Anadolu'da yıllardır değişmeyen bir gelenek vardır: Çocuk doğar doğmaz çeyizi hazırlanmaya başlar. Eskinin şartları şimdiki gibi değil tabii, zaman esasına göre yavaş yavaş birikim yapılırmış. Şimdi istediğiniz yere gidip kredi kartınızla taksit yaptırarak bunların çoğunu alabilirsiniz. Yerini tutar mı? Bazıları için hayır!
Karşınızda analarımızın yıllar boyunca uğraşıp bizler için oluşturduğu çeyizlerin bazı demirbaşları:
Bir çeyizde olması gereken en önemli unsurlardan bir tanesi şüphesiz ki Borcam tepsiler ve saklama kaplarıdır. Rivayete göre bu ürün için para veren ülke genelinde 3 ya da 4 kişi var. Evinizde bulunan Borcamlar, çok büyük ihtimalle annenize birileri tarafından özel bir günde hediye edilmiştir. Tıpkı gelecekte sizin de yapacağınız gibi...
Artık bir klasik olma yolunda ilerleyen bu eşya, kızların çeyizinde sık sık görülmektedir. İri güller, aşkın gücünü vurgular nitelikte soyut bir çalışma ile resmedilmiştir. Küçük güllü bir nevresim takımı çeyiz için uygun değildir; onu annenizin evindeki yatağınıza serin!
Bu kadar lifi ne yapacağız diye düşündüğünüz oldu mu? Çünkü kesin olmuştur! Arkadaşlar bunun misafiri neyi de var. Ayrıca hayatınız boyunca aynı lifle yıkanacak kadar pis olmadığınızı da düşünmek isterim...
Bunları beğenmezsiniz ama hasta olunca da ayağınızı pek bi güzel ısıtır. Çeyizdeki sayısı abartılmış olsa da yakında pek fazla göremeyeceksiniz çünkü tığ yapan hanım sayısı giderek azalıyor. Ayrıca bir modacı giyse, anında sokağa çıkarken ayağına bunu giyecek insan var be!
Her anne çocuğunun mürvetini görmek ister, huzurlu bir yuvası olsun ister. Bazı şeyleri konuşamasalar da gerekli öğüdü yaptıklarıyla verirler. O yüzden böyle yatak kıyafetleri alıp koyarlar çocuklarının çeyizinde. Çocuğu da bi kere bile giymez, kaldırır kendi doğacak çocuğunun çeyizine koyar!
Hiçbir havlu, dünyaya geldiği şekliyle çeyize konmaz. Mutlak suretle ona bir kenar örülür ve sardırılır! Üzüm, kiraz ve serbest çalışma olarak adlandırabileceğimiz örnek motifleri de mevcuttur.
Kadıncağız 'Bu yaştan sonra napiim kokuyu mokuyu ben!' diyip bütün iyi niyetiyle çocuğunun çeyizine o güzel parfümü kaldırır. Evlat denilen nankörlük abidesi de 'Pööff bu ne be!' diyip kullanmaz o parfümü. Ayıp be!
'Ya anne o ne öyle ya öfff' dediğiniz şey işte bu! Yıllarca Türkan Şoray mı yoksa Zeki Müren kirpiği mi tartışmasının ortasında kalan el emekleri tam olarak bunlar! Anneniz çeyize koyunca kullanmazsınız ama 'Vintage' deseler koşa koşa... Haksız mıyım şekerim?
Çıktığı yıllarda büyük sükse uyandırmış olan bu giyim eşyası, bir zamanlar çeyizlerin olmazsa olmazlarından bir tanesiydi. Kendisinin çok seksi bir algısı var gördüğünüz gibi. Beyaz gecelikle kombinlenince vuuu huuuu! Acaba satılıyor mu ki hala?
Bunların sayısı sanırım 2 ile çarpılarak gidiyor. Çoğu zaman vitrinin en güzel yerinde duran bu takım, kayınvalide gibi önemli şahsiyetler gelince ortaya çıkar. Halbuki kaç kere dünyaya gelicez di mi? Kullan gitsin!
Herkesin tencere takımı olabilir ama çelik tenceresi yoksa o çeyiz çeyiz değildir. Önceden senete taksit yapılarak alınan bu tencerelere ulaşmak, şimdilerde çok daha kolay. Bizim zamanımızda tencere kalaylatmak olsaydı hiçbirimiz uğraşmazdık herhalde!
Ah güzel analarımız, yavrularınız telefonla pizza söylüyor ama olsun. O zamanlar hiç kimse yemek tariflerinin bile internetten bakılabileceğini hesaplamadığı için oluşturulmuş kitaplar bunlar. Siz yine de 'Senin verdiğin kitaptan baktım' diyiverin.
El emeğinin en güzel örneklerinden biri olan bu ürünlere bakıp bakıp ağlayabilirsiniz arkadaşlar. Çünkü o kadar büyük bir titizlikle yapılıyor ki, yaparken gözleri bozulan insanlar bile var. Günlük hayatınızda da rahatlıkla kombinleyebilirsiniz üstelik. Ayyy canım yaaa...
Bakın bunların işlevleri belli ama şu an gerek var mı bilemiyorum. Yine de estetik olarak harika duran bu set, mutlak suretle tuvalet masasının önünde durur. İlerde çocuklarını eşyalarınızı karıştırırken çok güzel kırar bunları, şangırt diye ses çıkar...
abi bu çeyiz olayı 90 larda falan bitmeliydi, 2016 yılında çeyizmi olur allasen
Çeyizi millete gösteriş yapmayı saçma bulan bir tek ben miyim allasen ?
eminim borcam bile yola çıkarken böyle uluslararası bir başarı beklemiyordu ;)