O, unutulmuş hazinelerimizden biri: Fikirleri tüm dünyayı şekillendiren, matematiğin rotasını değiştiren el-Harezmi.
O, unutulmuş hazinelerimizden biri: Fikirleri tüm dünyayı şekillendiren, matematiğin rotasını değiştiren el-Harezmi.
Bu mühim bilgini araştırırken ikisi akademik olmak üzere üç makaleden faydalandık. İlkine buradan, ikincisine şuradan ve detaylarıyla incelemek isterseniz üçüncüsüne de bu linkten ulaşabilirsiniz.
O dönem Osmanlı İmparatorluğu ve İslam medeniyetinde yaygın 'ilim' insanları Batı'nın hayal edemeyeceği özgürlükte işler yapıyorlardı. Bugün yapılan hatayı da bir çırpıda düzeltelim, ilim ile bugün bilim dediğimiz şey bambaşka uğraşlardı. Bilimde araştırma, yeniliğe ulaşma ve eleştirel düşünce hakimken ilimde yine bir araştırmadan söz edilebilir ama inançlar hiçbir zaman göz ardı edilmez. Sınır akıl değildi, belki de bu yüzden ilim gelişip bilimlere öncülük edemedi.
Bu ufak notu ve öz eleştiriyi ekledikten sonra sadece yaşadığı döneme değil 21. yüzyıla da şekil veren ilim insanlarımızdan el-Harezmi'yi tanıyalım.
Gençlik yıllarından itibaren merakı ve azmi gösteriyordu ki İslam medeniyetini şekillendirecekti, keza dehası Bağdat'ta yaptığı çalışmalarda keşfedildi. O dönemin bilim başkenti Bağdat'ta bilginleri himayesine alan halife Mem'un ile tanıştıktan sonra da kazandığı ayrıcalıkla tüm çalışmalarını dönemin diğer ilim insanlarına nazaran daha rahat bir atmosferde gerçekleştirmeye başladı.
O günden itibaren sahip olduğu araştırma aşkıyla sağlanan hiçbir imtiyazı karşılıksız bırakmadı.
Yabancı eserlerin tercümesi için görevlendirilmişti ve ona verilen, dehasının yanında hayli basit kalan bu görevleri kısa sürede gerçekleştirdikten sonra zihnini kurcalayan araştırmalara ayıracağı uzun vakitleri olacaktı.
Dışarıda akıp giden hayatın tüm ezici gerçekleri onu teğet geçiyordu, o astronomi ve matematik alanında sabahlara kadar çalışıyordu.
Çok sık duyduğumuz ve modern teknolojinin hayat bulması için elzem olan algoritmayı basitçe özetlemek gerekirse, bir problemi çözebilmek için tasarlanan çözüm yoluna deniyor. Algoritma başlangıçtan itibaren belli seçimler yaparak sonunda doğru sonuca ulaşılmasını hedefler ve yüzlerce denemeden ziyade tek bir yolla vakit tasarrufu yapmayı sağlıyor.
En basit haliyle algoritmayı böyle anlatabiliriz.
Tabii algoritmayı tanıttıktan sonra Batı'da o dönem kullanılmayan, daha doğrusu bilinmeyen 'sıfır' da eserlerinin çevrilmesiyle tüm dünyaya mal oluyor. Yaygın kanıda 'sıfırı buldu' olarak geçse de Hint matematiğinde sıfır zaten kullanılmaktaydı ama Batı'ya geçişi diğer medeniyetlerle değil, Harezmi sayesinde gerçekleşti.
Sıfır, modern matematiğin başlangıcı için şart. Tüm formüllerin, matematiksel teorilerin ayağını yere basması ve bugünün bilimi doğması için bilim insanlarının sıfırı tanıması gerekiyordu. Harezmi sıfırı ve nasıl kullanılacağını okuyucularına şöyle anlatıyor.
'Sekiz diğer sekizden çıkınca, geriye bir şey kalmaz. Bu takdirde basamağın boş kalmaması için, bir dairecik koy! Dairecik boş hanenin yerine geçmek zorundadır. Eğer bu hane boş kalırsa, diğer haneler de tahdit edilmiş olurlar.'
Lise ve üniversitede birinci ve ikinci dereceden denklemleri çözmüşsünüzdür, işte bu denklemlerin nasıl çözüleceğini ortaya Harezmi attı. Kitabında yer alan el-cebr kavramı yabancı dillere 'algebra' yani 'cebir' olarak çevrildi ve tüm matematik literatürü ona saygı duruşunda bulunuyor.
Batı'ya matematiğin temellerini tanıtan, bugünün teknolojisi için gereken özü sunan ve 'bilgisayar biliminin babası' olarak anılan Harezmi kimi araştırmacılara göre gelmiş geçmiş en büyük 12 düşünür arasında görülüyor.
Peki, dönüp kendimize soralım: Harezmi'ye biz neden hak ettiği kıymeti veremedik?
Biz degil sahip cıkamayan.. Bu keşifleri yaptı ama bunları sanayide teknolojide başkası kullandı kullanmasınıda bilmedik buharlı motoru kebabı cevirmek icin bulduk ama bu motoru sanayide kullanan başkası oldu. Demek ki keşfeden degil kullanana sahip cıkılıyor.
Hakettiği değeri neden veremedik? Hakettiği değer olduğunu kabul edememek veya kendi gecmisimizi kültürümüzü kucumsemekten diyelim. Başka bir açıklaması var mi?
Katip Çelebi, Hezarfen Ahmed Çelebi, Evliya Çelebi, El-Harezmi, El-Kindi, Farabi, İbn-i Sina, Ömer Hayyam, kimler geçmiş dünyadan, kimlere denk geliyoruz.