Özellikle sosyal medyada giderek vahşileşiyoruz, acımasızlaşıyoruz. Bir iki beğeniyi, kahkahayı ve mizahı her şeyin önüne koyabiliyoruz. Hande Erçel'in görüntüsüyle nasıl da dalga geçilmişti ama...
Fıstık gibi bir kız olmasına rağmen bu 'bazlama, patates' aşağılamaları yüzünden yanak inceltme ameliyatı dahi olmuştu. Kadın bedenini aşağılamayın diyenler ise 'duyar kasmak' ile suçlandı. Oysa olayın bir de diğer tarafı vardı: Hande Erçel'in annesi kanser ile savaşıyordu. Yüksek moralin çok önemli olduğu bu savaşta, kadıncağızın sosyal medyadaki son paylaşımı 'Hande Erçel'i görüntüsüyle aşağılamayın' tarzı bir retweet'ti. Hayatını kaybetti. Aklı görüntüsü yüzünden hırpalanan, üzülen kızında kalmış mıdır? Duyduğumuz kadarıyla Hande, annesinin cenazesinde ilaçlarla ancak ayakta durabilmiş.
Hande Erçel zor günleri öyle ya da böyle atlatıyor. Daha da önemlisi, işinin başına geri döndü bile. Bir dergiye pozlar da verdi, röportajlar da...
'Konuşmayı tercih etmiyorum, elbette. Ama hiçbir şey söylememek de yok saymak gibi geliyor. Günlerim, içimdeki derin acıyı yaşayarak, bununla yaşamayı öğrenmeye çabalayarak geçiyor. Çalışarak hayata tutunuyorum. Ve tabii ki babam, ablam en büyük desteğim. Tarifsiz bir duygu, Allah kimseye yaşatmasın. Çok özlüyorum...' dedi.
Erçel bu günleri atlatır, ama biz de kelimelerimizin ne kadar önemli olduğunu unutmayalım.
Seviyorum seni Hazal
Okuduğum en iyi içeriklerden biriydi.
#1 o şans değil, kaliteli orospuluk !