Duyulduğu an insanın sinirlerini bozan, kafaları yedirten sesler vardır ki keşke hiç olmasalar... Misofonikler bizi çok iyi anlayacak...
Duyulduğu an insanın sinirlerini bozan, kafaları yedirten sesler vardır ki keşke hiç olmasalar... Misofonikler bizi çok iyi anlayacak...
Elinin tersiyle vurası gelir insanın...
Nedendir bilinmez, insanın ağzı da sulanıyor...
Sırf bu nedenle manikür yaptıramayanlar var...
Tesisatçı falan bir şey çağırın.
Takın artık şu kemeri...
Asla durmaz bir de...
Hepimizin ortak acısı...
Dur lütfen...
Tam da kulak hizamızdadırlar...
'Ağzında sakızı arsız arsız patlatıyor...'
Yapma ne olur...
Bir de sessiz bir ortamdaysanız...
Bunu açık tutan insanın kendisine saygısı yoktur...
bu listeden açık ara ağız şapıdatmayı seçerim, listede olmayanlar da: klavye tıkırtısı, fare çıtırtısı, çorba-çay höpürdetmesi, üst kattaki tepindikçe gelen güm güm sesi, gürültülü ve düzensiz nefes sesi (örneğin hıffffppp diye çekilip birkaç saniye sonra fufff diye bırakılan ritmsiz nefes)...
Belgeli, tescilli bir misofonik olarak kafayı yedirttiniz gerçekten! Bir de cam veya porselen tabağa çatal sürttüğünde çıkan o ince viiiyk sesi var ya... o sesi duyunca nefesim kesiliyor vücudumdaki bütün tüyler diken diken oluyor istemsizce gözlerimi sımsıkı kapatıp ellerimle kulaklarımı kapatıyorum suratım da kıpkırmızı oluyormuş. Önceden gözlerimi kulaklarımı kapattıktan sonra bağırırdım da ama dizginledim şimdi bağırtımı. Bak aklıma gelince bile irkilme geldi
özellikle ağız şapırdatma ve birşey içilirken gırtlaktan gelen ses...