Güney Kore, zengin kültürü ile mükemmel bir ülkedir. Taoizm'in bilgeliği, gelişmiş teknoloji ile birleşince ülkenin her yanında bunun yansımaları oluşuyor. Burada yaşayan insanlar batı yaşam tarzını gerçekten çok seviyorlar, fakat yabancılar tarafından anlaşılması çok zor olan birçok geleneği de sürdürüyorlar.
Bu güzelim ülke hakkındaki sıra dışı gerçekleri sizler için Bright Side'dan derledik.
Sosyolojik araştırmalara göre, Güney Kore'deki her beş kadından biri estetik ameliyat yaptırıyor. Bu tarz operasyonlar burada normal görünüyor. Aileler mezuniyet hediyesi olarak çocuklarının operasyon ücretini ödüyorlar. Cilt beyazlatmak, doğum lekelerinden kurtulmak, gözlerin şeklini değiştirmek de popüler olan operasyonlardandır. Ayrıca erkekler de bu tarz ameliyatlar yaptırıyorlar.
Bu sebepten ötürü, Koreliler konu diş hijyenine geldiğinde çok titiz davranıyorlar. Dişlerini her yemekten ve kahve içiminden sonra temizliyorlar ve genellikle yanlarında diş fırçası taşıyorlar. Hatta ülkenin bazı yerlerinde banyolarda diş fırçaları bile bulabilirsiniz.
Birçok Koreli genç yaşta miyop oluyor, kontakt lens veya gözlük kullanıyorlar. Bu da genellikle doğuştan kısıtlı görüş açılarına sahip olduğu yönünde bir izlenime sebep oluyor. Görme yetileri ekran başında uzun süre çalışmaları sonucunda daha da kötüye gidiyor. Fakat bu yine de yapmak istediklerini yapmalarını engellemiyor. İki kez Olimpiyat şampiyonu olan Im Dong-hyun insanların mükemmel görme yetileriyle gördüklerinin %10-20'sini görüyor, fakat yine de okçulukta madalyalar kazanıyor.
Koreli kadınlar ciltlerine ve saçlarına gerçekten özen gösteriyorlar ve akıl almaz derecede fazla kozmetik ürün kullanıyorlar. Makyaj yapmadan dışarı çıkmıyorlar. Genç Koreliler ise görünüşlerine çok önem veriyorlar. Bir adamı kötü bir saç stili ile görmek neredeyse imkansızdır. Kore'nin kozmetik ürünleri dünya çapında popüler olmaya başladı.
Mini etekler ve mini şortlar bu ülkede değişmeksizin moda. İş kadınları için bile bu tarzın normal olduğu düşünülüyor. Fakat her zaman bu şekilde değildi. Park Chung Hee'nin başkan olduğu 1963'den 1979 yılına kadar dizden 20 santimetre yukarısını geçen etekler giymek yasa dışıydı. Bugün ise bu etekler tamamen normal. Fakat Kore'de hiçbir kadının göğüs dekolteli giydiğini göremezsiniz.
Yaygın klişenin aksine, Korelilerin yalnızca az bir kısmı köpek eti denemiştir. Hatta şimdilerde bu geleneksel yemeği yemeyi reddeden kesim gün geçtikçe artıyor. Özellikle genç nesil köpekleri arkadaşları olarak görerek büyüyor. Ayrıca ülke insanları köpek eti yemeleri konusunda teşvik etmiyor.
Koreliler için içki bağlanmanın doğal yoludur. Her Koreli insanları mümkün olduğunca çabuk sarhoş edecek içki oyunları bilir. Çok çabuk sarhoş olurlar, fakat insanlara bela olmazlar ve karaoke yapmayı severler.
Kore'nin her şehrinde, her sokakta bar, restoran ve kafe bulabilirsiniz. 'Merhaba, nasılsın?' diye sormak yerine 'Yemeğini iyi yedin mi?' diye sorarlar. Öğün kaçırmak onlar için büyük bir günahla eş değerdir. En geleneksel yemekleri Kimchi, salamura sebzelerden ve ağır baharatlardan, hepsinden de ötesi Çin lahanasından yapılıyor.
Birçok ülkede iki erkeğin el ele tutuştuğunu görmek, aralarında bir ilişki olduğu konusunda ön yargılara kapılma konusunda yeterli bir delil oluşturuyor. Fakat Güney Kore'de durum bu şekilde değil. Burada eş cinsel evlilikler negatif karşılansa da, bir erkeğin başka bir erkek arkadaşının dizine oturması veya saçıyla oynaması kabul edilebilir bir durum.
Eğer birinin adını kırmızı mürekkep ile yazarsan, bu kişinin gelecekte çok ciddi problemler yaşayacağına inanılır. Hatta ölebilir diye bile düşünülür. Bazı insanlar kırmızı mürekkebin şeytanları kovduğuna ve ölüleri koruduğuna inanırlar.
