Paulo Coelho'nun unutulmaz kitaplarından 'Veronika Ölmek İstiyor' sizi bambaşka bir dünyaya götürüyor. Herkesin hayatında en az bir kere okuması gereken bu kitap psikoloğunuz haline gelebilir ve kendinizi kötü hissettiğiniz her an okuma arzusu uyandırabilir. Bu yüzden ödünç aldığı kitapları geri vermeyen arkadaşlarınıza bu kitabınızı vermemenizi tavsiye ediyorum.
Bu arada her ne kadar vermek istemesem de kitaptan bahsederken ufak tefek spoilerlar olabilir.
İyi bir okul, iş, erkek/kız arkadaş, eş, aile... Her şeye sahipken neden böylesine mutsuzum diye düşündüğümüz bir anı olmuştur hepimizin. Veronika'da hayatınızdan kesitler görmeye hazır olun.
Evet problemlerden kaçmanın en kolay yolu uyku ve küçük zevkler belki de ama nereye kadar? Yerinizden kalkıp kendiniz için bir şeyler yapmanın vakti geldi. Bir kitap, bir kadın hayatınızı değiştirecek. Veronika ile tanışmalısınız.
Unutmayın ki depresyon sırasında yaptığınız alışverişin bir de ay sonunda kredi kartına yansımasını göreceksiniz. Ekstreniz geldiğinde bir şok yaşamamak ve pişman olmamak için daha ucuz, daha yararlı ve daha kalıcı bir mutluluk kaynağı olan kitap okumayı tercih edebilirsiniz.
Şu an hiçbir şey umurunuzda değil. Tek istediğiniz birkaç gün yatakta kalmak. Hayalleriniz hiç olmamış gibiler. Neden yaşıyorum ki ben dediğiniz o andasınız hatta belki de. 'Bu okulu kazansam, evlensem, bu işe girebilsem ne olacak ki sanki?' Eminim bu cümleler size tanıdık geliyordur. Durun ve birkaç saatinizi bu kitaba ayırın. Zaten gerisi gelecektir. Ne kadar yaşamak istediğinizi -ama dolu dolu, öyle sadece nefes almak değil- hatırlayacaksınız. Hayallerinizi, planlarınızı aklınızdan çıkaramayacaksınız.
Zaman geçiyor ve siz bir daha şu ana dönemeyeceksiniz. Aslında o kadar çabuk geçiyor ki geriye dönüp baktığınızda şu geçirdiğiniz boş vakitler için yakınacaksınız. Şimdi yapabileceğiniz her şeyi yapma gücüne sahipsiniz tıpkı Veronika gibi. Onu görecek ve kendinize bunu hatırlatacaksınız.
Artık daha fazla iç karartıcı şeyler dinlemeyip, sakin, rahatlatıcı bir müzikle elinize kitapınızı, çayınızı/kahvenizi alıp kafanızı boşaltabilirsiniz.
Evet Veronika da çok sıkılmıştı, hayatı berbattı. Eminim sizin de öyledir ve emin olduğum bir şey daha var ki siz bir şey yapmadığınız sürece sihirli bir değnek veya beyaz atlı bir prens sizi bu durumdan kurtarmayacak.
Kaybetmeden önce sahip olduğumuz şeylerin varlığını bile unuturuz. Elimizdeki telefonu çantada dakikalarca aramayana kadar bizim için pek bir önemi yoktur. Bu telefon bazen bir aşk, bazen aile, bazen para, bazen de sağlıktır. Elinizde, kaybetmeden elinizdekilerin kıymetini size anlatan bir kitap var.
Herkesi mutlu edemezsiniz. Aslında hiç kimseyi mutlu edemezsiniz. Boşu boşuna o ne dedi bu ne dedi diye kara kara düşünerek kendinizi sıkmayı bırakıp istediğiniz hayatı yaşamak için çabalamayı öğreneceksiniz.
Hepimiz onu Simyacı ile tanıdık ve o klasik büyülü tarzının dışında olan bu kitap insanın ruhuna hitap ediyor. İçinizdeki deliyi ortaya çıkarıp size özgürlüğünüzü Veronika ile veriyor adeta...
Sevgiyi unuttuğunuz o anda size sevmeyi bile hatırlatacak Veronika. Ailenizi, sevgilinizi, arkadaşlarınızı, hayvanları, çiçekleri, çocukları ve en önemlisi de kendinizi, nefes almayı nasıl sevdiğinizi hatırlatacak size Veronika. Acı çekmenin bile ne kadar güzel olduğunu, yaşamın bir belirtisi olduğunu, nefes aldığınızı hatırlatacak, yaşadığınız her anın güzelliğini göreceksiniz.
Bu yazıyı okuduğunuza göre muhtemelen yataktasınızdır. Şimdi kalkın ve Veronika'nın hayatını yaşayın. Hayatı nasıl sevdiğinizi, tek bir dakikanın bile boş geçmemesi gerektiğini görün ve doya doya yaşayın.
Merak ettim,yakın bir zamanda okumak istiyorum da... şimdi kim kitapçıya kadar gidecek ya
Admin sen VERONİKA' yı okuduğa emin misin ? Hani bu platformda okumamış insanlar da var keşke biraz hikayesinden bahsetseydin
Paulo Coelho'nun beş tane kitabini okudum, ama hiç birini beğenmedim. Hep bir sonraki daha iyi olur diye devam ettim, ama kitaplari hep ayni: sözde ruhaniyet, esoterism, saçma sapan olaylar, ...