Bittiğinde Koltuğa Çivilenip Kalacağınız ve Etkisinden Uzun Süre Çıkamayacağınız Ağlatan Filmler

Hepimiz bazen ağlamaya ihtiyaç duyarız ve bu gibi durumlarda dram filmleri en büyük arkadaşımız olur. Peki, izlediğiniz an koltuğa çivilenip gözyaşlarınızı tutamayacağınız bir film arıyor musunuz? Eğer arıyorsanız, doğru yerdesiniz! İşte izleyenleri feci derecede ağlatacak filmler...

Not: Film açıklamaları Beyazperde'den alınmıştır.

1. Forrest Gump (1994)

Forrest Gump, düşük I.Q. sahibi genç bir adamdır. Jenny ile tanıştığında ona aşık olur. Gump aralarında Elvis Presley, Kennedy, Nixon’ın da olduğu tarihsel kişilerle kaza eseri tanışır ve 50’lerden 70’lerin sonuna kadar gelen bir süre zarfında olaylar gelişir. Gump tamamen tesadüf olarak Vietnam savaşına ve Amerikan yakın tarihinin önemli olaylarına şahitlik eder ve hatta rol alır. Ancak bilmeden yaptıklarının ne kadar önemli sonuçları olduğundan da haberi yoktur.

2. Blue Valentine (2010)

Dean ve Cindy’nin evlilikleri büyük bir başarısızlığa uğramıştır. Hayatlarının bu trajik sürecinde çift, gençlik yıllarına ve birbirlerine aşık oldukları zamanları hatırlamaya çalışırlar.

Film zıt kavramları karşı karşıya getiriyor. Sevgi nefrete, geçmiş günümüze, hayal gerçeğe, gençlik yaşlılığa, erkek kadına karşı geliyor.

3. Call Me by Your Name (2017)

1983 yılı yazı sırasında 17 yaşındaki Amerikalı-İtalyan Elio Perlman günlerini ailesinin İtalya'nın kuzeyindeki 17. yüzyıldan kalma villasında klasik müzik yaparak, okuyarak ve arkadaşı Marzia ile flört ederek geçirmektedir. Elio, Greko-Roma kültüründe uzmanlaşmış seçkin bir profesör olan babası ve onu elit kesim meyveleriyle, doğal lezzetlerle şımartan, çevirmen olan annesi Annella ile bir arada olmaktan ziyadesiyle memnundur. Elio'nun olgunluğu ve entelektüel birikimi, onu tam teşekküllü bir yetişkin gibi gösteriyor olsa da, özellikle kalpteki konularda onun hakkında hala masum ve biçimlenmemiş olan çok şey vardır. Bir gün, doktorasını sürdüren büyüleyici bir Amerikalı bilim adamı olan Oliver Elio'nun babasına yardım etmek göreviyle yıllık yaz stajyeri olarak villaya gelir. Güneşin ışıltılarının arasında Elio ve Oliver hayatlarını sonsuza dek değiştirecek bir yaz boyunca yeşermekte olan arzunun güzelliğini keşfedeceklerdir...

4. The Hours (2002)

Yıl 1923...Başarılı yazar Virginia Woolf, Londra'nın dışındaki gözlerden uzak evinde Mrs. Dalloway isimli kitabını yazmaya başlar. Sağlık problemleriyle boğuşan Woolf, ağır bir depresyonun pençesindedir...

Yıl 1951... Tutkuyla Mrs. Dalloway'i okuyan ev kadını Laura Brown sahip olduğu hayattan kaçmanın tek yolunu böyle bulur.

Yıl 2001... AIDS'e yakalanan eski kocasının onuruna bir parti düzenleyen Clarissa Vaughan ve eski kocası arasında Mrs. Dalloway üzerine kurulu özel bir bağ vardır.

Farklı zaman dilimlerinde yaşayan üç farklı kadının bir gününü, Virginia Woolf'un kült romanı Mrs. Dalloway ekseninde anlatan film 9 dalda Oscar'a aday gösterilmiş, bunlardan birini kazanmıştı.

