Müze gezisi düşünüldüğünde akla ilk olarak en ünlü müzeler gelse de hiç en küçük müzeleri merak ettiniz mi? İşte dünyanın dört bir yanındaki en ufak tefek müzeler...
Müze gezisi düşünüldüğünde akla ilk olarak en ünlü müzeler gelse de hiç en küçük müzeleri merak ettiniz mi? İşte dünyanın dört bir yanındaki en ufak tefek müzeler...
Çoğu küçük müze yalnızca bir 'sergi' olarak görülse de bu projenin arkasındaki küratörler, onu 'altı metrelik müzelerden oluşan bir filo' olarak tanımlıyor. Başka bir deyişle: tüm şehre yayılmış mini galerilerden oluşan bir ordu.
Mmuseumm kendisini 'modern doğa tarihi müzesi' olarak tanımlasa da pek öyle değil. Eski bir asansör boşluğundaki müze, Doritos reklam tabelasından insanların sevdiklerinden aldığı son kısa mesajların transkriptlerine kadar günlük nesnelerin bulunduğu bir yer.
Warley, Birleşik Krallık, Batı Yorkshire'da küçük bir köydür. Geleneksel kırmızı telefon kulübesinin içine gizlenmiş değişen sergiler, köy sakinleri tarafından yaratılıyor ve Warley tarihindeki ayrıntılı anları anlatıyor. Telefon kulübesinin zemini, yakınlardaki bahçelerde bulunan çanak çömleklerden yapılmış mozaiklerle kaplı.
Bu olağanüstü etnografya müzesine aynı anda yalnızca bir ziyaretçi girebilir. Etno Müzesi binden fazla nesneyle dolu. Çoğu on dokuzuncu yüzyılın sonları ve yirminci yüzyılın başlarından kalma Makedon eşyaları, ancak aynı zamanda beş bin yıldan daha eski olan seramik kalıntıları da bulunuyor.
Eğer The Cadies & Witchery Tours mağazasındaki tezgaha göz atarsanız, tek bir sergiye sahip bir 'müze' bulabilirsiniz. Viktorya dönemi ceset hırsızı William Burke, kurbanlarının cesetlerini seçici olmayan bir üniversite profesörüne satardı ve sonunda işlediği suçlardan dolayı idam edildi. Bu cinayetlerden birine ait olan tüyler ürpertici kalıntı, şu an minik bir sergide duruyor.
Michael Faraday elektromanyetizmayı keşfetti ve bu da dünyanın çoğunun elektrik almasına yol açtı. Bu küçük müze Faraday'ın 30 yıldan fazla bir süredir çalıştığı yer! Duvarlar tarihi belgeler, teknik çizimler ve olta takımlarıyla kaplı.
Dünya rekoru sahibi olmasa da gerçekten oldukça küçük olan, “Dünyanın En Küçük Müzesini”, sadece 12,5 metrekare. Burada eski ev eşyalarını, orijinal Beatles şarkı sözlerini ve en önemlisi dünyanın en büyük Apaçi Gözyaşını bulabilir. Apaçi Gözyaşları, Apaçi savaşçılarının trajik bir katliamının hikayesi olan Apaçi Sıçraması olarak bilinen dağdan gelen yuvarlak volkanik taşlardır. Kızılderili efsanesine göre bu taşların iyileştirici özelliklere sahip olduğu söylenir.
Hard Rock Cafe'nin Londra şubesinde yer alan The Vault, kafenin bodrum katında bulunuyor. Burada Madonna'nın tartışmalı büstiyerinden bir Elvis Presley paltosuna, bir David Bowie gitarına kadar, rock 'n' roll'un ender kalıntılarına göz atabilirsiniz.
Bitmiş İlişkiler Müzesi, gönüllü bağışçılar sayesinde dünyanın her yerinden biten ilişkilerin ardından hatıra olarak kalan eşyaların hepsini toplar. Bitmiş İlişkiler Müzesi kesinlikle türünün tek örneği.
1990'lardan beri filmlerde kullanılan eşyaları toplayan video dükkanı sahibi Mike Clark, Hitchcock'un efsanevi bıçağı, Ingrid Bergman'ın Kazablanka'daki sandalyesi ve daha birçok film hatırası için uygun bir alan yarattı.
Mayınlı bir alanın yeniden yaratılmasına sahip ve birçok dokunaklı anekdot içeren turlar sunan bu müze aynı zamanda kara mayınlarından etkilenen dezavantajlı çocukların evleri olarak görev görüyor. Herhangi bir ziyaretçi, çevrimiçi veya yerinde çocuklar için bağışta bulunabilir veya destek amacıyla orada satılan kitap, kalem ve diğer hediyelik eşya ürünleri satın alabilir.