye tasarladı.

Bilmece gibi, değil mi?

Bu robotik kollar 3 boyutlu yazıcıları kullanabilecek şekilde kodlanıyor.

Öyle ki kendi parçalarını bile üretip monte edebiliyor, böylece üretim süreci hızlanıyor, insan kaynaklı hatalardan arınıyor. Robotlar, robotları yine robotları kullanarak üretiyor.

Geleceğe hoş geldik.

Duvarların ardını görmeyi sağlayan bu donanım, Android telefonlarla uyumlu.

10 santim duvar kalınlığına dek tespit edebildiği boruları, kabloları ekrana yansıtarak herhangi bir sorunla karşılaştığınızda sorunun tam anlamıyla 'kaynağını' gösteriyor. Böylece ufak bir soruna çözüm üretmek için duvarları yıkmaya gerek kalmıyor.

Ayrıca tesisat bazlı olması şart değil, bazı canlı arızaları, davetsiz misafirleri bulmaya da yarıyor.

Tabii tüm bunlardan Apple kullanıcıları faydalanamıyor, en azından şimdilik.

Bir saatte 260'tan fazla nesneyi toplayabilen robot, Berkeley'de tasarlandı.

Tanımlanan nesne her neredeyse, 3 boyutlu kamerası vasıtasıyla tanıyıp bulunduğu yerden alıyor. 'Ne var bunda?' diyenlere: bir nesnenin neresinden tutması gerektiğini, en iyi kavrama noktasını ve hassasiyetini de bu kamerayla ölçüyor.

Nesnelerin ne kadar detaylı bir yüzeyde ya da diğer nesnelerle karmaşa yaratacak bir ortamda bulunduğunun Dex-Net için bir önemi yok.

Sağ eliyle tutma, sol eliyle vakumlayıp çekerek aldığı nesneleri tanımlanan noktaya bırakıyor. 15 dakikada 64 nesneyi tanımlayıp toplayabiliyor, hem işlevsel hem de bir robottan beklediğimiz seviyede hızlı.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) bir balık üretti. Bilgisayar Bilimleri ve Yapay Zeka Laboratuvarı'nda üretildiğine göre, tahmin ettiğiniz gibi bildiğimiz balıklardan farklı.

Kumanda edilebilir bir robot fakat ona 'sahte balık' demek daha doğru. Çünkü su yaratıklarını gözetlemek için o kadar gerçekçi ve fark edilemez biçimde denizde yol alıyor ki diğer balıklar ondan şüphelenmiyor bile.

40 dakikaya yakın yüzebiliyor, yüksek çözünürlüklü kamerasıyla bir balığın gözlerinden denizi görmemize olanak sağlıyor.

Berlin'de Charite Hastanesi ve tıp kampüsü arasında mekik dokuyan bu otonom minibüse 4 yeni arkadaşı daha katılmak üzere.

Daha önceden programlanmış bir rota üzerinde kendi yolculuğunu sağlasa da şimdilik bir teknisyen olası aksaklıkları yahut yol üzerindeki engellerde oluşacak sorunları gidermek için kabinde hazır bekliyor.

Sadece minibüs değil, otonomlaşma sırasında sıradaki araç traktör!

Kaliforniyalı bir girişimci ekip tarımda da otomasyona yer olduğunu düşünüyor ve gelirleri gittikçe azalan bu sektörün giderlerini de azaltma imkanı sunuyor.

Programlandığı şekilde ilaçlamadan hasata bir tarım arazisinde ne gerekliyse onu yapabiliyor.

Gerektiğinde uzaktan kumanda edilebilme fonksiyonuyla hem çiftçileri bedensel yorgunluktan kurtarıyor hem de firmanın iddiasına göre otonom çalıştığı durumlarda insan kullanımına nazaran daha iyi sonuçlar veriyor.

Plastik tüketimi konusunda en büyük rahatsızlıklarımızdan biri, plastik şişenin daha doğrusu 'şişenin' alternatifi.

Yenilebilir su şişesi olarak adlandırılan bu yosunlardan oluşturulan kürelerin her biri bir bardak su yerine geçiyor.

Bu su kürelerinin plastiği tamamen devre dışı bırakacağı düşünülüyor.

Kahverengi alglerden faydalanılarak üretildiği için 100% doğal ve doğaya karışabilir olması bir yana gelecek tasvirlerinde sık sık heyecanlandıran 'kapsül yemek' hayallerimizin ilk adımı olabilir.

Koruyucu katmanı sıyır ve ağzına at! Temiz eller dışında başka hiçbir şeye ihtiyaç yok.