Saygı göstergesi olan her şey iki elle yapılmalı. Koreliler el sıkışmalarına çok özen gösterirler. Birkaç yıl önce Bill Gates bununla ilgili bir durum yaşamak zorunda kalmıştı. Ülkenin başkanı ile tanıştığı sırada, elinin birini cebinde tutmuştu. Kore'de bu durum birine karşı yapılan büyük bir saygısızlık olarak görülür.
Buradaki çocuklar ve evsizler de dahil herkes birçok teknolojik alete sahip. Bu sebepten ötürü bu ülkede her yerde ücretsiz WiFi bulabilirsiniz. Akıllı telefonların iki yıllık sözleşmesi bulunuyor ki bu da telefon için internet bağlantısının ücretini önemli derecede azaltıyor.
Güney Kore bilgisayar sporlarının beşiğidir. 2000li yılların başında, Starcraft oyununun gerçek zamanlı strateji görünümü, rekabetçi bir video oyunundan kültürel manzaranın bir özelliğine dönüştü. Oyunun oyuncuları binlerce insanın tanışmak istediği gerçek yıldızlar haline geldiler. Devasa ekranlı stadyumlar daha geniş kapsamlı oyunlar için kullanılıyor. Burada video oyunları kendi yaralarına, travmalarına ve eğitimlerin uykusuz gecelerine sahip gerçek sporlara dönüşüyor.
Bütün Koreliler Internet Explorer kullanır. Bazıları diğer tarayıcıları bilmez, bazıları da bilmelerine rağmen ilgilenmezler. Kore internet siteleri Explorer tarayıcısına göre tasarlanmışlardır. Eğer başka bir tarayıcı kullanırlarsa, site çalışmaz. Ayrıca Google'ın kendilerine göre olan www.naver.com şeklinde bir versiyonuna da sahipler.
Koreliler sabahın ilk ışıklarından gece yarısına kadar ders çalışırlar. Haftanın hangi günü olduğu fark etmez. Tatil zamanlarında ek dersler alırlar veya bağımsız çalışırlar. Öğretmek en önemli ve değerli mesleklerden biri olarak görülür. Sıradan bir öğretmen aylık 2.500 dolar civarı maaş alır ve daha yüksek bir eğitim kurumunda veya özel okullarda çalışırlarsa yılda milyonlarca dolar maaş alabilirler.
Hukuken her erkek 28 yaşında 21 aylık bir askeri görev yapmak zorundadır. Bu kanun toplumun bütün sınıfları için geçerlidir. Yalnızca ülkeyi uluslararası bir alanda temsil edenler bu görevden muaf olabilir. Mesela birçok Güney Koreli futbolcu spordaki başarılarından ötürü askerlikten muaf sayılıyor.
Beyaz, Güney Kore'nin ulusal rengini temsil ediyor. Bayrağın simgesi evreni bir bütün olarak görmeyi simgeliyor. Ying ve Yang birbiriyle etkileşimde bulunurlar. Her bir köşede bulunan trigramlar kendine has anlamlara sahiptir. Saat yönünde gökyüzü/güney/yaz/hava; Ay/batı/sonbahar/su; Dünya/kuzey/kış/toprak; Güneş/doğu/bahar/ateş anlamlarına geliyor.
Ve eklemeyi unutumuşsunuz şuanda G.Kore nin yarısı idol LDJEŞWJFŞWHJFŞEHJWŞFHJEWŞOHFJOŞEWHJFE 3 büyük şirket (SM YG JYP) ve kpop 'ı da ekleseydiniz keşke.Çünkü G-Kore nin en büyük geçim kaynaklarından bir tabiki Hallyu.DÜnyanın her bir yanından sırf G.Koreli sanatçıları görmek için geliyorlar.
5-6 defa gittiğim, her defasında da daha çok hayran kaldığım ülkedir. Modernler, saygılılar, Türkleri seviyorlar, kadınlar rahatça giyinip dolaşabiliyor, laf atan rahatsız eden yok. Doğal güzellikleri harika, yapılanma harika. En son 2015 de gittim, Seul'de artık yollarda bile sigara içilmesi yasaklanmış, ancak belirli noktalarda sigara içiliyor. Alışık olmadığımızdan olsa gerek, en çok rahatsız olunan konu her öğünde bol miktarda yenen sarımsağın kokusu. Yüzünüze karşı biri konuşunca bayılacak gibi olabiliyorsunuz. Tek çaresi onlarla birlikte yemek, çivi çiviyi söker misali. Ocak başı gibi olan restoranları çok güzel. Kendin pişirip kendin yiyorsun. Socu'yu zaten su gibi içiyorlar, viski ile birayı, ya da socu ile birayı karıştırarak içmeyi seviyorlar. Çok çabuk sarhoş oluyorlar. Yine gider miyim? Kesinlikle. Hem de ilk fırsatta. Seviyorum bu ülkeyi de, insanını da.
kore fanıyım :3