Bir Fenomenin Perili Bir Evde Canlı Yayın Yapmasını Konu Alan Kahkaha Tufanı 'Deadstream' Filmini İnceliyoruz!

Merhabalar. Joseph ve Vanessa Winter çiftinin 2022 yapımı korku filmi 'Deadstream' izleyiciye hem korku hem de komedi dolu anları yaşatmasıyla benzersiz bir film. Ben de baştan sona bağırış, çağırış ve kahkaha dolu bu filmi sizler için inceledim.

Keyifli okumalar dilerim.

Not: Spoiler içerir ve rahatsız edici görseller bulunmaktadır.

Joseph ve Vanessa Winter çiftinin 2022 yılı yapımı 'Deadstream' filmi son derece eğlenceli ve mikro bütçeli bir korku-komedi. Sosyal medya çağının 'The Blair Witch'i olarak adlandırılan Deadstream, buluntu görüntüleri yaratıcı ve şakacı bir şekilde kullanıyor.

Filmin ortak yazarı, ortak yönetmeni ve ortak kurgucusu olan Winterlar, aptalca mizah unsurlarını iğrenç bir korkuyla birleştirerek Sam Raimi'nin 'Evil Dead 2' (1987) filmine büyük bir saygı duruşunda bulunuyor.

Film Joseph Winter'ın canlandırdığı Shawn adlı kaba, iğrenç ve çılgın bir YouTube fenomeninin etrafında dönüyor. Videoları genelde korktuğu şeyleri yapma, başkalarını rahatsız etme ve iğrençlikler yapma üzerine. Shawn videolarından birinde bir evsizin hastanelik olmasına neden olduğu için sponsorlarını kaybetmiştir.

Shawn Ruddy, sabit bir hayran kitlesi ve takipçisi olan ve kendisini en büyük korkularıyla yüzleşmeye zorlayacağı Liivid adlı Twitch benzeri bir platformda canlı yayın yapan bir fenomen. Shawn'ın videoları acımasızlık ve duyarsızlıkla doludur. Örneğin birinde kendini Meksika sınırından kaçırtmıştır.

Deadstream, Shawn'ın sponsorlarını ve izleyicilerini geri kazanma konusundaki cüretkâr ve çaresiz girişimlerine odaklanıyor. Shawn, son videosu için sözde perili bir evde bir gece yalnız kalma planı yapar. Canlı yayın açar ve takipçilerinin yorumlarıyla burada bir gece geçirir.

Shawn, 'Ölüm Malikanesi' adlı ürkütücü ve harap bir çiftlik evinde tek başına bir gece geçirmeye yemin eder. Hareketle etkinleştirilen kızılötesi kameralar da dahil olmak üzere çeşitli elektronik ekipmanlar kullanan Shawn kendisini büyük gösteriye hazırlar.

Shawn, canlı yayınına kendini perili evin içine kilitleyerek ve arabasından bujileri çıkarıp yakındaki çalılıklara fırlatarak başlar. Filmin adı Deadstream olduğundan, Shawn'ın daha sonra yaptıklarından pişman olacağını biliyoruz.

Kolay bir çıkış yolunu bulup kaçmayı önlemek istediği için filmde kara mizah da var. Shawn bir tişörtle ortaya çıkarken kendini referans alan arsız bir mizah da var: “Sevilen bir internet kişiliği, canlı bir etkinlik yayınlarken terk edilmiş bir evde kayboldu. Görüntüler bir yıl sonra bulundu.”

Shawn harap olmuş evin farklı alanlarına küçük kameralar yerleştirmeye başlar. Ana yatak odası, çocuk odası ve banyo bu üç ürkütücü alandır. Shawn'ın Livestream şovunda tüyler ürpertici ev sesleri, Shawn'ın titrek özçekimi ve aptalca tesptileri eşliğinde seyirci korkuya hazırlanır.

Ölüm Malikanesi'ne, intihar eden 19. yüzyıl şairi Mildred'in musallat olduğu söyleniyordur. Malikanede birkaç ölümden sonra da 1950'lerden beri hiç kimse burada yaşamamıştır.

Deadstream'de Shawn, bize sadece perili evin rehberliğini yapmakla kalmıyor, aynı zamanda hayalet avcıları ve paranormal araştırmacılar tarafından kaydedilen videoları ve ses dosyalarını da oynatıyor.

Shawn kendini bir haç, kutsal su, tuz ve bir Ouija tahtası ile silahlandırır. Bir ara seyircinin ilgisini yakalamak için seanslarla ruhları tahrik etmeyi düşünür. Ancak gerçek bir hayaletin varlığına tanık olan ve bunu hisseden Shawn'ın aptallığının yerini çok geçmeden terör alır.

