İngiliz The Guardian gazetesi dünyaca ünlü menajer Mina Raiola ile Arda Turan'ın bir transfer görüşmesini yaptığını iddia etti ve bu görüşmeyi yayınladı.
Olay tabii spor kamuoyuna bomba gibi düştü.
Haberin resmi bir kaynağa dayanmadığını ve The Guardian'da ironik bir tarzda ve bir kurgu ile hazırlandığının da altını çizelim.
Bununla da kalmayıp Arda Turan ile Mina Raiola arasında geçen konuşmanın kayıtlarını da paylaştı.
A: Merhaba, ben Arda.
M: Arda kim?
A: Ben Arda Turan, Hey, Mino biliyorum biraz geç ancak yardımına ihtiyacım var. Bunu şu anda yapabilecek tek kişi sensin, bir kulüp bulmam gerekiyor.
M: Ama şu an bir kulübün var. Barcelona'dasın.
Arda Turan buna meydan okurcasına 'Hayır oraya dönmeyeceğim' şeklinde cevap verir.
M: Seni istemedikleri için mi?
A: Hayır, ben onları istemiyorum. Barcelona'da yaşadıklarımı biliyorsun. Bana düzgün bir fırsat vermediler. Benim değişime, yeni bir başlangıca ihtiyacım var.
M: Anladım, bir bakalım. Arda Turan, 32 yaşında. Atletico Mardrid 178 Maç 22 gol, Barcelona 55 maç 15 gol. Son kulübün İstanbul Başakşehir ki iki yıl kiralık olarak katıldığın kulüp. Katıldıktan hemen sonra bir gece kulübünde olay çıkardın ve hastanede silah ateşledin. 44 maç, 2 gol. Bu iyi bir kariyer gelişimi değil haklı mıyım?
A: Tüm bunların aslında nasıl olduğunu nereden biliyorsun?
M: Biliyorum, silah olayı ile ilgili konuşmak ister misin?
A: Pek değil.
M: Türk bir pop starın eşiyle bir gece kulübünde sohbet etmek istedin, daha sonra bir kavgaya karıştın. Ardından hastaneye özür dilemek için gittin ancak olay bir silah ile sona erdi.
A: Hikayede bazı boşluklar var.
M: Peki, ligde bir hakemi ittiğin için 16 maç ceza aldın.
A: 10 maça düşürüldü.
M: Milli takımda iken bir gazeteci ile sert bir şekilde tartıştın.
M: Her ikisi de. Olay şu ki futbol kulüpleri artık hikayesi olan şeyleri de satıyor. Bu sadece sosyolojik bir olay değil. Bu Mumbai'deki bir annenin çocuklarına Barcelona ya da Real Madrid forması almaya karar vermesi gibi. Ya da Çin televizyonlarının maçları yayınlamayı istemesi gibi. Sen kızgın bir insansın. Öfke eğer kendi gelişimin için kullanılırsa iyidir. Ancak sen öfkeni işinde çok kötü bir şekilde kullanıyorsun. Sana bir soru sormama izin ver, futbolu seviyor musun?
A: Dalga mı geçiyorsun, tabii ki!
M: Soruyorum çünkü herkes gerçekten sevmez. Herkes sevdiğini söyler ama gerçek bir başkadır; kimisi eğlenceyi, kimisi fanatikliği, kimisi ise parayı sever. Herkes şu an Zlatan'ın oynarken büyük acılar çektiğini düşünür yaşından dolayı, ancak 38 yaşında ve futbolu çok sevdiği için bu noktada.
M: İşte problem bu. Sen Simeone'ye senin oynadığın pozisyonun yanlış olduğunu göstermek için yanlış kararlar aldın. Barcelona'da Messi ve Neymar kadar iyi olmak istediğini göstermeye çalıştın. Ancak onlar da performansından dolayı seni Türkiye'ye gönderdiğinde yanlış olduklarını kanıtlamaya çalıştın. Şimdi de senin bitmiş olduğunu söyleyenlere karşı meydan okuyorsun. Futbol senin kişisel bir intikam alanın olmuş.
M: Oyun seni test ediyor. Seni kırıyor. Bundan 10 yıl zaman geçse de Barcelona yine kalacak. Ancak sen sadece Arda Turan olacaksın. Bir zamanlar iyi olan bir futbolcu. Bu yüzden futbolu sevip sevmediğini sordum. Eğer yeniden zirveye çıkmak istiyorsan çok sıkı çalışmalısın.
Konuşmanın bitişinde de Raiola'nın Everton'ı bir arayacağım dediği söyleniyor.
Lan bu adam Pogba, Ibra, Verratti, Matuidi, Donnaruma, Insigne gibi en üst düzey futbolcuların menajeri. Arda ile mi uğraşacak amk? Kurgu işte düpedüz
La olm kurgu kurgu.. 🤣 Ne hemen ardayı savunmaya geçiyonuz 😆😆
Adam hayat dersi vermiş