Malumunuz, her ülkenin, coğrafyanın kendine özgü dertleri var. Dolayısıyla bizim gündemimiz Şeyma Subaşı'nın yeni aşkı ve Survivor Türkiye-Yunanistan arasında mekik dokurken teknoloji dünyasını şekillendiren ülkelerin dertleri bizimkilerle bir değil.
Teknoloji dünyasında geçtiğimiz ay neler yaşandı, bir bakalım mı?
Fakat bu sefer farklı bir amaçla. 3 ayrı kamera, çerçevesiz bir ekran ve 18000 mAh kapasiteli bir bataryayla! Bu batarya telefonu dünyanın en büyük kapasiteli telefonu haline getiriyor.
Yine de bir haftayı geçen kullanım süresiyle görüntüden ziyade işleve önem verenler için hayli iyi bir seçenek olacağa benziyor.
4 inçlik ekranıyla bir saat-telefon bu ve bu küçük ekranında ihtiyacınız olan hemen her şeyi yapabilmeniz için özel olarak tasarlandı. Mesajlaşmak, fotoğraf çekmek ya da maillerinizi kontrol etmek isterseniz hepsi için bu ekran boyutlarına özel bir uygulamaları var.
Üreticinin iddiasına göre tam 100.000 kez takıp çıkarılabilir, eğilip bükülebilir. Ekranların günden güne büyüdüğü ve akıllı saatlerin sadece basit işlevler için kullanılmaya başlandığı bu dönemde ne kadar talep göreceğini bilmiyoruz, aslına bakarsanız fiyatı da pek makul değil.
Türkiye'de (şayet satışa çıkarsa) ortalama dört bin lira civarına satılacak.
Tıpkı bir bilgisayar donanımına sahip HoloLens 2'de Holografik İşleme Ünitesi ve tam 5 kanallı bir mikrofon girişi var. Bu detaylar bize ne anlatıyor? Bu setle birlikte hem görsel hem de işitsel olarak bize eksiksiz bir 3 boyutlu bir mekan deneyimi sunuyor.
Bu cihazın belki de en önemli özelliği rakiplerine ve daha önceki sürümlere göre daha hafif yapısıyla çok daha rahat bir kullanım sunması. İyileştirmeler sonucunda yukarıda da gördüğünüz üzere nesnelere dokunma, onları hareket ettirme gibi görevler artık neredeyse gerçek gibi.
Hem Huaweii hem de Samsung katlanabilir ekrana sahip telefonlarını tanıttılar, artık diğer markaların ne yapacağını bekler olduk. Huaweii'nin modeli dışarı doğru katlanabilen tek bir ekrana sahip, açık formda iken 8 inç katlandığında ise 6,6 inç iki ekrana sahip oluyor.
Benzer özellikler, benzer fiyatlar. Bakalım neler olacak.
Bilim insanı Ahmed Elgammal, kendi tasarladığı otonom sanal sanatçı AICAN'ın ürettiği tablolardan bir sergi ortaya çıkardı. Artık insan yaratıcılığının sınırlarında da robotları görebileceğiz, hem de 'sanat piyasası'nda da rekabet edecek şekilde!
Zürih'te araştırmacılar, kendi kendine nasıl kayacağını programlayan bu robotu tasarladılar ve onu buzun üzerinde özgür bıraktılar. Herhangi bir kontrole ihtiyaç duymadığı için alanında ilk olarak geçiyor.
Robotun geliştirilme süreci saece buz üzerinde hareket etmenin iyileştirilmesi değil, genel olarak robotların yüzey şartlarına uyum sağlayıp kendilerini herhangi bir güncellemeye gerek duymadan güncelleyebilmesi. Yakında çok daha farklı gelişmeler görmemiz yakındır.
Muhtemelen olmuştur. Bu ilginç teknolojiye sahip yatak otomobillerde kullanılan şerit takip sistemini yataklarda alan işgalini önlemek için kullanıyor. Herkes kendine ayrılan kısımda uyuyor, 'şerit ihlali' yapan kişiyi yatak eğimiyle hemen diğer tarafa doğru yönlendiriyor. Şimdilik sadece proje aşamasında, üretildiğinde hepimiz birer tane isteyebiliriz.
Artık sörf yapmak için dalgalardan korkmanıza gerek yok zira onlara ihtiyacınız da yok.
Tek yapmanız gereken kumandasıyla gitmek istediğiniz yönü tayin ederek hızınızı belirlemek. Sürat tekneleriyle yarışmak mı istiyorsunuz? O da olur fakat dengenize dikkat etmeniz gerekebilir.
İleride bir gün almayı planlayacak olursanız, maksimum 50 km/h hıza çıkabiliyor ve dolu bir batarya sizi bu hızda yarım saate yakın sörf yaptırıyor.
Tüm dünyayı gezip robotluğun harikalığını anlatan Suudi Arabistan vatandaşı meşhur robot Sophia'yı hatırlıyorsunuz, bu da onun kız kardeşi olarak üretilen Little Sophia.
Biraz korkutucu gözüktüğü için eğlenceyi ikinci planda bıraktığını söyleyebiliriz. Birçok özelliğiyle üreticileri tarafından istenilen hemen her konuda programlanabileceği de belirtiliyor, bu da robotların eğitime girişinin ilk sinyali olabilir.
Size soralım: Dünyanın ritmini yakalamak için hep birlikte daha fazla mı çalışmalı yoksa biraz daha Survivor mı izleyip bu gelişmeler yaşanmamış gibi mi davranalım?
yalnız her gün en az 1 şeyma subaşılı içerik veren sizsiniz.Bu günde başlıkla şeyma subaşının adını geçirmişsiniz tebrik ederim kendinizle çelişiyorsunuz Ya da editörleriniz birbirine bilendi biri şeyma subaşı haberi veriyor diğeri ona karşı başlık atıyor şirketi bir değerlendiriverin.
nedense şeyma ve survivor haberleri ile gündemi boş boş oyalayanlar da sizin editörleriniz.
Başlığa bak şeymayla acunla uğraşan bizim gözümüze sokan sizsiniz bıktık artık