Bilmemek Değil, Öğrenmemek Ayıp: Eşcinsellik Nedir? Ne Demek? Hastalık mıdır?

Homofobi ve transfobi toplumumuzun en büyük sorunlarından biri. Eşcinsellik nedeniyle her yıl pek çok insan nefret cinayetlerine kurban gidiyor. Bunun en temel sebebi ise kendimizden olmayanı kabullenmeme, çarpık bir 'normal' anlayışı oluşturma ve buna uymayanları dışlayacak, hırpalayacak ve hatta canını alabilecek cürreti kendimizde bulma diyebiliriz.

Yıl 2016 fakat eşcinsellikle alakalı hala yanlış görüşler ve önyargılar var. Eşcinsel nedir, ne demek, doğuştan mı, hastalıkgibi yaygın sorulan soruları birlikte cevaplandıralım. 

Gelin, o yargıları beraber yıkalım!

Eşcinsellik hastalık mıdır?

En yaygın ve en hatalı görüşlerden biri de eşcinselliğin hastalık olduğu yanılgısı. 

Eşcinsellik, hastalık değildir.

Eşcinselliğin hastalık olmadığı 1974'te Amerikan Psikiyatri Derneği tarafından açıklanmıştır.

Yani eşcinsellik ruhsal ya da psikolojik bir hastalık değildir. Bu, konunun uzmanları tarafından kanıtlanmıştır.

Babasız / annesiz büyümek ya da çocukken istismara uğramak gibi durumların insanı eşcinsel yapmayacağı bilimsel bir gerçektir. Kısacası eşcinselliğin bir hastalık olduğunu düşünüyorsanız, bilim bunun aksini söylüyor!

Eşcinsellik 1990 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü tarafından da Akıl Hastalıkları Teşhis ve İstatistikleri Kılavuzu'ndan sonsuza dek çıkarıldı.

'Cinsel yönelim, tek başına, bir rahatsızlık/hastalık olarak kabul edilemez' maddesi de eklendi.

Türk Psikologlar Derneği de eşcinselliğin bir hastalık olmadığını resmi olarak açıkladı. Bu bir "batı ahlaksızlığı" değil anlayacağınız, dünyaca kabul gören bilimsel bir gerçek!

'Duygusal ve cinsel açıdan karşı cinse yönelen kadın veya erkek heteroseksüel olarak tanımlanırken eşcinsellik, bu çekimin kişinin kendi cinsiyetinden kişilere yönelik olmasıdır. Heteroseksüellik tek cinsellik değildir, eşcinsellik de heteroseksüellik gibi insan cinselliğinin bir görünümüdür. Heteroseksüellik de eşcinsellik de hastalık veya bozukluk değildir, hastalık veya bozukluk olmadığı için tedavi edilmesi gereken bir durum söz konusu değildir, dolayısıyla tedavisi de yoktur.'

Kaynak

Peki eşcinselliğin hastalık olduğu düşünüldüğü dönemlerde tedaviler uygulandı mı, ve sonuçları ne oldu?

Pek çok tedavi yöntemi denendi ve hepsi başarısız oldu, pek çoğu ise 'hasta' olarak yaftalanan ve 'tedavi'ye maruz kalan eşcinselleri intihara sürükledi. 

Bu tedavilerde tuhaf ve zalimce yöntemler kullanıldı: Eşcinselleri fahişelerle yatmaya zorlamak, evlendirmek, haftada bir vücudun belirli bölgelerini dağlamak, hipnoz, hadım etme, tiksindirme terapisi (hasta olarak görülen kişiye her cinsel istek duyduğunda elektro şok verme, mide bulantısına sebep olan ilaçlar verme), radyasyon tedavisi bu yöntemlerden bazıları. Tüm bu yöntemlerin içerisinden ise bir tanesinin bile başarılı olduğu kayıtlara geçmedi.

Cerrahi yöntemler de uygulandı. Beyin ameliyatı ile beyindeki eşcinselliği kesip alabileceğini sanan doktorlar, korkunç insanlık suçlarına imza attılar...

Hormonal bir problem midir?

Hayır.

Tüm hormonları sorunsuz çalışan insanlar eşcinsel olabilir. Hormon problemleri yaşayan insanlar da heteroseksüel olabilir. Hormonlarla cinsel yönelimin alakası yok. Ayrıca hormon tedavileri de kesinlikle sonuç vermemiştir.

Eşcinselliğin hastalık kategorisinde görüldüğü zamanlar bunu protesto amaçlı, iş yerini arayarak "Bugün kendimi çok eşcinsel hissediyorum, işe gelemem" diyerek hastalık izni alanlar oldu!

Hastalık olsaydı eşcinseller nasıl çalışıp, kendi hayatlarını idame ettirip, üstüne bir de aktivistlik yaparlardı ki?! :)

"Ama yine de doğal bir şey değil! Doğada eşcinselliğin yeri yok, hayvanlarda hiç eşcinsellik yok!" mu diyorsunuz? Yanılıyorsunuz...

