Türk sinemasının ünlü yönetmenlerinden Yavuz Turgul geçtiğimiz gün'Senaristbir ve İstanbul Kent Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen bir programda konuşma yaptı. Başarılı yönetmen sözlerinin arasında 2010 yılında vizyona giren Av Mevsimi filminin nasıl ortaya çıktığını ilk kez açıkladı!
'Edebiyattan çok beslenen (sinemacılar) var. İsim vermek istemiyorum. Çehov ve Dostoyevski hayranı yönetmenlerimiz vardır ki, çok çatışırlar bunlar birbiriyle. Fakat bir yerde çaresizsiniz. Türk işi Çehov yaratmak isterken, kullandığınız malzemeler yerde. Türk işi malzemelerle Dostoyevski dünyasına dalmak istiyorsunuz. Rus toplumunun değişim karşısında geçirdiği sallanma hali, bizim sinemacılarımıza çok heyecan veriyor. Kahverengi ton, düşünen adam, bulutlar, uzun hırka, sallanan ağaçlar... Cihangir'de bu çok önemlidir biliyorsunuz.'
Açıklamasının tamamında da 'Çünkü bir ağanın davranış biçimlerini değiştirdim. Şaşkınlık içinde kaldı filmi izleyenler. Demek ki mesele bakış açınız. O bakış açınızda iyilik, berbatlık ya da ucuzluk... Hiçbir şey beklemeden yaptığım 'Eşkıya' filmi, olağanüstü sevildi, Eşkıya'nın yapısı, hikayenin akış biçimi. Bugün dijital platformlarda çoğunlukla hanımlardan oluşan bir kurulun karşısına oturuyorsunuz ve filminizi satmaya çalışıyorsunuz. Onlar da 'aa' falan diye dinliyorlar. Bazı öğrenmişliklerin üzerine kontrol ve karar veriyorlar. Netflix'in öğrenilmişliği dışarıdan geliyor, ABD karar veriyor ve Netflix'in bu kadar kötü filmler, diziler yapması, kötülük yapması, halen bu şekilde devam etmesi çok utandırıcı.' ifadelerini kullandı.
'Kendi filminizde de esinlendiklerinizi yürütün. Bu bir resim olabilir, bir adamın yürümesidir, bir kadının köpeğiyle yürümesi olabilir. Bir iş üzerine çalışıyorsanız, filme 'burada benim çıkarıma ne var' diye bakın.'
Turgul sözlerini 'Yani 'Ben sanat filmi yapacağım, bana hırka bulun' diye film olmaz.' diyerek bitirdi.