Mektebin baş muallimi olan Zehra öğretmen, küçük yaşlarda yaşadığı kötü olaylardan dolayı merhamet duygusunu kaybetmiştir. Maarif Müdürü ise Zehra'nın eğitimini çok takdir eder. Ancak onun öğrencilere karşı bu kadar acımasız olmasına üzülür.
Zehra öğretmene babasının hasta olduğu ve öleceği haberi gelir. Babasını görmek istemez. Fakat maarif müdürü onu ikna eder, babasını görmeye giderler. Zehra öğretmen oraya vardığı zaman babası ölmüştür. Çevredekiler ise Zehra öğretmenin üzülmemesine şaşırır. Cenaze evinde babasının çeyiz sandığında bir defter bulur. Zehra öğretmen, babasının hatıralarını yazdığı defteri okumaya başlar.
Babası Mürşit Efendi, çalışkanlığı ve dürüstlüğü ile bilinen bir kaymakamdır. Reşadiye'de görevli olduğu zaman toprak ağalarıyla ters düşer ve sürgüne yollanır. Sürgünde Müşerref Hanım ile evlenen babası, kayınvalidesinin maddiyata düşkün olmasından dolayı borca girer. Kayınvalidesi kızları babasına karşı doldurur. Mürşit Efendi, borçlardan dolayı hapse girer. Bu sırada eşi onu terk eder, başka birisiyle evlenir. Mürşit Efendi kızı Zehra'yı öğretmen olabilmesi için çok uğraşır.
Zehra öğretmen babasının kendisi için yaptıklarını öğrenince çok üzülür ve pişman olur. Okula ise değişmiş olarak geri döner.
15 yasinda kitabini okudum, kitap 45 yildir hala bende. simdiki nesil anlamiyor kitabi.