Sıradaki kitabının ne olacağına karar veremeyen kitap canavarı bünyeleri düşündük, Bill Gates'in favori kitaplarını ayağınıza getirdik 😁
Fortune 1966 yılında ilk kez Warren Buffett'tan söz ettiğinde Berkshire hissesi 22 dolar civarındaydı. 2013 Aralık ayı sonunda bir adet A grubu Berkshire hissesinin değeri 176.900 dolar. Bu kitap Warren Buffett'ın kariyerindeki 46 yıla ışık tutuyor. Kitabın son yazısı, üç yatırım türünü ve onun hangisini tercih ettiğini anlatıyor. Bu seçiminin sürpriz bir yanı yok, ama kitabı bitirdiğinizde Buffett'ın yatırım tavsiyelerden bir doz daha almak hiç fena olmayabilir. . O zamanlar kendi şehrinde birkaç yatırımcı Warren'ı iyi tanıyordu, çünkü onları zengin ediyordu.
1983'te Buffett'ın hissedarlara yazdığı mektupları haber yapması için Fortune tarafından görevlendirilen serbest gazeteci Andrew Tobias, Buffett'ın adını bile duymamıştı. Berkshire 1965 yılında Warren devraldığı zaman Fortune 500 listesine giremeyecek kadar küçük, New England'lı bir şirketti. 2011 yılında ise listenin 7 numarası. Bütün bunlar bir insanın yaşam süresi içinde oldu ve hâlâ devam ediyor. Warren Buffett'ı yatırımlardan uzaklaştırabilirsiniz, ama yatırımı ondan uzaklaştıramazsınız.
Kadınları bir türlü anlamayan erkekler ve erkeklerin duygularını tamamen aldırdığını düşünen kadınlar... Rosie Projesiyle aşkın doğasını çözeceksiniz! Dâhi genetik profesörü Don. Onun daha önce hiç kız arkadaşı olmamıştır. Bu yüzden sayısal verilere güvenen bir bilim insanı olarak kendisine en uygun kişiyi bulmak için kriterler belirleyip Eş Projesini geliştirir. On altı sayfalık testteki kriterlere bakılacak olursa bu kişinin bir barmen, sigara ve alkol tiryakisi, dağınık ve hiçbir buluşmaya vaktinde gelemeyen bir kadın olması kesinlikle imkânsızdır.
Ve Rosie... Yukarıda sayılan eleme kriterlerinin hepsi onda mevcuttur. Fakat bir yandan da son derece zeki ve güzeldir. Küçük yaşta evlat edinilmiş genç bir kadın olan Rosie, biyolojik babasını bulma yolculuğunda Donla karşılaşır. Ve bu karşılaşma, tüm bilimsel gerçekleri teker teker yere sererken tek bir şeyi kesinliğe kavuşturacaktır: Aşkı arayıp bulamazsınız, o beklemediğiniz anda gelip sizi yakalar.
Üç çeşit yalan vardır:
Yalan, kuyruklu yalan ve istatistik.
Bu kitap istatistiğin bir aldatmaca aracı olarak kullanılma yöntemlerini açıklıyor. Kitapta yer alan istatistiksel hile ve yalanlar çok geniş bir alandan derlendi.
Sayılara meraklı bir kültürde, istatistiğin sırlarla dolu dili, sansasyon yaratmak, abartmak, karıştırmak ve gereğin den fazla basite indirgemek amacıyla kullanılabilir. Yani bu okuduklarımızın, duyduklarımızın, mutlaka doğru olması gerekmediği anlamına geliyor. Ortalamalar, ilişkiler, trendler ve grafikler göründükleri gibi olma-yabilir. Ortada gözle görünenden fazla bir şey çoğu zaman da eksik bir şey vardır. Tıpkı 'biraz minare gölgesi biraz davul tozu'ndan yapılan ilaçlar gibi istatistik de bir çok önemli gerçeği 'olduğundan farklı' hale getirebilmekte.
Elbette eğitimli ve namuslu istatistikçilerin kesin ve bilimsel hesaplarına sözümüz yok. Tıpkı fotoğraf makinesi ile bilgisayarın yalan söylemesinin olanaksız olduğu gibi. Yeter ki birileri dışarıdan müdahale etmesin!