5. Portrait of a Lady on Fire (2019)

Marianne, izole bir adada yaşayan genç bir ressamdır. Genç kadın bir gün, manastırdan yeni ayrılan Heloise’in düğün portresini yapmakla görevlendirilir. Ancak portresinin yapıldığından Heloise’in haberinin olmaması gerekmektedir. Marianne, kendisine verilen görevi harfiyen yerine getirmek zorundadır ve bu yüzden de gündüzleri Heloise’i izleyip, geceleri portresini yapmaya karar verir. Bu durum gönülsüzce evlenmek üzere olan Heloise'in, yaklaşmakta olan düğün öncesi son özgür anlarını Marianne ile geçirmesine neden olur. İki kadın birlikte vakit geçirdikçe, aralarında beklenmedik bir yakınlaşma oluşur.

6. My Sister's Keeper (2009)

Fitzgerald çifti bir gün acı gerçeği öğrenir. Sara ve Brian Fitzgerald'a verilen kederli haber kızları Kate’in lösemi olduğunun bilgisidir. Çocuklarının sadece bir kaç yıl ömrünün kaldığı gerçeği çifti allak bullak etmiştir. Bunun üzerine çift Kate’e donör olması için Anna adında bir bebek sahibi daha olmaya karar verirler. İlk yaptıkları şey Anna’nın göbek bağından alınan kanı kullanmak olur. Yıllar geçtikten sonra artık Anna’dan Kate’e kemik iliği nakli yapılması gerekmektedir. 11 yaşındaysa, Kate’in böbrek nakline de ihtiyacı vardır. Bu olanların üzerine Anna, ailesinin onu bu amaçla kullanmasından dolayı onlara dava açar. Bu karar tüm aileyi parçalamıştır, çünkü Kate’e böbrek nakli yapılmazsa ölecektir.

7. P.S. I Love You (2007)

Bir kadın için, sevdiği adama bütünüyle teslim olmuş ve bütün hayatının anlamını onun üzerine kurmuş hatta onunla nefes alırken, adamın bir hastalık nedeni ile çekip gidecek olması kolay kaldırabileceği bir şey değildir. Holly, kocasına aşıktır ve bir gün Gery ölümcül bir hastalığının olduğunu öğrenir. Tek istediği kendisinden sonra Holly için hayatı kolaylaştırmaktır artık. Bu vesile ile ölmeden önce bir sürü mektup yazar karısına. İşte bu mektuplar sayesinde Holly yeniden hayata tutunmayı öğrenecektir.

8. The Spectacular Now (2013)

Sıradan bir Amerikan banliyösünde geçen, bildik bir büyüme öyküsü gibi başlayan film,

havuz partileri, araba gezintileri, popüler kız-oğlan gibi klişe sandığımız temaların içinde seyirciyi yanıltmayı başaran bir yapım. Yönetmenliğini James Ponsoldt’un üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Miles Teller, Shailene Woodley, Kyle Chandler gibi isimler yer alıyor…

9. The Pursuit of Happyness (2006)

İyi bir baba olan Chris Gardner, işinde sorunlar yaşayan, maddi açıdan sarsıntıda olan ve aynı zamanda iyi bir eş olan bir adamdır. Ancak ne yazık ki eşi sıkıntılara daha fazla katlanamayacağına karar vererek onu terk eder. Christopher adındaki oğulları da babasının yanında kalır. Karısının terk edişi de yetmezmiş gibi bir de ev sahibi dışarı atar baba–oğlu. Sokaklarda kalıp, tuvaletlerde, düşkünler evinde çalışarak ayakta durmaya çalışır. Oğlunun sevgisi bu mücadeleci baba için her şeydir. Ve sevgiye eklenen bir var olma savaşı hiç şüphesiz, vakti geldiğinde en mükemmel kapıları açacaktır.

10. A Walk to Remember (2002)

Yaşadığı muhitin en gözde gençlerinden birisidir Landon Carter (Shane West)... Tabi bu 'güzide' adamın ailesinin o çevrenin en zengin ailelerinden birinin oğlu olması büyük ihtimalle şöhretinin de kökenini belirleyecektir... Ancak bu durum, dramatik bir şekilde değişecektir... Zira çevrenin en sevilen ve tanınan gençlerinden biri olan Carter, günün birinde içinde bulunduğu grubun başının belaya girmesi sonucunda bir ceza alacaktır. Ancak bu 'ceza', okulda sahnelenecek olan tiyatro oyununda görev alması biçiminde uygulanacağı için, adeta bir ödüle dönüşecektir. Çünkü burada karşılaşacağı sessiz ve çekingen bir kız olan Jamie’ye (Mandy Moore) aşık olması, çiftin romantik bir süreç yaşamasına olanak sağlar...