Dahası Chrissy adlı bir kadının gelişiyle sürpriz olaylar meydana gelir. Bu kadın Shawn'ın maskaralıklarının son derece sadık bir abonesi gibi görünen ve onun yanında olmak için takıntılı bir şekilde evin yerini bulan biri.

Shawn, Chrissy'nin onunla kalmasına izin vererek ana kuralını çiğner. Ancak Chrissy'nin gözlerindeki manyak parıltı, onun "abone" olmaktan daha fazlası olduğunu söyler. Daha sonra kadının bir tür 'hayalet' olduğunu ve gerçek adının Mildred olduğunu öğreniyoruz.

Bundan öncesinde Chrissy, evin ruhlarıyla iletişimi kolaylaştırabilecek bir ilahi fikri bulur. Shawn, kulağa tuhaf gelen Latince bir ilahiyi söyler ve hemen ardından yüksek bir gümbürtü gelir.

Birkaç dakika sonra Shawn, Chrissy hakkındaki gerçeği keşfeder. O andan itibaren Shawn, intikamcı kadın ruhunun tüm vahşetini deneyimlemeye başlar. Chrissy ona "Sana ruhumu veriyorum ve irademi kaybediyorum" anlamına gelen sözler söyletmiştir.

Shawn ilahinin gerçek anlamını öğrendiğinde ve Mildred tarafından ısırılınca acı içinde yüzünü buruşturur ve panik sonucu üst kattaki koridordan kendini dışarı atar. Düşüşün ıstırabı, grotesk bir hayaletin saldırısıyla şiddetlenir.

Şans eseri, Shawn kendini arabasının içine kilitlemeyi başarır. Mildred'i uzak tutmak ve güçlerini kontrol etmek için Shawn'ın tek yapması gereken yeni ve daha güçlü bir hamsa yapmak. Tabii ki bunu söylemek yapmaktan daha kolay.

Mildred'in ruhunu şeytana sattığı iddia edildiğinden, kötülüğü uzak tutmak için güçlü bir hamsa gereklidir. Shawn, Mildred'ın kendi yandaşlarını oluşturmak için ruhları kendi yöntemiyle topladığını anlar.

Shawn, eğlenceli bir şekilde kendisini Mildred'e benzetir çünkü o da seyirci istiyordur. Shawn, Mildred'ın gücüne zarar vermek ve ruhunu kurtarmak için 'kutsal olmayan' ritüeli yapma görevine neşeyle başlar.

Shawn ayini ilk kez gerçekleştirdiğinde ve kelimeleri söylediğinde bir anahtar bileşeni, yani kan kurban etmeyi unutur. Bu, Shawn ve Milly arasında kanlı bir savaşa yol açar. Ancak gerekli fedakarlığı yaptığında Mildred'i alt eder.

Shawn Ruddy artık rahatlayabilir çünkü söz verdiği gibi canlı yayında mükemmel bir sinema deneyimi sunmuştur. Fakat o da ne? Ayin tamamen ruhunu şeytana satmakla ilgilidir ve deforme olmuş iblisler Shawn'a akın eder.

Seni tanımak güzeldi Shawn! Aşırı mizahın ve kusurlu mantığınla rahatlıkla huzura erebilirsin.

Korkunun bir alt türü olan 'buluntu görüntü' ile çekilen bu film hakkında siz neler düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyorum.

Bunlar da İlgini Çekebilir

Sınıflar Arasındaki Hiyerarşiyi Kara Mizahla Harmanlayan 'Triangle of Sadness' Filmini İnceliyoruz!
Psikopat Bir Şefin Konu Alındığı ve Korkunun Kara Komediye Dönüştüğü 'The Menu' Filmini İnceliyoruz!
Christian Bale'ın Edgar Allan Poe ile Dedektiflik Macerasını Konu Alan 'The Pale Blue Eye' Filmini İnceliyoruz

Popüler İçerikler

Dünya Galatasaray'ı Konuşuyor: Galatasaray'ın Tottenham'ı 3-2 Yenmesi Dış Basında Yankı Uyandırdı!
Erdoğan’dan Ortak Türk Alfabesi Açıklaması: “Ortak Türk Alfabesi Projesi Tarihi Adımdır, 34 Harften Oluşuyor”
Narin Cinayetinde İlk Duruşma Başladı! Sanıklar Hakim Karşısında: Baba Arif Güran Fenalaştı