What If, ilginç ve garip teorik sorulara çeşitli görsellerle cevap veren muhteşem bir kitap. Bir zamanlar NASA'da da görev almış Munroe, kitap aklınıza gelebilecek bir çok sorunun yanıtını veriyor: 'Yer çekimi şimdikinin bin katı olsa ne olurdu?', 'Ya herkesin dünyanın farklı bir yerinde gerçekten bir ruh eşi varsa?', 'Yağmur yağınca kuşlar nereye gider?'
Günlük hayatta kullandığımız maddelerin bilimsel arka planlarını anlatan bu başyapıt aynı zamanda karbon gibi elementlerin önemli geçmişine, şimdisine ve geleceğine ışık tutuyor. Sayıların ve matematiksel ifadelerin olabildiğince az olması da kitabı herkes için okunur kılıyor.
Yeşil Devrim'in başını çeken biyolog ve insan hakları savunucusu Norman Barloug'un hayatının anlatıldığı bu kitap ve Norman hakkında Gates, 'Çoğu kişinin adını bile duymadığı, ancak belki de dünya tarihinin en fazla insan kurtaran adamının hikayesi muhteşem işlenmiş' diyor. Gerçekten de çoğu kişi tarafından belki de milyarlarca insanı, tüm gezegeni kurtardığı düşünülen Barloug Nobel Barış Ödülü başta olmak üzere bir çok önemli ödülün de sahibi.
Gates'in en sevdiği yazarlardan biri olan Vaclav Smil bu kitabında, et yiyip yemememiz gerektiğini olaya bir çok farklı açıdan yaklaşarak ele alıyor. Önce eti tanımlayan Smil, daha sonrasında ise etin insan evrimindeki rolü gibi konulardan tutun da her ülkenin ne kadar et tükettiğine, et tüketiminin sağlığa ve doğaya etkilerine ve katletmek için hayvan yetiştirmenin etik olup olmadığına kadar bir çok konuya değiniyor. 20'li yaşlarında bir süre vejetaryen olan Gates için bu kitap oldukça önemliymiş.
Gates'in özel hayatından da çok iyi tanıdığı doktor arkadaşı Chris Murray'nin hayatının anlatıldığı bu biyografi, tüm hastalıkları iyileştirebilmek için önce tüm hastalıkları detaylı öğrenmemiz gerektiği fikri üzerinden ilerliyor.
6. kitlesel yok oluşa doğru sürüklendiğimizi anlatmaya çalışan bu kitabıyla Elizabeth Kolbert, doğayı nasıl yavaş yavaş mahvettiğimizi, diğer türlerin yaşam alanlarını nasıl değiştirdiğimizi, okyanusların kritik yaşam değerlerini nasıl riskli seviyelere getirdiğimizi ve daha fazlasını detaylı şekilde anlatıyor.
Finansal krizle boğuşmanın ne demek olduğunu en iyi bilen insanlardan biri olan Tim Geithner bu kitabında da kriz dönemindeki düşüncelerine ve günlerine yer veriyor; içeriden ve dışarıdan gelen eleştirileri, ailesinden uzak kalışını ve yalnızlaşmasını, ekonomik krizlerin çirkin politikal yönlerini anlatıyor.
Aşı, insanlık tarihinin en büyük kilometre taşlarından biri olarak görülür; peki gerçekten o kadar parlak bir fikir mi? Eula Biss kitabında aşının uzun vadede iyi bir fikir olup olmadığını sorguluyor.
Şiddetin her geçen yıl daha azaldığını söylense muhtemelen şaşırırdınız, ancak Pinker kitabında tam olarak bunu yapıyor ve insanların binlerce yıl içinde vahşiliklerini giderek kaybettiğini ve bu sürecin hala devam ettiğini bir çok kanıt vererek ispatlamaya çalışıyor.
Studwell bu kitabıyla Asya'nın tamamında gerçekleşen ekonomik bağlamda başarıları ve başarısızlıkları çok geniş bir şekilde işliyor ve tüm bunlara çeşitli istatistiklerle ışık tutuyor.