11. Good Will Hunting (1998)

Can Dostum'da Will Hunting genel iq’nun çok çok üzerinde bir zeka seviyesine sahip, MIT’de temizlikçi olarak çalışan genç bir çocuktur. Temizlik yaptığı akşamlardan birinde, bir sınıfın tahtasında yazılı olan bir matematik sorusuna denk gelir. Çözülmesi neredeyse imkansız olan bu problemi rahatlıkla çözen Will, sessizce ortadan kaybolur. Kısa zaman içerisinde problemi yazan profesör tarafından keşfedilen Will bu başarısını diğer sorularda da sürdürecektir. Ancak bir kavga sebebiyle hapis cezasına çarptırılan gencin, bu beladan kurtulabilmek için profesöre ihtiyacı vardır.

12. One True Thing (1998)

Ellen tüm zamanını işine ayıran başarılı bir gazetecidir, ancak annesinin hastalandığı haberini aldığında işinden uzaklaşma vakti gelir. Annesinin bakımını üstlenmek için doğduğu yere giden kadın aileyle yaşama fikrine alışık olmadığı için başlarda yabancılık çekeceğini ve zorlanacağını düşünür, ancak onlarla birlikte yaşamak zannettiğinden de kolay olacak; üst düzey seviyede yoğun geçen iş hayatında yaşadığı stresli zamanları da düşündüğünde aile kavramının ne derece önemli olduğunu keşfedecektir.

13. Inside Out (2015)

Küçük Riley için hayat, babasının San Francisco’da yeni bir işe başlamasıyla baştan aşağıya değişir. Orta-Batı’daki yaşamını geride bırakan Riley'ı şimdi yeni bir ev, okul ve arkadaşlar beklemektedir. Peki içindeki duyguları o ne söyler? Neşe (Amy Poehler), Korku (Bill Hader), Öfke (Lewis Black), Nefret (Mindy Kaling) ve Üzüntü (Phyllis Smith)... Riley'in zihninin içinde yaşayan, ona günlük hayatında tavsiyeler veren duyguları bu yeni hayata alışırken ufak bir kaosa neden olacaktır. Neşe, Riley’nin en önemli duygusudur ve onu hep pozitif tutmaya çalışır ama diğer duygular bu yeni hayatına uyum sağlama konusunda biraz şaşkındır...

14. Toy Story 3 (2010)

 Andy üniversiteye gitmek için evden ayrılmak zorundadır ve uzun zamandır kendileriyle oynanmayan oyuncakları endişe içerisindelerdir. Andy, Woody’i yanında götürmeye karar verir ve Buzz’u da tavan arasında duran bir çöp poşetine, diğer oyuncakların yanına atar. Bir yanlış anlaşılma sonucu istenmediklerini ve çöpe atılacaklarını düşünen oyuncaklar kaçmaya çalışıcaklar; olan biteni bilen tek oyuncak olan Woody, ortadaki yanlış anlaşılmayı gidermek için diğer oyuncakları ikna etmeye çalışacaktır.

Dönemin en yaratıcı animasyonlarından biri olan ve Pixar tarafından yaratılan Oyuncak Hikayesi, üçlemesinin son filminde hem serinin hem de sinema tarihinin en dokunaklı filmlerinden birine imza atıyor.

15. Beaches (1988)

Garry Marshall imzalı müzikal dram komedi filmi Beaches Iris Rainer Dart romanından beyazperdeye uyarlanıyor. Senaryosunu Mary Agnes Donoghue'un üstlendiği filmin başrollerinde ise Bette Midler, Barbara Hershey, John Heard yer alıyor. Film ayrıcalıklı, zengin bir taze aktris ile sıkıntılar içinde boğuşan bir şovmenin çalkantılı ancak çocukluktan beri süren arkadaşlıklarını temel alıyor. Yıllar süren arkadaşlıkta iki tarafta birbirlerinden aldıklarıyla farklılaşarak gelişiyor.