Günümüze kadar pek çok hayvanda homoseksüel yönelimler gözlemlenmiştir. Ördeklerden kedilere, maymunlardan penguenlere kadar... Hatta bir hayvanat bahçesinde iki eşcinsel penguenin bir buldukları bir yumurtayı sahiplenerek birlikte yetiştirmeleri, aile olarak yaşamaları dahi kayıt altına alınarak basında yer bulmuştur! ❤

Kaynak

"Kendi cinsleriyle birlikte olacaklarsa, ameliyatla cinsiyet değiştirsinler o zaman!" diye mi düşünüyorsunuz? Gene yanlış...

Cinsel yönelim ve cinsel kimlik birbirinden ayrı şeylerdir. Örneğin;

Bir kadın, kadınlara ilgi duyuyorsa, eşcinseldir. Fakat bir kadın, hangi cinse ilgi duyduğundan bağımsız olarak kendisini 'erkek' olarak hissediyorsa, bu bir 'kimlik' konusudur. Cinsiyet geçiş ameliyatı olan bir trans erkek, erkeklere ilgi duyuyor olabilir. Yani; erkeklere ilgi duyan bir biyolojik kadın, kendisini erkek hissedebilir ve kendisini trans erkek kimliğinde görebilir. Cinsel yönelim ve kimlik birbirinden farklı şeyler. Her eşcinsel erkek, kadın olmak istemez. Her eşcinsel kadın, erkek olmak istemez.

"Evet ama eşcinselleri sürekli televizyonda, sokaklarda gören çocuklar onlara özenmez mi? Kafaları karışmaz mı?"

Eğer cinsel yönelim 'özendirilebilir' bir şey olsaydı, zaten eşcinseller daha çocukken sürekli gördükleri heteroseksüel yani 'normal' ilişkilere özenirdi, değil mi? 

Reklamlarda, dizilerde, filmlerde, masallarda sürekli aşk yaşayan, öpüşen hetero çiftler eşcinsel çocukları nasıl değiştiremediyse ve özendiremediyse, diğer çocuklar da gördükleri eşcinsellerden etkilenip eşcinsel olmayacaklardır. Rahat olun :)

"Tarihimizde eşcinsellik yok, insanların azıtmasıyla son zamanlarda ortaya çıkan resmen moda olan bir sapkınlık bu!" Aşırı yanlış...

En eskiye, mitolojiye gidelim: Eşcinsellik mitolojik hikayelerde dahi vardır.

Bizim ecdadımızda da vardır. 'İç oğlanı' kavramı bunun kanıtıdır. Gelip geçici bir 'moda' akımı değildir. Son yıllarda LGBTİ bireylerin görünümünün artmasının sebebi sağlanan güven ortamıdır. Yani, yıllar yıllaaar, hatta yüzyıllar önce de eşcinseller vardı, lakin açılamıyorlardı.

Kaynak

"Fakat çocukları olmaz ki öyle..." Hmmm...

Çocuk sahibi olmak istemek ya da istememek bireysel bir tercihtir. Heteroseksüel bir çift de çocuk sahibi olmak istemeyebilir. 

Dünyada bunca anasız babasız çocuk varken, tek derdimiz eşcinsel çiftlerin çocuk yapamayacağı olsun! :)

Sonuç olarak, birbirini seven insanlara değil; savaşan nefret dolu insanlara tepki göstermek mantığa ve vicdana uygun olandır.

🌈

Popüler İçerikler

Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi
RTÜK Başkanı'ndan Gündüz Kuşağı Programlarına Son İkaz: "Toptan Yok Ederiz!"
Arkeolog Muazzez İlmiye Çığ 110 Yaşında Yaşamını Yitirdi
YORUMLAR
17.06.2018

sevginin cinsiyeti yoktur

04.09.2018

e o zaman cehenneme girmene engel olacak bir durum yok

28.06.2018

#loveislove

16.06.2018

Biseksüel olduğumu herkes bilir. Şu ana kadar ne ''kendime hakim oldum'', ne de birtakım primatları ciddiye aldım. Aşağıda bir sürü neandertal ve blattodea mal beyanında bulunmuş, eyvallah. Fakat ''herkesin kendi hayatı, kendi bedeni, kendi tercihleri'' cümlesini hayatınıza yerleştirmedikçe insanların gözünde bir amipten öteye gidemeyeceksiniz. Bilirsiniz amiplerde de akıl bulunmaz, sadece ürerler. Tabi bu da sizin hayatınız, ister beğenirsiniz ister beğenmezsiniz. Fakat işi nefret söylemlerine ve eyleme dökemezsiniz. Zira bu toplum sağlığı için tehlike arz eden bir psikolojik rahatsızlık olan homofobidir. Neyse, güzel içerik Unicorn'cum, böyle azıcık da olsa ufuk açabilen içerikler bekleriz.

16.06.2018

neandertal benim lafım çalma plsss

TÜM YORUMLARI OKU (121)