Bilim Kurgu Bir Kez Daha Gerçek Oluyor! Yarıkları Dikmek Yerine Artık Yapıştıracağız...

Cerrahlar, parçalanmış ya da delinmiş organları onarmak amacıyla yaraları kaynaştırmak için cerrahi zımba, dikiş ipleri ve telleri kullanırlar.

Vücudun ulaşılması güç bölgelerinde bu yöntemleri uygulamak zor ve riskli.

Dokuların hasar görme ve enfekte olma riski var. Kalp ve akciğer gibi sürekli genişleyen veya daralan dokulardaki dikişlerde tam olarak kaynaşma sağlanamayabiliyor.

Biyomedikal mühendisleri, bu problemleri giderebilmek için dokuları hızlı bir şekilde kaynaştıran çeşitli cerrahi maddeler geliştirdiler.

Amerikalı ve Avustralyalı araştırmacılar, deri ve akciğerler gibi tüm elastik dokularda bulunan ve direnç sağlayan protein kaynaklı bir dolgu macunu elde ettiler.

Bu madde sıçanların arter ve akciğer dokularında uygulandı ve yaraların sızdırmayan bir şekilde çok iyi kaynaştığı görüldü.

Araştırmacılar vücuttaki tropoelastin maddesinin özelliklerini keşfederek, vücudun elastin türeten mekanizmalarını taklit ettiler aslında.

Çeşitli reaktifler ve katalizörlerle farklı tropoelastin proteinlerini bir araya getirerek, bir solüsyonda çapraz bağlanmalarını sağladılar. MeTro, adında çok yönlü elastik bir hidrojel oluşturdular. MeTro'nun özellikle kalp hasarlarının iyileştirilmesi için çok faydalı olacağı görüşündeler.

Bunun dışında akciğer yaralanmalarına da çözüm getirebileceği düşünülüyor.

Tabi ki tüm elastik dokular için sızdırmayan, yapışkan bir madde olması önem taşıyor. Bu sayede iğne veya dikişe de gerek kalmıyor.

Ekip, bağlayıcı reaktifler ve tropoelastinin konsantrasyonlarını değiştirerek, farklı esnekliklere sahip olan çeşitli MeTro hidrojelleri oluşturdu.

Daha sonra akciğer ve damar yaralanmaları bulunan hayvan modellerinde uygulayarak en iyi performans gösteren bileşimleri belirlediler.

MeTro'nun en önemli özelliği, doku yüzeyiyle temas ettiği anda jel formundan katı forma dönüşmesi.

Bu özellikleri sayesinde doku yüzeyindeki yapılara sıkıca bağlanıyor ve dokunun birbirine kenetlenmesini sağlıyor. Bunu da 60 saniye gibi çok kısa bir sürede gerçekleştiriyor.

Çok yüksek basınçta da denenen bu jel, bu koşullarda bile yaranın açılmasını ve sızdırmasını engellemiş.

Bu yöntem çeşitli kazalar ve savaş gibi acil durumlarda iç yaralanmaların tedavisinde yaralının bulunduğu yerde uygulanabiliyor.

Hayvanlar üzerinde olumlu sonuçlar veren bu jel, insanlar üzerinde de test edilmeye hazır hale getirilmiş.

Blade Runner 2049 filminde de gösterilen bu teknoloji, bilim kurguların gerçekle ne kadar iç içe olduğunu göstermiyor mu sizce de?

Popüler İçerikler

Metin Zakoğlu, Murat Kurum ile İlgili Şakası Nedeniyle AKM’den Kovulduğunu İddia Etti
Devlet Bahçeli’nin Eurovision Tepkisi: “Pembe Seten Etek Utanç Vericidir”
Diyanet, "Karalamalara Rağmen" Diyerek Duyurdu: Din Adamlarına Güven Oranı Açıklandı
YORUMLAR

Güzelmiş bu. Doktorlar arasında da ne geyikler döner he. Çok sürme lan masaya yapıştı adam, oha ters yapıştırmışsın öteki yüzüne sürmen lazımdı deyip gülerler. Yakında fermuar da takar bunlar bize. Bu da beraberinde başka sorunlar çıkartır tabi. Aha dalak fermuara sıkıştı, karnını içeri çek kapanmıyo bu meret, fermuarı diş kaptı başınız sağ olsun falan.

Türkiye'yi düşündüm bir an. Burada göğüs ameliyatına giren insanın gözünü alan doktor da gördük, onu ters yapıştıracak bir yol da bulurlar emin ol. Mesele mantık dışı bir olayın illa ki olacak olmasıydı zaten. Yoksa diğer yazdıklarım da sağlıklı düşünen bir doktor aklı için olası şeyler değil ki. Her yerde oluyor aslında ama bizde nedense daha fazla ve absürt şeyler çıkıyor ortaya.

Bir organik hoşaf değil ama neyse iyiymiş..

18.10.2017

eee izde kalmıyor süper

19.10.2017

İz kalmadığını nereden anladınız? Yukarıda öyle bir şey okumadım.

TÜM YORUMLARI OKU (8)