Dönen hayali tekerlerle enerji üretmek, aklımıza gelmişti!

Kaliforniya'da bir spor salonu aylık 30 dolar elektrik faturası ödüyor. Sebebiyse eliptik bisikletlerine bir mikro-dönüştürücü yerleştirip kinetik enerjiyi watt cinsine dönüştürmeleri ve elektrik enerjisi üretmeleri!

Araştırdığımızda gördük ki benzer yöntemle hareketleri çevreyi korumak için eviren birçok spor salonu da var. ABD'nin çeşitli noktalarında, Çin'de ve İngiltere'deki bu spor salonları da benzer yöntemlerle elektrik enerjilerinin büyük kısmını üyelerinden sağlıyor.

Japonya'da öğrenciler Ay'da yürüme deneyimini geçici de olsa yaratan cihaz geliştirdi.

Kısa bir süre için yer çekiminden muaf olmaya yarayan bu paraşüte benzeyen cihaz ufak bir itme enerjisi sağlandıktan sonra birkaç saniye havada asılı kalmayı sağlıyor. Tasarımındaki detay onu hareketleri engellemeyen bir sırt çantası gibi taşınabilir hale getiriyor.

Basketbol oynarken yapılabilecek deneysel hareketleri düşündüğümüzde 'Herkes için smaç' sloganını önermeyi düşünebiliriz.

Drone mantığıyla çalışıyor ve proje yöneticisi Takahashi'nin de belirttiği gibi 'dünyayı daha ilginç bir yere dönüştürmenin yolu' olacağa benziyor.

Ülkemize bir vesileyle gelip deneyeceğimiz günü sabırsızlıkla bekliyoruz.

Biz tasaları bakımından Batı'yla hemhâl olmayı pek sevmiyoruz, bizim dertlerimiz bize özgü.

Batı'nın kötü yanını almayalım dedik fakat Batı'ya kötü yan ihracı noktasına geldik, bizler Batı'nın iyi yanlarını ne zaman alacağız acaba?

Popüler İçerikler

151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Kızılcık Şerbeti'nin Görkem'i Özge Özacar'dan Pembe'nin Osmanlı Tokadına Yanıt
HTŞ Lideri Colani Kadına Başını Örtme Talimatı Verdiği Videoyla İlgili İlk Kez Konuştu
YORUMLAR

bunların çoğu ülkemizde var ya da araştırması yapılyor. sadece siz bunları gündeme getirmek yerine zerrin özeri getiriyorsunuz. ilgi alanınız farklı. YA DA içerik başka bi yerden (ç)alıntılanmış sonuna da " yaa işte bizim ülke tü ka ka" demek için zerrin özer yapıştırılmış.

05.04.2018

tubitak var hani papaz eriği projesi falan komik olmayın bizim ülkemiz samanı bile üretemiyor hayal görmeyi bırakın

06.04.2018

Yakın dönemde en çok para kazanan ve en hızlı büyüyen genç girişimlerden biri onedio Çuvalla para kazandınız organizasyonu büyüttünüz kendinize batılı tarzda ofisler kurdunuz orjinal içerik üretmeye başladınız. Ama hala magazinsel ve belden aşağı konulardan ekmek yiyorsunuz faydalı bir alana yatırım yaptınız mı ? siz hala büyük göğüslü kadınların günlük hayatlarına dair içerikler üretiyorsunuz. Bu ülkeyi yargılayacak son makamsınız.

Pasif Kullanıcı
06.04.2018

içerik başlığına bak,nasıl da algılarla oynuyosunuz..yani diyorsun ki hem zina yap hem bunları yap..biz diyoruz ki zina yapma ama bunları yap,siz zinayı günahtan saymıyorsunuz,size göre günah sadece adam öldürmek,hırsızlık yapmak vs vs..yemiyoruz yani bu tür tuzakları..aslında varya şaşırıyorum,yakında onları da günahtan saydırmayacaksınız,normalleştireceksiniz,adım gibi eminim.seri katillere,ensestliğe,eşcinselliğe özendiren içerikler..bunlar normalmi mesela?ama şu anda normal geliyo çoğu insana..bu devirdeki gençlerin vay haline..

07.04.2018

Zine diye bir şey yoktur. Zina insanların icat ettiği bir kavramdır. Ayrıca ne günah vardır ne de sevap .Bu tür uydurma kavramlar düşünmekten aciz ahmakların kendi vicdanlarını ( Varmı acaba ) rahatlatmak için götlerinden uydurdukları iki kelimedir.

TÜM YORUMLARI OKU (23)