Birileri Bizi Gözetliyor! İnsanları Gözetim Altında Tutabilmek için Tasarlanmış Bu Hapishanede Mahremiyet Yok

Her dönemde insanların gündelik hareketleri gözetime maruz kalmıştır. Bu gözetim ve kontrol mekanizmalarının en temel örneği ise Panoptikon isimli hapishane projesi.

Fransızca kökenden gelen gözetim (ing. surveillance) kelimesi ilk olarak 18. yüzyılın sonlarına doğru kişi davranış, durum ve hareketlerini yakından izleme için kullanılmıştır.

Gözetim kavramı, Oxford sözlüğünde bir şüphelinin gizlice gözetim altına alınması; Türk Dil Kurumu sözlüğünde ise, gözetme işi, nezaret şeklinde açıklanmaktadır. Ancak bu tanımların günümüzde kullanılan gözetim kavramını karşılamada yetersiz kaldığı düşünülmekte.

Panoptikon kavramını sosyal bilimlere kazandıran Michael Foucault’dur.

Öncelikle Panoptikon, bir hapishane dizaynı. Kavramı sosyal bilimlere

kazandıran Foucault olmasına rağmen, bu kendine has hapishane modelinin düşünsel mimarı ise Jeremy Bentham.

Jeremy Bentham 1791’de, kendisine göre ideal bir cezaevi projesi geliştirdi.

Panoptikon iki ayrı kelimenin birleşiminden oluşuyordu. Bütünü(pan) gözlemlemek (-opticon).

Bu cezaevi projesinin merkezinde gözetleme kulesi bulunuyordu.

firdawsdotblog.wordpress.com

Kulenin etrafında dairesel biçimde tasarlanan hücreler vardı.Hücreler birbirinden duvarlarla ayrılıydı. Hücrelerin iki penceresi vardı; gözetleme kulesine bakan pencere içeride, hücrelerin içine ışığın sızmasını sağlayan pencere ise dışarıda.

Bu yapı sayesinde merkezi kuledeki tek bir gözetleyici, mahkumları devamlı bir gözetime tabi tutacaktı.

medium.com

Hücrede güvenli bir şekilde hapsedilen her mahkum daima görülebilir; her

eylem, görünmeyen bir gözetleyici tarafından izlenebilir ve gözlemlenebilirdi.

Üstelik mahkumlar her an gözetlenmeseler de her zaman gözetleniyormuş hissiyle hareket etmekteydiler.

bilimvegelecek.com.tr

Gözetim mekanizmaları, mahkumların yedikleri yemeklerin sayı ve sürelerini, gıdaların nitelik ve tayinini, ibadet zamanını, ne zaman konuşulacağını ve deyim yerindeyse “ne zaman düşünüleceğini” ayarlamaktaydı.

Bu gözetim, sadece kulenin tepesindeki gözetleyici tarafından sağlanan bir süreç değildi.

Bentham’ın tasarımında temel alınan düşünce, dönemin geniş kitleleri kontrol altına alma felsefesiydi. Yapının tasarımıyla ilgili olarak yazılan mektuplarda yapının nezaret altında tutma, hapis, tecrit, zorla çalıştırma, eğitim gibi pek çok amaçla kullanılabileceğinden bahsedilir.

Günümüzde ise gelişen iletişim teknolojileri sayesinde bütün toplum her yerde gözetlenebiliyor.

-Cep telefonlarının dinlenmesi,

-Akıllı (smart) kartlar yoluyla ekonomik işlemlerin denetim altına alınması ve tüketim/tüketici profillerinin veri bankalarında depolanması,

-Şehirlerin ya da en azından işlek alanların kameralarla donatılması,

-Ziyaret edilen web sitelerinin izlenmesi ve elektronik postaların okunması gibi çeşitli yöntemlerle aslında her an gözetim altındayız.

Peki siz bu gözetleme mekanizmasının  başka hangi yöntemlerle uygulandığını düşünüyorsunuz ? Yorumlara bekliyoruz.

Bu içerik de dikkatinizi çekebilir:

Büyük Birader Sizi de Gözetliyor: Çaktırmadan Orwell'in Distopyası Haline Gelmiş 12 Durum

Bu içerik de dikkatinizi çekebilir:

Dünya Çapında Ses Getiren Roman 'Panoptikon' Türkçe'de

Popüler İçerikler

Almanya’da Noel Pazarına Saldırı: Saldırgan Suudi Arabistan Vatandaşı Bir Doktor Çıktı!
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
YORUMLAR
20.06.2020

Teknoloji ile aram ihtiyaç düzeyinde olduğu için çoğu konu bana ilginç geliyor. Telefonumda tuş kilidi yok meselâ. Hesabımla giriş yaptığım üç tane cihazdan ikisi bunu bana "güvenlik açığı" olarak bildiriyor. Arkadaş senin bunu biliyor olabilmen başlı başına bir sorun zaten.

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