16. The Notebook (2004)

Yaşlılar için yapılmış bir bakımevinde yaşayan ve çevresindekiler tarafından 'Duke' diye çağırılan ihtiyar adam sararmış defterinde yazılı olan bir aşk hikayesini okumaya başlar. Hikaye 1940 yılında başlar. Güney Carolina'da yer alan Seabrook Adası'na Allie Hamilton isimli 17 yaşında bir genç kız gelir. Ailesiyle birlikte tatile gelen Allie, burada yaşayan Noah isimli bir gençle yakınlaşmaya başlar. Aralarındaki sınıfsal ve ekonomik farklılıklara rağmen birbirlerine duydukları hissi engellemez, doyasıya yaşamaya başlarlar. Ancak onları bekleyen ayrılık 2. Dünya Savaşı'nın kızışmasıyla birlikte gelmek üzeredir.

Ryan Gosling ve Rachel McAdams gibi son dönemin yetenekli oyuncularını başrolünde izlediğimiz film savaş ve dramı bir araya getiren filmlerden.

17. Brokeback Mountain (2005)

İkisi de sert koşullar altında yaşayan bir çiftçi bir de kovboyun yolları bölgedeki Brokeback Dağı'nda kesişir. Bu dağdaki çiftlikte tanışan ikili arasında zamanla bir çekim oluşur ve günlerini birlikte geçirmeye başlarlar. Bu birliktelik son derece içten ve duygusal bir boyut kazanır...

18. Mr. Hollands Opus (1996)

Para kazanabilmek ve beste yapmaya vakit ayırabilmek için bir lisede müzik öğretmenliğine başlayan bir müzisyenin hikâyesi. Patrick Sheane Duncan'ın senaryosundan Stephen Herek'in çektiği bir “öğretmenin ve öğretmenin kutsallığı” filmi.

19. The Joy Luck Club (1993)

Anneleri feodalitenin hüküm sürdüğü Çin’de büyümüş olan dört Çinli genç kadının birbirine karışan hikâyelerini anlatan zorlayıcı bir dram…

20. Stepmom (1998)

Luke ani bir ayrılığın ardından yeni hayatına başlar. Eski karısı Jackie ile ayrılmasının ardından hayatını yeniden yoluna kurmanın derdindedir. Yeni tanıştığı sevgilisi olan Isabel ile birlikte yaşamaktadır. Hayatını adadığı çocukları da onunla beraber yaşamaktadırlar. Luke’un iki çocuğu Anna ve Ben, Luke ne yaparsa yapsın bir türlü Isabel’e ısınamamışlardır. Öte yandan Isabel de bu iki çocuğu pek sevmemektedir. Ailevi problemler, günden güne büyüyeceklerdir.

21. Titanic (1997)

Teknolojinin son sürat ilerlediği bir dönemde, insanlar üstesinden gelemeyecekleri hiç bir sorun olamayacağına inanmaya başlamışlardır. 'Titanic' adlı dev transatlantik ise, insanlığın doğaya karşı gövde gösterisi gibidir. Bu 'Düşler Gemisi'nin yolcuları arasında Avrupa`da birkaç yıl geçirdikten sonra Amerika'ya dönmekte olan, Jack adlı genç bir ressam ile nişanlısı ve annesiyle Philadelphia`ya giden Rose adlı genç bir kız da vardır. İki genç, şans eseri tanışacak, aralarındaki sınıf farkına aldırmaksızın birbirlerine yakınlaşacaktır. Bu arada doğa insanoğlunun günden güne artan kibrine bir nokta koymayı planlamaktadır. Yola çıkılmasından dört buçuk gün sonra, 10 Nisan 1912'de, Titanic iki saat kırk dakika süren ve sulara gömülmesiyle son bulan, hazin olayların başlamasına neden olacak buz dağına çarpacaktır.

22. The Lion King (1994)

Aslan Kral'da, vahşi Afrika’da henüz yeni doğan bir aslan doğaya egemen düzenin kökünden sarsılacağı bir döneme tanıklık etmek üzeredir. Doğanın kralı olan babasının tacının veliahtı olan Simba, kötülüklerle ve kötü hayvanlarla dolu ormanlarda günden güne daha fazla öğrenecek ve daha fazla büyüyecektir. Simba’nın sorumluluklarını üstlenme ve sorunları çözme becerisi, ormanın yeni kurallarını belirleyecektir.

