Bazıları oldukça can sıkıcı...
Bazıları oldukça can sıkıcı...
Filmde şımarık ve açgözlü tavırlarıyla dikkat çeken Fatih Sultan Mehmet, kadın ve çocukların ağırlıkta olduğu masum bir halka saldırı düzenleyebilecek kadar acımasız bir hükümdar olarak karşımıza çıkmıştı.
William Hayes kitabında, Türk gardiyanlar tarafından işkence gördüğünden ya da cinsel istismara uğradığından hiçbir zaman söz etmediği halde dramatize etmek için senaristler tarafından filme eklenmiştir.
Halbuki baş kötü karakter olan dövüşçü bir Türk'e daha çok benziyordu. Yine aynı filmde Jean-Claude Van Damme Türk korsanlar tarafından esir alınmıştı.
Steven Seagal'in geçtiğimiz senelerde aslen Türk olduğunu açıklaması da ayrı bir ironi.
Dizide yer alan bir başka diyalogda ise Floransa’nın önde gelen Medici Ailesi’nden bir yönetici “Türklerle anlaşalım. Onlar Allah’sız ve kâfir olsalar da parayla satın alınabilirler” derken, diğer yönetici “Kadınlarımıza tecavüz edip öldürdüler. Erkekler de esir alınıp katledildi. Bu tarz insanlarla anlaşma yapılamaz.” repliğini sarf ediyor.
Bu yetmiyormuş gibi o yıllarda kervanları ve köyleri basıp yağmalayan Bedevileri zulüm gören taraf olarak göstermeye çalışması tepkileri daha da hararetlendiriyor.
Senaryoya göre Kapadokya ‘El-Kaide’nin önemli merkezlerinden biriymiş gibi gösterilmekte. Ürgüp'te de El-Kaide üyesi teröristler yaşıyor ve bunlardan bazıları da Türk vatandaşı olarak lanse ediliyor. Filmin başlangıç ve final müziğinin Türkçe olması da diğer boyutu.
ABD Savunma Bakanı ile onun kızını kaçıran, kanlı eylemler gerçekleştiren Müslüman teröristleri Türkiye’den terörist bir Türk grubu yönlendiriyor.
'Ne hamile misin? Ne kadar lazım kürtaj için? 600 dolar mı? Ne doğuracaksın sen deve mi? 300 dolardan fazla göndermem!'
Yine Türkiye deveden geçilmiyor göndermesiyle yapılmış bir şaka olduğu aşikar.
Hatta dizinin ülkemizde yasaklanacağı konuşulmuştu.
Evlilik üzerine düşüncelerini dile getirirken Bayan Haze:
'Annenin babası bir Türk bile olsa umurumda değil, ama tanrıya inanmadığını öğrenirsem intihar ederim!'
İşin ilginç yanı ise dizinin yönetmeni Metin Hüseyin isimli Kıbrıslı bir Türk.
Görselde gördüğünüz üzere o yıllarda popüler olan Murat 131'ler polis arabası olarak kullanılmakta. İşin ilginç yanı ise film boyunca neredeyse her sahnede kara çarşaflı kadınlar görülmekte ve bunun yanında başı açık kadın hiç yok. İstanbul göbeğinde bombalar patlıyor ne polis geliyor ne halk korkuyor. Sanki her gün bu tarz şeyler yaşanıyormuş da polis ve halk bu duruma alışmış gibi gösterilmiş. Ülkemizi tam anlamıyla bir Orta Doğu ülkesi gibi göstermekten bıkmadılar gerçekten.
Madde başlığına tıklayarak ilgili içeriğe ulaşabilirsiniz.
Abartmışlar ya harem aslında bir okuldu oysa
Friends'de olan komik aslında, bu kadar kompleksli olmaya gerek yok. Diğer maddeler içinde, 21. yüzyılda Türkiye'yi hala çölleri olan, deveye binilen, şeriatla yönetilen bir ülke olarak filmlerden tanıyan insanlar varsa bu onların aptallığıdır. Aynı zamanda da eski dönemlerde geçen filmlerde Türklere sövmelerine bir şey diyemem. O dönemi kendi gözlerinden anlatıyorlar, kendileri için işgalci konumundaki bir milleti iyi şekilde anlatamazlar sonuçta.
B'ide buraya "ya haklılar" yazan olursa hiç şaşırmayacağım.. Biz barbarız biz bilmem neyiz biz şuyuz biz buyuz diye başlarlar hemen. 😑