Escobar'ın hikayesini bilmeyen yok...
Escobar'ın hikayesini bilmeyen yok...
1933 yılında doğan Leroy Barnes, uyuşturucu baronları arasında en kibirli olan olarak gösterilmektedir. The Council adlı bir uyuşturucu çetesi kurup, Harlem'de satış yapan Barnes, işinde çok fazla yükselince egosuna yenik düşüp uyuşturucu satışının nasıl yapılması ile ilgili bir kitap bile yazmıştır. Yükselişinden kısa süre sonra yakalanıp hapse atılan Barnes, 1998 yılında hükümetle iş birliği yaparak salınmış. Barnes, ölümüne kadar kendini Harlem'in gelmiş geçmiş en büyük uyuşturucu baronu olarak gördü.
İlk önce ufak çaplı işlerle bu dünyaya giren ve daha sonra bir suç organizasyonu kurup liderlik eden Mitchell, Amerika'nın ilk büyük çaplı eyaletler arası uyuşturucu ticaretini yönetmiştir. Mitchell, uzun süre polisleri uğraştırsa da hapse atılmış ve burada bıçaklanarak öldürülmüş.
Henüz koleje giderken kokaine alışan Ross, kısa süre sonra bunu ticarete döküyor. Yüzlerce adam tutan Ross, birçok eyalette satış yapıyor. Bu işi yaptığı süre boyunca asla yakalanmayan Ross, rakiplerine dahi kokain satmış. En sonunda üzerinde 15 kilo uyuşturucu ile yakalanan Ross, bir sivil polise satış yaparken tutuklanır. Ross, böylelikle 25 yıl hapis cezası aldı.
Kadın uyuşturucu baronu olarak tarihe geçen Griselda Blanco, 70'li yılların sonu ve 80'li yılların başında bu işlere giriyor. Miami'de kokain satışı yapan Blanco, Kaliforniya'da polislerden kaçarken tutuklanıyor.
İsminden de belli olduğu üzere kokain satışı yapan Coke, bu işi babasından öğrenmiş. Henüz çok genç yaşlardayken yüksek paralar kazanan Coke, Jamaika'dan ABD uyuşturucu ağını kontrol etmeye başlamış ve bu nedenle ABD tarafından takip edilmiş. Jamaika'nın en önemli insanı olduğu için yakalanması neredeyse imkansız olan Coke'u yakalayabilmek için olağanüstü hal ilan edilmiş ve askerler sokaklara inmiş. Yine de yakalanamayan Coke, en sonunda yolun kapatılması ile durdurulmuş ve Amerika'ya teslim edilmiş.Tabii yüzlerce insan Coke için günlerce çatışmış ve ölmüştür.
Uğruna diziler, filmler yapılan dünyanın en ünlü uyuşturucu baronu Escobar, Kolombiya'da olmasına rağmen dünyanın uyuşturucu ağının %80'ini elinde tutuyordu. Haftalık geliri 420 Milyon Dolar olan Escobar, paralarını bir arada tutabilmek için her yıl paket lastiklerine 2500 Dolar ödüyordu. Paralarını saklayabilmek için terk edilmiş yerler seçen Escobar'ın paralarının büyük bir kısmı bu nedenle fareler tarafından yenmiş olsa da ona tüm dünyaya yetecek para kalıyordu. Escobar, 1993 yılında bir silahlı çatışma sırasında öldürüldü.
Bücür adı ile bilinen Guzman, meth ve kokain ticaretinde oldukça iddialıydı. Sürekli olarak hapishaneden kaçması ile bilinen Guzman, 1993 yılında Guatemala'da yakalanıp hapse atılıyor, fakat gardiyana rüşvet vererek bir çamaşır sepetinde kaçıyor. 2014'te tekrardan yakalanan Guzman, 2015 yılında bir tünel yardımıyla hücresinden kaçar. Guzman, tekrar yakalandı, fakat ne zaman kaçacağı belirsiz.
Eski Panama Devlet Başkanı olan Manuel Noriega, iktidarda olduğu süre boyunca uyuşturucu satıcılığı ve kara para aklama konusunda çok ciddi işler yapmıştır. Bunun yanı sıra CIA ile çalışan Noriega, 1992 yılında çıkan isyan nedeniyle tutuklansa da CIA sayesinde tüm suçlardan aklandı ve yargılanmadı.
Yakalanmamak için yüz nakli bile olan Amado Fuentes, birden fazla uyuşturucu çetesine bağlıydı. Jumbo jetlerle Amerika'ya tonlarca uyuşturucu sokan Fuentes, Rusya ve Küba'ya kaçsa da Meksika'ya geri dönmek istedi. Bu nedenle yüz nakli olmak için ameliyat olurken masada kaldı.
Amsterdamlı uyuşturucu karteli Bruinsma, Almanya, Belçika ve hatta bambaşka bir kıta olan Amerika'ya bile uyuşturucu ihraç ediyordu. Uyuşturucu bugün Amsterdam'da serbest olsa da o dönem suç sayılıyordu. Haşhaş ve ot satışı yapan Bruninsma, 2009 yılında polisler tarafından öldürülür. Bazıları Klaas Bruinsma'yı Hollanda'da uyuşturucunun serbest olmasının nedeni olarak görür.
Eroin kralı olarak bilinen Lucas, Harlem'de satış yapıyordu. 60 ve 70'li yıllarda Harlem'i kontrol eden Lucas, bu konuda gerçekten iyi iş çıkarıyordu ve Harlem'e Asya'dan en üst seviye uyuşturucu getiriyordu. Tek bir sokaktan günlük 25 Milyon Dolar satış yapan Lucas, 1975 yılında yakalandı. Birkaç yıl sonra serbest bırakılan Lucas, yine uyuşturucu satınca tekrar yakalandı. Lucas son olarak 1991 yılında serbest bırakılmıştır.
7 haric hepsi ne kadar da mutlu, ve geride ne guzel resimler birakmislar 🤗🤭
Frank Lucas'ın hayatını anlatan American Gangster filmi takdire şayandır. İzlemeyen muhakkak izlesin derim.