23. The Fault in Our Stars (2014)

16 yaşındaki Hazel üç yıldır tiroid kanseriyle boğuşmaktadır ve kanser akciğerlerine de sıçradığı için yanında bir oksijen tüpüyle gezmektedir. Kanserli hastalar için oluşturulan destek grubunun bir terapi seansı esnasında Augustus isimli bir gençle tanışır. Augustus da beyin tümörüyle savaşmış ve bu yolda bir bacağını kaybetmiştir. İkili birlikte zaman geçirdikçe birbirlerine aşık olurlar. Akciğer tedavisi için hastaneye yatırılan Hazel'ın yanından bir an dahi ayrılmayan Augustus, sevgilisinin çok istediği bir hayali gerçekleştirmek için onunla birlikte yola çıkar. Planlarına göre Amsterdam'a gidecek ve Hazel'ın en sevdiği yazar olan Peter Van Houten'i bulmaya çalışacaklardır...

24. The Hate U Give (2018)

Aşırı yoksul bir bölgede büyüyen 16 yaşındaki Starr (Amandla Stenberg) artık banliyödeki özel bir hazırlık okuluna gitmektedir. Bir gün en yakın arkadaşı Khalil (Algee Smith) suçsuz yere bir polis cinayetine kurban gider. Toplumun her kesiminden baskı görmeye başlayan Starr, kendi sesine kulak vermeli ve doğru olduğunu düşündüğü şeyi savunmalıdır.

25. What Maisie Knew (2013)

6 yaşındaki Maisie ebeveynlerinin evliliklerinin dramını yaşamaktadır. İlk başta bu duruma çok üzülüyor gibi görünmez aslında ama yaşananlar onu sıkmaktadır. Sonra bir gün babası evden taşınır ve çok sevdiği dadısı onunla birlikte gider, annesi bir barmenle evlenir. Maisie iki ev arasında gidip gelmeye başlar. Ta ki bir gün artık bu oyunu oynamak istemediğine karar verene kadar...

26. Lion (2016)

5 yaşındaki Hintli bir çocuk ağabeyinin geri dönmesini beklerken bir tren vagonunda uyuyakalır. O uyurken trenin yola çıkması sonucu küçük çocuk uyandığında kendini evinden kilometrelerce uzakta bulur. Artık kayıptır ve eve nasıl döneceğine dair bir fikri yoktur. Kendini Calcutta'da bulan küçük çocuk büyük mücadelelerden sonra Avustralyalı bir çift tarafından evlat edinilir ve sevgiyle büyür. Ancak ailesini bulma isteği giderek bir saplantıya dönüşür. Elinde hiçbir şey olmadan ilerlemeye çalışan genç adamın içindeki çaresizlik zamanla hayatını da etkilemeye başlar...

27. Coco (2017)

Coco, 12 yaşındaki Miguel'in ölüler diyarındaki macerasını anlatıyor. 12 yaşındaki Miguel'in en büyük kahramanı efsanevi Meksikalı gitarist Ernesto de la Cruz'dur. Ancak Cruz hayatını kaybetmiştir ve Miguel'in onunla tanışma imkanı yoktur. Her gün onun şarkılarını dinleyen Miguel günün birinde ünlü müzisyenin gitarını bulur. Ancak gitarı çalması onu bir anda Ölüler Diyarı'na götürüverir. Çıkış yolunu arayan Miguel, düzenbaz Hector'la karşılaşır ve birlikte Miguel'in aile tarihinin ardındaki gerçek hikayeyi keşfetmek için olağanüstü bir yolculuğa çıkarlar...

28. Marley & Me (2008)

Hayvan sever yeni evli çift John ve Jenny, çocuk yapmadan önce köpek almaya karar verirler. Efsanevi müzisyen Bob Marley’nin ismini alan küçük yavru köpekleri hemen büyümüştür.

Ancak Marley eğitimine cevap vermemektedir ve sahiplerinin emirlerini hiçbir zaman uygulamaz. Gün geçtikçe Marley evi mahvetmeye başlar. Bir ailenin iyi bir ders aldığı sevimli ama bir o kadar da hınzır köpeğin komik ve keyifli hikayesi.

29. Steel Magnolias (1989)

1980'li yıllarda Louisiana'da yaşayan bir grup kadının bazı sorunları vardır. Kiminin kocası ölmüştür, kimi depresiftir, kimi daha evlenememiştir bile. Dedikodu bu kadınların en iyi yaptığı şeydir. Dışarda başka insanlarda arayıp da bulamadıkları birçok şeyi kendi aralarında ve bu küçük güzellik salonunda bulurlar.

