Antalya'da yanaklarına ve dudağına estetik yaptıran Songül Uzunoğlu, 4 operasyon sonrasında alt dudağını ve ağız içi dokularını kaybetti. Operasyonları gerçekleştiren doktorun estetik cerrah değil Kulak Burun Boğaz (KBB) doktoru olduğunu öğrenen Uzunoğlu, doktor ve estetik merkezi hakkında suç duyurusunda bulundu.
DHA'nın aktardığına göre Antalya'da aşçılık yapan 3 çocuk annesi Songül Uzunoğlu, gözaltı torbalarından kurtulmak için arkadaşlarının tavsiyesi üzerine geçen Şubat ayında bir güzellik merkezine gitti.
Uzunoğlu'na, göbek bölgesinden alınan yağın, yüz bölgesinin dolgusunda kullanılacağı, operasyonun çok kalıcı, ekonomik ve 2 yıl garantili olduğu söylendi.
Estetik merkezindeki yetkililerle görüşen ve Mart ayı başında ameliyatının yapılmasını isteyen Uzunoğlu, operasyon için 5 bin 500 lirayı nakit ödedi.
Uzunoğlu'nun yanaklarına yapılan ve kalıcı olacağı söylenen dolgu, kısa süre sonra yok oldu.
Mart ayında yapılan ilk operasyonun başarısız olması nedeniyle Uzunoğlu, Nisan ayında ikinci kez aynı operasyonu yaptırdı.
Kadının yüzündeki dolgu işlemi tamamlanmadan, operasyonu yapan doktorları, 'Alt dudağınıza da dolgu yapalım, çok daha iyi görünür' diye telkinde bulundu.
Alt dudağına yapılacak işlem için gün sayan Songül Uzunoğlu'na Nisan ayında yapılan ikinci operasyon da sonuç vermedi.
Doktorlar, geçen Mayıs ayında Uzunoğlu'nu üçüncü kez estetik operasyon için merkeze çağırdı.
Uzunoğlu'nun göbek bölgesinden alınan yağ dokusu yanaklarına uygulanırken, alt dudağına da dolgu yapıldı.
Yapılan tüm işlemler için estetik merkezine 7 bin 500 lira ödeyen Uzunoğlu'nun yüzüne ve dudağına yapılan uygulama kısa süre sonra eridi.
Estetik merkezine giden Songül Uzunoğlu, 3 ayda 3 operasyon olduğunu, 2 yıl garanti verilmesine rağmen dolguların tutmadığını söyledi.
Yapılan işlemlerle ilgili rapor, yaptığı ödemeler için de fatura ya da fiş verilmediğini hatırlatan Uzunoğlu, 'Size ödediğim parayı kolay kazanmıyorum. İşlem yaptınız, 2 yıl garanti verdiniz, hala bir sonuç alamadım' diyerek tepki gösterdi.
Bunun üzerine doktorları, 'Tekrar planlayalım, 18 Kasım'da telafi edelim, bunun için de 750 lira ödeyeceksiniz' dedi. 18 Kasım'da Uzunoğlu'nun göbek bölgesinden alınan yağ dokusu yüzüne 4'üncü kez, alt dudağına 2'nci kez uygulandı.
Son operasyondan sonra uyandığında çene altında morluklar olduğunu gören Uzunoğlu, nedenini sorduğunda, anestezinin etkisinden kaynaklandığı ve geçeceği söylendi. Songül Uzunoğlu, operasyonu yapan Dr. E.D.'nin kendisine, 'Yaşadığın ağrılar normal. Başın da anesteziden ağırıyor, çorba iç geçer' dediğini de öne sürdü.
Taburcu edildikten 3 gün sonra yanağındaki dolgular yok olan Uzunoğlu, alt dudağındaki yoğun ağrı nedeniyle Akdeniz Üniversitesi Hastanesi acil servisine başvurdu.
Yapılan muayenede, kadının alt dudağında siyahlaşma ve çürüme tespit edildi. Tedavisi yapılan Uzunoğlu, doktoru E.D. ile görüşmek için estetik merkezine gitti.
E.D.'nin yurt dışında olduğunu öğrenen Songül Uzunoğlu'nu, merkez yetkilileri, başka bir tıp merkezine yönlendirdi.
Durumu her geçen gün kötüye giden Songül Uzunoğlu, 26 Kasım'da operasyonu yapan Dr. E.D. ve estetik merkezi yetkilileri hakkında Sağlık Bakanlığı'na şikayetçi oldu, savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Alt dudağındaki çürümenin devam ettiğini, ağız içi dokularının da zarar gördüğünü belirten Songül Uzunoğlu, 'Estetik merkezinden beni özel bir tıp merkezine yönlendirdiler. Gittiğim yerde beni acil müdahale odasına aldılar. Ne olduğunu sorduğumda, doktorun anlattıkları beni şoke etti' dedi.
