Kamuoyunda adı sık geçen Rus menşeli aşı Sputnik V’in gelişim süreçlerini yakından izledik. Sputnik’in tedariki için ilk görüşmelere başlanmıştır. Bu aşı, uygunluğunun kesinlik kazanmasına dönük test sürecinden sonra yaygın kullanıma alınabilecek.
Dünyada kullanımda olan diğer aşılarla ilgili olarak da girişimlerimiz devam etmektedir. Firmalarla görüşmelerimizde Haziran ayından önce aşı gelmesi için gayretimiz sürüyor.
Aziz milletim,
Aşının uzun vadeli bir ihtiyaç olacağı açıktır. Böyle bir salgında, bir başka ülkenin ürettiği aşıya bel bağlamaksa yanlıştır. Tedarikte zorlanmanın ötesinde, bunun ekonomik bedelleri de ağır olur. Kendi aşımız, kendi silahımızdır.
Yerli aşı çalışmalarımız, bu anlayışla, sonuca doğru önemli gelişmeler kat ediyor. Erciyes Üniversitesi tarafından geliştirilen İnaktif aşı Faz 2 safhasındadır. Son gönüllünün ikinci doz aşısı 9 Nisanda yapılacak, sonuçların elde edilmesini takiben Nisan ayı sonunda, son aşama olan Faz 3 aşamasına geçilecek.
Bir diğer önemli gelişme şudur: Ülkemiz, bugün, VLP (Yani: Virus Like Particle) virüs benzeri parçacık aşısının Faz 1 çalışmalarına başlamıştır. Bu aşı türü, tüm dünyadaki en İnovatif aşı adaylarından biridir.
Yerli aşı konusunda sıralanacak başka gelişmeler de var: Kısaca değinecek olursam, Faz I insan çalışmalarına başlayan bir İnaktif aşıyı, Faz 1 çalışmalarına geçmek için birkaç güne ihtiyacı olan bir başka İnaktif aşıyı iki örnek olarak anabilirim.
Bunlara ilaveten şu gelişme de son derece dikkate değerdir: Çünkü aşıda yeni bir teknik söz konusudur. Bu yeni teknikte aşının burundan sprey olarak uygulanması amaçlanmaktadır. İntranazal Covid aşısı denilen bu aşının da çok yakında Faz 1 çalışmalarına başlanacak. Türk bilim insanlarının bu girişimi sonuçlanırsa, bu, dünyadaki ilk İntranazal Covid aşısı olacak. Üretim verimliliği son derece yüksek olan bu aşıdan sadece 1 tesiste, yılda 250 milyon doz üretilebilecek.