30. My Girl (1991)

Vada, zamanının çoğunu en iyi erkek arkadaşıyla geçiren ve hastalıklardan korkan bir kızdır. Onbir yaşındaki Vada’nın hayatı, babasının yeniden evlenmeye karar vermesiyle bir anda kararır. En büyük yıkımı ise en yakın arkadaşını kaybettiğinde yaşayacaktır.

31. The Way We Were (1973)

Uzlaşmaz aşıklar Katie Morosky (Barbara Streisand) ve Hubbell Gardiner (Robert Redford) rolünde. Onlarınki, McCarthy dönemi Hollywood'unun paranoyası, ve savaş yıllarının Amerikası'nda modası geçmiş sayılabilecek, klasik, zıtların çekimiyle alevlenen bir aşk hikayesi.

32. The Color Purple (1985)

1900’lerin başında, güneyli bir siyahi kız olan Celie, önce babası tarafından hamile bırakılır, ardından yıllar boyunca efendisi olarak göreceği adama evlenmek üzere adeta satılır. Kocasından gördüğü şiddete rağmen tek tesellisi kız kardeşi Nettie’ye yazdığı mektuplardır. Oysa babası Nettie’nin cevaplarının ona ulaşmasına engel olmaktadır. Celie sonunda kuru gürültüye pabuç bırakmayacak güçlü bir kadın olan Sofia ile tanışacak ve ondan çok şey öğrenecektir.

33. A Star is Born (2018)

Jackson Maine, kariyerinde düşüş gösteren bir müzisyendir. Henüz keşfedilmemiş genç bir yetenek olan Ally ile tanışır ve ikili birbirlerinden hemen etkilenir. İkili tutkulu bir aşk yaşamaya başlar ve Ally'nin yeteneğinin fark edilmesi için çalışan Jackson onu sahnenin büyülü dünyası ile tanıştırır. Jack Ally'yi şöhrete kavuşturduktan kısa süre sonra ise Ally artık ünlü bir müzisyen olmuştur. Jack, Ally'nin kariyerinin hızla kendisininkini gölgede bıraktığını fark eder. Kaybolan ihtişamını geri kazanmaya çalışan Jack bu süreçte içsel şeytanlarıyla da yüzleşmek zorunda kalacaktır. İkilinin kariyerlerindeki ayrım büyüdükçe, ilişkileri de hasar almaya başlar...

34. Selena (1997)

Gerçek hayatta Öldürülen Tejano yıldızı Selena Quintanilla’nın hayatının anlatıldığı biyografik müzikal filmi.

35. Sophie's Choice (1982)

Sophie, Nazi kamplarından kurtulmuş ve Nathan’ın varlığı ile yaşamak için bir neden bulabilmiş bir kadındır. Onun 1947’de geçen hikayesi, genç yazar Stingo'nun ağzından anlatılıyor. Stingo, bu ikili arasındaki inişli çıkışlı ve zorlu aşkın şahidi konumundadır. Sophie devamlı kabuslar ve huzursuzluk veren hayaller görürken, Nathan da soykırım takıntısı yüzünden şizofreniye varan şiddetli krizler ile baş etmeye çalışmaktadır. Stingo, kadının koluna damgalanmış numarayı görünce yaşadıklarını öğrenmek ister. Sophie deneyimlediklerini paylaştıkça, ilişki içindeki sorunların kaynağı da yavaş yavaş aydınlanmaya başlar: Sophie, kampta Naziler tarafından hayatı boyunca kendisinde derin yaralar bırakacak bir karar almaya zorlanmıştır.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

Duygusallar Bir Adım Öne Gelsin! Onedio Editörlerinin Hüngür Hüngür Ağladığı Yürek Burkan 27 Film 😭
İzlerken Hüngür Hüngür Ağlatıp Uzun Süre Kendinize Gelemeyeceğiniz Dram Filmleri
"Ben Ağlamam" Diyenleri Bile Mahvedecek 23 Muhteşem Film

Popüler İçerikler

İzmir'de 5 Küçük Kardeşin Öldüğü Yangın Faciası: Bakanlık, Aileyi 18 Kez Ziyaret Etmiş!
Galatasaray'ın Yıldızı Osimhen İçin Fenerbahçe Napoli ile Temasa Geçti
Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho ile İlgili İspanya'dan Transfer İddiası Var