Tıp merkezindeki doktordan, alt dudağında bulunan 4 ana damarın uygulama sırasında tıkandığını öğrendiğini anlatan Uzunoğlu, 'Bu bölgeye kan gitmediği için doku ölümü başlamış. Beni bunca zamandır 'normal' deyip eve göndermişler. Doktor damarları açmak için operasyon yapacağını söyledi. Ben de çaresiz kabul ettim. 2 gün boyunca sabah ve akşam ozon tedavisi uygulandı. Alt dudağım taş gibiydi, hiç kımıldamıyordu, uyuşuktu. Bu işlem de belgelendirilmedi' diye konuştu.
Estetik operasyonunu yapan doktor E.D.'nin de kendisini hiç bilgilendirmediğini kaydeden Uzunoğlu, 'Görüşmeye gittiğim E.D'ye, 'Damarlarım tıkanmış, doku ölümü başlamış' dedim. O da, 'Cerrahi komplikasyon binde bir olabilecek ihtimal' dedi. Daha sonra da 'Hiperbolik oksijen tedavisi alacaksınız' dediler. 'Acilen hiperoksa gidin' dediler. Bu tedavi de bir hafta sürdü, o tedavinin sonunda 'PRP (kişinin kendi kanından hazırlanan ve tıbbın birçok alanında iyileşmeyi uyarmak ve düzenlemek için kullanılan bir yöntem) yapacağız' dedi. Bu arada alt dudağım çürüdü, düştü, ölü dudak temizlendi. Şu an dudağım yok. Ölü doku ağzımın içine yayılmış, diş etlerime kadar ilerlemiş. Sıvıları ağzıma dökerek beslenebiliyorum. Neticede dudağım gitti' dedi.
Kendisine müdahale eden hekimlerin plastik cerrah olmadığını sonradan öğrendiğini ve şoke olduğunu belirten Songül Uzunoğlu, şöyle dedi:
'Bugüne kadar bana hep kulak-burun- boğaz (KBB) doktorları müdahale etmiş. Bana reçete yazdılar. İlaçları almaya gittiğimde eczanede, 'Bu ilaçları KBB doktorları yazamaz, yetkileri yok' dedi. E.D.'nin plastik cerrahi uzmanı olmadığını o zaman öğrendim. Daha önceki operasyonlarda bana hiç reçete yazmadı. İlaca da gerek olmuyordu, çünkü dolgu kısa sürede eriyordu. Ancak telafi dolgusunda ilaç reçete ettiler. Adli Tıp'tan rapor almak istedim, orada E.D.'nin KBB uzmanı olduğu netleşti.'
Konuyla ilgili adli sürecin de başladığını kaydeden Songül Uzunoğlu, 'Estetik merkezi yetkilileri ve operasyonu yapan ekip hakkında Sağlık Bakanlığı'na şikayette bulundum. Şikayetçiyim, dudağımı kaybettim. Amacım sadece göz altlarıma müdahale edilmesiydi. Bu serüven dudağıma kadar geldi. Operasyonlar 4 kez tekrarlandı. 2 yıl garanti vermişlerdi. Sonuçta sağlığımdan oldum' dedi.
Kadinin hic bir sucu yok. Ya bir doktor ve sağlık ya da güzellik merkezi resmen dolandırıcılık yapıp, üstüne insanları sağlığından ediyor ama herkes kadına yüklenmiş. Sizler gerçekten başınıza gelecek herşeyi hak ediyorsunuz. Göz altı torbaları herkesi rahatsız eder, mutsuz eder. Fakirler ya da dar gelirliler estetik kaygı taşıyamaz mi? Kadın, doktorlar tarafından dolandirilip, ölümden dönmüş, sağlığından olmuş! Belli ki referansa güvenmiş, merkezin çalışanları manipüle etmişler ve tekrar operasyonu kabul etmiş. Bunun tedbirini sağlık bakanlığı henüz skandal olmadan alacak biz ne biliriz kim ne uzmanı kimin diplomasi sahte. Bakanlık rüşvet yemeyi bırakıp işini yapacak.
neden estetik yaptırdığı hiçbirimizi ilgilendirmez. bir insan görüntüsünden memnun olmayabilir, senin benim haddine değil bunu yargılamak. burada konuşulması gereken konu, bu güzellik salonlarının neden denetime tabi tutulmadığı ya da denetim yapıldığı halde işi bilmeyen insanlar tarafından nasıl cerrahi müdahale yapılabildiği. kadının en büyük suçu cahil olması maalesef. madem estetik yaptırıyorsun, kusura bakma ucuza getirmeye çalışmayacaksın. gidip parası neyse verip işi bilen, tavsiye edilen bir estetisyene yaptıracaksın.
Sosyal medya illüzyonları ve kendinize ait olmayan yüzleri üreten app'lar sayesinde hepiniz hafayı yediniz. Yüzünüze verdiğiniz efektleri gerçekte de aynalarda aradığınız için hep bu saçmalamalar. Bunun yanı sıra her eline iğneyi, neşteri alan "ben estetisyenim" demese, cebimizdekinin yarısını alan devletlüüü biraz da bu denyoları piyasadan ayıklamaya çabalasa... Olur yani bence.