Eğer aşka inanıyorsanız bu efsaneye bayılacağınızdan eminiz. Birbirinin kaderi olan iki insanın eninde sonunda buluşacağını anlatan bu efsaneyi gelin yakından inceleyelim!
Eğer aşka inanıyorsanız bu efsaneye bayılacağınızdan eminiz. Birbirinin kaderi olan iki insanın eninde sonunda buluşacağını anlatan bu efsaneyi gelin yakından inceleyelim!
Bu inanışa göre evlilik ve ay tanrısı olan Yuè Xià Lao, birbirinin kaderi olan kişileri yalnızca kendisinin görebileceği kırmızı bir ip ile ayak bileklerinden bağlarmış. Bu ip araya ayrılıklar, başka insanlar, yollar girdiğinde esner ya da kördüğüm olur ama asla kopmazmış. Hatta kaderin olan insandan kaçmaya çalışsan bile hayat sizi o insanla mutlaka bir araya getirirmiş.
Yine bu inanışta da ip ne olursa olsun kopmaz ve kaderi olan insanlar bir gün mutlaka bir araya gelirmiş. Hatta iki yabancı bir gün buluşur ve aslında hiç de yabancı olmadıklarını hissederlermiş.
Bu yaşlı adam bir yandan elindeki kitabı incelerken bir diğer yandan da kırmızı iplerle taşları bağlıyormuş. Yaşlı adamın yaptıkları çocuğun o kadar ilgisini çekmiş ki adamın yanına gitmiş ve ne yaptığını sormuş.
Hatta içinden ben üniversiteye hazırlanan bilgili biriyim nasıl hiçbir şey anlayamam diye geçirmiş. Evlilik ve ay tanrısı olan yaşlı adam ise çocuğun sorusuna karşılık anlatmaya başlar. Kitabın faniler için yazılmadığını ve bu nedenle de çocuğun hiçbir şey anlayamamasının normal olduğunu söyleyen yaşlı adam taşların da dünyadaki erkekleri ve kadınları temsil ettiğini söyler.
Duyduklarına şaşıran çocuk yaşlı adama ileride kiminle evleneceğini sorar. Yaşlı adam ise çocuğu yanına alır ve köyün manavının yanına gider. Bu manav kadının kucağındaki küçük kızı gösterir ve yaşlı adam ise çocuğa bu bebek 16 yaşına geldiğinde evleneceksiniz der.
Çocuk, bir gün kızı tarlada yalnız başına çalışırken görür ve kıza bir taş ile saldırır. Kız kanlar içinde kalırken çocuk korku ile hemen orayı terk eder. Aradan uzun zaman geçer, çocuk üniversiteyi bitirir. Bu zamana kadar evlenmek için tanıştığı kızların hiçbirini beğenmezken günün birinde bir kız ile tanışır ve evleneceği kişinin o kız olduğunu düşünür. Hemen kızı istemeye giderek evlenir.
Kız ise küçükken ailesinin fakir olduğunu ve tarlada çalışırken bir çocuğun ona saldırdığını, kaşında ise bu yara izi kaldığını anlatır. Çocuk eşinin anlattıkları karşısında çok şaşırır, çünkü bu kız yıllar önce evlilik tanrıçasının ona evleneceksin dediği kızın ta kendisidir.