Bildiğiniz gibi her ülkenin, coğrafyanın kendine özgü dertleri var. Dolayısıyla bizim gündemimiz 'hiçbir şey olmasa da bir şeyler oldu' sözüne sıkışıp kalmışken teknoloji dünyasını şekillendiren ülkelerin dertleri bizimkilerle bir değil.
Teknoloji dünyasında geçtiğimiz ay neler yaşandı, bir bakalım mı?
Fizikçiler, borofenin varlığını 90'lı yıllarda bilgisayar simülasyonlarıyla keşfetti. Bu keşifte borofen atomlarının tek boyutlu bir tabaka oluşturabilmesi hedefleniyordu ve bu fikir başarıyla uygulandı.
Peki tüm bunlar ne anlama geliyor? Borofen elektrik ve ısı iletiminde, sahip olduğu süper iletim ile heyecan yaratıyor. Hafif, küçük ve kuvvetli. Bu da onu elektron depolama işlemi için de yetkin kılıyor.
Elektron depolama dediğimizde aklınızda herhangi bir şey canlanmadıysa telefon bataryalarınızdan bahsedelim. Bataryalarda kullanılması halinde lityum, sodyum ve magnezyum iyon bataryaları için oldukça işlevli bir malzeme olacak.
Atlas robot artık sadece düz yüzeylerde değil, engebeli arazilerde de insansı tarzda yürüyüp koşabiliyor. 'Bunda ne var?' diyecek olanları şimdiden uyaralım, bazı insana özgü davranışların robotlar için uygulanması hayli zor. Bu da onlardan biri.
Engellerle karşılaştığında biraz yavaş olsa da Atlas tüm bunlardan başarıyla sıyrılıyor. Peki bu başarı bize ne kazandıracak, Boston Dynamics'in gelişmelerinden haberdar olan herkesin aklında bu soru var ve hiç de iyiye alamet olmadığı düşünülüyor.
Dışarıdan bakıldığında sıradan bir bıçak fakat her ne kesiyorsak ekstra güç uygulamadan üstesinden gelmemiz için bize yardım ediyor, ileri geri hareket ettirilen geleneksel bıçakların devrini kapatmayı amaçlıyor.
Kullanmayı planlayanlar için şimdiden parmaklara dikkat uyarısı yapalım, ne olur ne olmaz.
Su içerisinde birkaç metreye kadar dalış yapabilen ve içeride topladığı enerjiyle yine metrelerce su üstüne zıplayabiliyor, birden fazla yönde, birden fazla düzlemde ilerlemeye olanak sağlıyor.
Ayrıca hangimiz istemeyiz böyle bir deneyimi!
Plastik şişelerde satıla sulara alternatif olarak üretilen su küreleri hem çevreye hem de bize dost. Su yosunundan üretilen kapsüller hem şeffaf hem de tatsız, yani içtiğimiz sudan hiçbir farkı yok.
Tüketilmeyen, atık haline gelen kapsüller 1 ayda doğada hiçbir iz bırakmadan yok oluyor. Belki gelecekteki su ihtiyacımızı çözmedik ama su için harcanan milyonlarca ton plastiği sınırlandırabilecek çözümlerimiz doğmaya başladı.
Sucul bitkilerin hasat zamanında çalışanların işini kolaylaştırmak için kullanılan makinenin yarattığı daha büyük fayda ise bu suların temizliğiyle ilgili. Yıllardır toplanamayan atıkları kolaylıkla temizliyor ve tüm bunu doğaya hiçbir zarar vermeden gerçekleştiriyor.
Sadece atıkların temizliği değil, suyun birkaç metre altında yer alan bitkilerin temizliğini sağlaması da cabası.
Metrelerce yüksekliğe ulaşabilen, dünyanın en büyük yapay dalgalarının üreticisi olan makine şimdilik sörf tutkunlarının emrinde.
Altı motorlu, iki gövdeli ve Dünya’daki en uzun kanat genişliğine sahip uçak olarak kayıtlara geçen araç geçtiğimiz haftalarda ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi.
Plan, on bin metre irtifaya dek çıkması ve uyduları uzaya taşıması. Hem taşıyabildiği ağırlık hem de alternatiflerine göre düşük bir maliyete sahip olduğu için bu buluş geleceğin uzay teknolojisini yönlendirmeye aday.
32 domuz beyni mezbahadan alındı ve dört saat boyunca bir sisteme bağlandı, nabzı artıracak yapay kan ve ilaçları barındıran özel bir sıvıyla beyin canlandırılmaya çalışıldı.
Gelecekte yapılacak ileri çalışmalarla ölümle yaşam arasındaki çizginin tartışılmasına ve hatta ölüler üzerinde bazı deneylerle kısa süreli diriltmelere bile yol açabilir.
Acaba neler olacak, heyecanla takip ediyoruz!
Acaba bizim gündemimizin de böyle 'basit' mevzulara kayacağı günler gelir mi? Biz umutluyuz, peki ya siz?
Çok gerideyiz. Bizi harcarlar.
seçim olmadığı zaman ne yapiyoruz ki
İlim cesaret verir cehalet ise küstahlık. - Terry Neil